A_ztrk1617 adlı kullanıcının Okuma Listesi
26 stories
UZAK IŞIKLAR "Kanlı Ay" by DuruMavii
DuruMavii
  • WpView
    Reads 3,598,411
  • WpVote
    Votes 134,037
  • WpPart
    Parts 54
Pera, arkadaş grubuyla kış kampına katılırken, içinde tarifsiz bir huzursuzluk kol geziyordu. Avrupa'nın en yüksek dağı Mont Blanc'un karlı etekleri, kızıl granitleri, sivri buzulları ve göz alıcı zirvesiyle birlikte bir sürprizi daha vardı. Büyülü bir evrenden gelen ve kanlı bir görevi tamamlamak için orada bulunan dört adam. Neşeli kampları bir anda rayından çıkarken, önce en yakın arkadaşının ölümüyle sarsıldı Pera. Mont Blanc'da hiçbir şey olması gerektiği gibi gitmedi. Neşeli kahkahaların yerini ölüm çığlıkları, sıcak şarap kadehlerinin yerini soğuk, açlık ve dehşet verici bir kaçış aldı. Ancak o adamlardan biri, diğerlerinden farklıydı. Gözleri siyah bir okyanusu anımsatan, tehlikeli ve gizemli adam, Ante Davies... "Sakalları, gözleri ve keskin çene hattı... Çehresini oluşturan her ayrıntı bir hikaye gibiydi. Ve ben o karanlık hikayede kaybolmak üzereydim."
LEZÂ ÇUKURU by burcinsaridogan
burcinsaridogan
  • WpView
    Reads 1,738,777
  • WpVote
    Votes 107,387
  • WpPart
    Parts 30
''Ahu Dila Tanin.'' Sesi şehrime düşen yıldırım gibiydi, sesi şehrime düşmekle kalmayıp evimi viran ederdi. Dehşetle kapattığım gözlerim, adım yabancı sesin dudaklarından döküldüğünde aynı dehşeti yaşarcasına tekrar açıldı. ''Lezâ Çukuru... Cehennemin yedinci kapısının önüne gelmekle kalmayıp, alevli ateşe dokunan ellerinle kapıyı açtın ve o çukura düştün.'' Birkaç adım attı, sıcak nefesi soğuktan çatlamış olan dudaklarıma değdi. ''Cehenneme hoş geldin diyemeyeceğim, sen zaten çok uzun zamandır burada yaşıyorsun.'' 🕸🕷
SARMAŞIK(KİTAP OLDU!) by CUPRAA
CUPRAA
  • WpView
    Reads 660,316
  • WpVote
    Votes 41,247
  • WpPart
    Parts 54
"Hiç ölmek istedin mi?" Beklemediğim bu soru karşısında ilk önce şaşırmış sonra kıkırdamıştım. "Neden güldün?" Oturduğum yerden kalkıp eğilerek reverans yaptım. "Karşınızda defalarca intihara kalkışan bir kız var bayım." Suratı ifadesizdi fakat umursamadan yerime oturdum. "Neden hala yaşıyorsun?" "Birazı acemiliğime geldi, birazı kurtarılmışlığıma." Bu ikilinin aşkını ve acılarını okurken, kaderin cilvesinin sahiden de bu kadar merhametli olup olmayacağını merak edeceksiniz. Aynı kadere içinizden küfürler de etmek isteyeceksiniz. Bu hikaye herkesin kendinden bir parça bulacağı ve hayatı sorgulatacağı izler taşıyor, Eylül'ü okurken kendinizi sevecek, kendinizi teselli edecek, belki de kimsenin göremediği yaralarınızı onunla birlikte selamlayacaksınız. Kitabın tüm hakları noter onaylıdır, kopyalandığı taktirde yasal işlem başlatılacaktır. © Tüm Hakları Saklıdır. | ©All Right Reserved. Tarafım dışında kopyalanamaz, çoğaltılamaz, paylaşılamaz.
