MİLENKA
5 stories
Üzgün Ses Kayıt Cihazı by MilenkaWohryzek
MilenkaWohryzek
  • WpView
    Reads 5,690
  • WpVote
    Votes 822
  • WpPart
    Parts 22
gidişin kelimelerimin kelepçelerini kıran şeydi ölümün canımı yakmadı aksine bırakmadı içimde can denen şeyi şimdi sen gittin ya ben hala seni duyuyorum peki sen beni duyabiliyor musun bak sessiz değilim artık en çok istediğin şey bu değil miydi bu üzgün ses kayıt cihazının kendini adadığı kişi sensin ve eğer dönme şansın olduğunu bilsem ben hiç susmam bilesin [Tüm hakları saklıdır. İznim harici kopyalanma durumunda hakkınızda yasal işlem başlatılacaktır.]
Zemheri by MilenkaWohryzek
MilenkaWohryzek
  • WpView
    Reads 5,477
  • WpVote
    Votes 642
  • WpPart
    Parts 21
söylesene Zemheri, senin soğuğun en fazla ne kadar yakabilir? [Tüm hakları saklıdır. İznim harici kopyalanma durumunda hakkınızda yasal işlem başlatılacaktır.]
Geç Kalınmış Kelimeler by MilenkaWohryzek
MilenkaWohryzek
  • WpView
    Reads 6,299
  • WpVote
    Votes 886
  • WpPart
    Parts 25
kız ondan gitti çocuk ona sesini bahşetti bilseydi sesini duyacağını daha önce feda ederdi kendini "seni duyuyorum." diye fısıldadı kız çocuğun dudaklarına uzanmadan önce. "seni duyuyorum. ruhunun sessizliğini duyuyorum. benim için sessizce atan kalbini hissediyorum. şimdi de benim için hiç açmadığın dudaklarının tadına bakacağım, ses tellerine dokunmak için." çoçuk dudaklarını araladı. ilk kelimelerinin ağıt olacağını nereden bilebilirdi ki? pişmanlığı onu boğuyordu. geç kalmıştı işte. hayattaki en değerlisine en çok istediği şeyi bahşedememiş bir gereksizdi o. her ne kadar onunkiler geç kalınmış kelimeler olsa dahi söyledi: "şimdi sessizliği kucaklayan sensin ve ben seni duyuyorum." [Tüm hakları saklıdır. İznim harici kopyalanma durumunda hakkınızda yasal işlem başlatılacaktır.]
Sonbaharın Yapraksız Günü by MilenkaWohryzek
MilenkaWohryzek
  • WpView
    Reads 2,624
  • WpVote
    Votes 281
  • WpPart
    Parts 11
Yapraklar sararırken öfkesiyle birlikte atardı üstünden ağaç onları. Yapraklarını severdi, severdi sevmesine ama günlerini çalıyorlardı ondan. Ve günleri yapraksız kaldığında, o da günsüz kalmıştı. Kaybı büyüktü. Hem yapraklarından olmuştu hem de bir gününden. Peki sarı, turuncu ve kırmızı yaprakları olmadan sonbahar, sonbahar olmaya devam edebilecek miydi? Denemeye çalışmak bile yorucuydu. Çünkü artık sahip olduğu şey yapraksız bir gündü, o da ondan gitmişti. Ve sonbahar sonsuz gibi hissettiren o bir güne kavuşana kadar sonsuz bir acı içerisinde olacaktı. Onları çizen ressamın boyası kuruyacak, onları şiirlere döken şairin kelimeleri tükenecekti. Onları yazan yazar çığlık çığlığa olacak, oyuncular kanları emilmiş onun yerine damarlarında acı gezinen yaratığa dönüşeceklerdi. Sonbaharın yapraksız günü daimi bir acıydı ama sonbahar günü ressamın fırçasından çıkan en sonsuz, şairin şiirlerinden en dokunaklısı olacaktı. Sonunda yazarın çığlıkları susacak, oyuncular tekrar hayat bulacaktı. Sonbahar da, günü de anlamlı olacaktı. Her şeyden anlamlı. [Tüm hakları saklıdır. İznim harici kopyalanma durumunda hakkınızda yasal işlem başlatılacaktır.]
Yedi Şeytanlar by MilenkaWohryzek
MilenkaWohryzek
  • WpView
    Reads 20,383
  • WpVote
    Votes 3,843
  • WpPart
    Parts 22
korkudan besleniyorlar. inançlarımı yerle bir etmek istiyorlar. yedi şeytanlar evimde. yedi şeytanlar her yerde. bana sahip olmak istiyorlar. ben korktukça daha fazla üstüme geliyorlar. birincisinin adı pişmanlık. ikincisinin acı. üçüncüsünün vicdan azabı. dördüncüsünün ihanet. beşincisinin nefret. altıncısının suçluluk. ve yedincisinin ise insan. en büyüğü, en korkuncu ve en günahkâr olanı. onlardan kurtulmak için onları yaratan tanrı'ya sığınmam yüzüme çaresizliğin o acımasız darbelerini vurdu. yeni bir şeytan. şeytanlar çoğalıyor. onlar sonsuzlar. peki ya, kendimden nasıl kurtulacağım? [Tüm hakları saklıdır. İznim harici kopyalanma durumunda hakkınızda yasal işlem başlatılacaktır.]