"Açmayacak'mısın?" Diye sordu daha fazla dayanamayıp elimdeki kutuyu açtım içinde bir müzik kutusu vardı,müzik kutusunu elime alıp incelemeye başladım,baş kısmında bir çıkıntı olduğunu farkettim oraya dokunduğumda ikimizin fotoğrafları çıkıp müzik kutusunun melodisi çalmaya başladı "Bu çok güzel" "İlk buluşmamızda sana verdiğim müzik kutusunu hatırlıyor musun bizim hikayemiz böyle başlamıştı bu gündede bundan daha anlamlı bir hediye bulabileceğimi düşünmedim" Diyip gülmeye başladı "Teşekkür ederim,karşıma çıktığın için,hayatımda olduğun için binlerce kez teşekkür ederim"

Ay ışığı özeldi onun gözünde . Geceyi çok severdi ayı ona getirdiği için. Ayın kızıyım derdi kendine. Ağladı, ay ışığında düştü gözyaşları yere. Güldü, gökyüzün de ki aya kadar ulaştı kahkahası. Bu bir Peri masalı. Şşşş. Sessiz olun. Daha ayın kızı da bilmiyor olacakları. Fırtınalı bir günde denize düşüp kaybolan yağmur taneleriydi onlar. İkisi de bilmiyordu ama kaçışları yoktu. Birbirine yabancı bu iki ten ay ışığında kavrulacaktı...

Bana bir adım doğru yaklaştı. Ardından herkesin içinde Sena ile beni elleri ile gösterip "Siz ikiniz hayatınızda olup bitenler hakkında hiçbir şey bilmiyorsunuz" dedikten sonra gür bir kahkaha attı. Ardından çantasından silahı çıkardığı gibi de kafasına sıktı... . . . . . Not!: Hikayemin bazı yerlerinde alıntı sözler kullanacağım. O yüzden daha sonra bu söz sana ait demeyin. ...................... Başlangıç Tarihi: 22/03/2020

Bir çok yerli, yabancı yazarın kaleminden güzel sözler... Kendi sözlerinizi veya beğendiğiniz sözleri ekletmek için mesaj atınız...

Bir çok yerli, yabancı yazarın kaleminden güzel sözler... Kendi sözlerinizi veya beğendiğiniz sözleri ekletmek için mesaj atınız...

Vakit buldukça sizlere sözler paylaşmaya devam edeceğim bazen kendi sözlerimden bazen de alıntı yapacağım keyifli okumalar ❤❤❤❤❤

"Beni hasta eden Satiriasis değil. Beni hasta eden senin kokun, fiziğin, dudakların, zekan... her yerin, her şeyin beni deli ediyor. Seni istiyorum. Hiç kimseyi istemediğim kadar seni istiyorum." Umutlarımız vardı, hayallerimiz vardı hani şu iğrenç dünyada yaşamak için bir tane bile olsa da bir çabamız vardı. Ama o bendeki son umudu da almıştı. Mutluluğumu, neşemi, Pandora'nın kutusuna koymuştu sanki. Bedenim, enerjim, ruhum, hayallerim Pandora gibi onun kalbine hapsolmuştu O ise sanki hiçbir şeye sahip değilmiş gibi bedenimi de istiyordu, onun olmamı istiyordu. Nefretle ela rengi gözlerine baktım. O ise zevkle beni süzdü. Nefret ediyorum senden Ateş nefret. Yapmadığım ve asla yapmayacağımı düşündüğüm şeyleri kendi hayatımı kurtarmak için yapıyor olmam nefes almamı zorlaştırıyordu. Kendimi yaşatmak için ölüyordum. Ruhum ölüyordu. Hayallerim, Umutlarım, Benliğim... Ama bunu bilerek yapıyor olmam daha çok acıtıyordu. Yaşamayı, mutlu olmayı hak ediyordum. Herkese olan sevgim, saygım ve vicdanım beni buraya getirmişti. O randevu saati her şeyi değiştirmişti. Emeklerimle çabalarımla geldiğim noktayı daha da iyi anlamıştım o an. Satiriasis getirmişti onu ayaklarımın altına. O bana muhtaçtı sevgiye, şefkate, benim bilgilerime... Gittiği bir çok psikolog ilaç verip göndermişti. Kimse anlamamıştı sevginin ona ilaçtan daha iyi geleceğini. Gülmeyi bilmeyen, gülümsemeyi dahi beceremeyen insanların yüzünü güldürmek dünyanın en zor işiydi. O beni mesleğime aşık ediyordu, düşüncelerine, sesine, kendine aşık ediyordu. • • • • • ©️TÜM HAKLARI ŞAHSIMA AİTTİR ÇALINTI VEYA KOPYALANMASI DURUMUNDA YASAL İŞLEM BAŞLATILACAKTIR©️ 1 #escort | 19.11.2020 1 #365 | 28.11.2020 1 #fiftyshadesofgrey | 08.12.2020 Kapak tasarımı : @karanligiyazar'a aittir emekleri ve bu harika kapağı bana yarattığı için çok teşekkür ederim

3 Dostun 2 Yıl İçerisinde Yaşadıkları

''Birlikte belanın içine batabileceğimiz kadar battık. Ve şimdi, seni bırakmayacağım... Benimle misin?'' --- Zeynep, kendini yeni okuluna başladığı ilk gün bir felaketin ortasında buldu. Okulu, salgın bir hastalık nedeniyle karantina altına alındı. Karantinanın akşamında ise kendini okulun karanlık koridorlarında bir kız öğrencinin cesedinin başında buldu. Üstelik yalnız değil, onlar da yanında... Mahşerin üç atlısı. Bu, sadece bedenleri değil ruhları da karantinaya alınan dört kişinin hikayesi. Bu onların özgürlüklerine ulaşmak için yaşadıkları esaretin hikayesi. Bu, birbirlerinin her şeyi haline gelen, birbirlerine gökyüzündeki son yıldız yanıp kül oluncaya kadar birlikte olacaklarına söz veren dört arkadaşın hikayesi. Bu mahşerin dört atlısının hikayesi. Şimdi, bizimle misiniz? "Bizim bedenlerimizi karantinaya almadılar. Ruhlarımızı karantinaya aldılar. Bizim ruhlarımız tanıştığımızdan beri karantina altında. Ne çıkabiliyoruz bu karantinadan, ne de birbirimizden ayrılabiliyoruz. Ruhlarımızı birlikte bir karantina altına aldılar, ve bizim bundan sonraki tek savaşımız bu karantinadan kurtulmak. Kurtulduğumuzda bile birlikte olacağız, ama özgür olacağız. Savaş bitti, ve biz sağ kaldık. Savaş bitti, ve biz hala ayaktayız."