MERİH (Mor Ve Yeşilin Dansı.) by YagmurUcan
YagmurUcan
  • WpView
    Reads 355,732
  • WpVote
    Votes 13,488
  • WpPart
    Parts 48
Yalanlar, sırlar ve ihanetler vardı geçmişimde. Peki ben bunlardan nasıl bir haberdim? Öğrenmem gereken, belki de gerekmeyen onca şey yaşandı. Yaşananlar bir sis perdesi gibi üzerimi örterken, her zaman yaptığım gibi kalemimi aldım ve etrafıma kimsenin aşamayacağı bir çizgi çektim. Çizdiğim sınırların arasından sızmaya geldi biliyorum. O, benim kaosum, aynı zamanda cennetim. Veya cenneti bana sunacak bir anahtar. "Merih Göktan beni bir kız çocuğunu sever gibi sevdi ve bana bir kadına dokunur gibi dokundu." Merih Göktan bir hırsızdı. Yıllardır kilit vurduğum kalbimi açmak için ugraşmayacak kadar zeki bir hırsız. Ve her yenik düştüğümde, aslında kazandığımı bana gösterebilecek bir adamdı o. Bana cenneti vaad etmedi, bana cenneti gösterdi. Söz vermeyi sevmezdi zaten. O süslü cümleler kurardı gözleriyle. Ben okurdum cümlelerini tek tek. Hikayemiz onun gözleriyle anlattıklarını anlamaya başladığım zaman hayat buldu. Onun gözlerine baktığım sürece devam edecekti. Ve birimizin gözleri kapanana kadar... Merih Mor ve Yeşilin Dansı. Tanıtım Videosu : https://www.youtube.com watch?av=qMVkxaoPNUc
SUSKUN 1. (Tamamlandı) by Nur-Sungmin
Nur-Sungmin
  • WpView
    Reads 533,875
  • WpVote
    Votes 25,731
  • WpPart
    Parts 36
Seni zihnime davet ediyorum. Bu kitabı açtığın an bir ruhun kesesinde büyümeye başlayacaksın. Seni acımla, gözyaşımla büyüteceğim. Bazen dayanamayıp ellerini o kanlı deriye sararak kurtulmaya çalışacaksın. Vazgeçip geriye çöktüğün an parmaklarım, parmaklarının arasına karışacak. Ninnilerim günlerce dilediğin o uyku. Önünde izlediğin o harfler Suskun satırları. Onlara iyi bak. Sana onu emanet ettim. Doğduğun zaman bir gülücük bırak. Gideceğin yerlerde yeni anneler bekliyor seni. Kendine iyi bak okuyucu. Sen ilk bendeydin, bu hep aklımda kalacak. İlk yayınlama tarihi: 27 kasım 2015. KİTABINIZIN REKLAMINI YAPMAYIN, ANINDA SİLİYORUM. Hırsızlık düşüncesinin H'sinden geçtiğiniz an, harflere takılır, ayaklarımın önüne düşersiniz. Sonu; ölümcül tehlike...
ÖLÜ KENT -1- VE -2- by ilmelistan
ilmelistan
  • WpView
    Reads 2,006,988
  • WpVote
    Votes 5,452
  • WpPart
    Parts 6
Ben Efnan Zahredar. Kendimi ailemin biricik kızı, okulumun örnek öğrencisi, dostlarımın sığınağı sanırken yaşadığım her şeyin gittikçe çirkinleşen bir yalan olduğunu anladığımda artık çok geçti... Atıldığım karanlık kuyuda uzattığım ellerimi tutan adamın ellerine tutsak kaldım. Onun cehenneminde yanarken günahlarla kutsandım. Cennet beni kabul etmeyi bırakalı çok oldu. Cehennem ise efendisine sunabileceği en büyük hediye olarak beni kutsadı. ÖLÜ KENT benim cehennemim oldu.
SÜVEYDA by cemalatifoglu
cemalatifoglu
  • WpView
    Reads 725,705
  • WpVote
    Votes 4,974
  • WpPart
    Parts 13
Bir acı ne kadar sürer? Hiç çocuk olamamış bir kalbin yası kaç günde biter?
SEVDA by Sombre00
Sombre00
  • WpView
    Reads 3,876,756
  • WpVote
    Votes 136,444
  • WpPart
    Parts 40
Kalbinde büyüttüğü adamı karşılıksız sevmeye daha ne kadar dayanabilecekti ? 21.08.2019
KARANLIK OKYANUS "KİTAP OLDU" by AsiMavera
AsiMavera
  • WpView
    Reads 5,096,654
  • WpVote
    Votes 52,918
  • WpPart
    Parts 18
Kanı bitene kadar içti dudaklarımı. Kanım bitene kadar içtim dudaklarını. Omuzlarından göğsüne doğru inen avuç içlerim tenindeki yaraların kabarıklıklarına çarpıyor, parmak uçlarımdan bir zehir gibi akarak zihnimin içine sızıp canımı yakıyordu. Güney dudaklarımızı ayırdığı an belimdeki elini gevşetti fakat beni bırakmadı. Aralık ağzından sızan nefesi tenime çarmaya başlamıştı. "Eğer bir gün beni buna pişman edersen..." derken gözlerindeki vahşet ağır bir şekilde önüme serildi. Oralar şimdi hep yangın yeriydi. "Önce dudaklarımızı, sonra kalplerimizi söküp atarım." Bu bana söylediği bir sözden ziyade kendine ettiği apaçık bir yemindi. "Bizden geriye ne bir iz, ne de mühürler kalır..."