SEVDİKLERİMMM
161 cerita
KASATURA | Yarası Keskin oleh Draculessa
KASATURA | Yarası Keskin
Draculessa
  • Membaca 865,045
  • Suara 40,303
  • Bagian 29
Zergül, doğuştan topal bir kızdır. Hizmetçilik yaptığı evin lideri Kılıç Şahbazoğlu ile çocuk doğurmaya dayalı anlaşmalı bir evlilik yapar. Birbirlerinden nefret eden iki kalp fakat bir o kadar tutkuyla sarmalanan iki bedenin hikayesi.
ÂFİTAP oleh ZeynepSara556
ÂFİTAP
ZeynepSara556
  • Membaca 305,702
  • Suara 15,005
  • Bagian 24
#Anlaşmalı evlilik Derler ki; aşkın fizik kanununda, seni kuvvetle kendisine çeken insandan uzaklaşmaya çalıştıkça, onun etrafında dolanmaya başlarsın. • • • *Kurgunun bütün hakları bana aittir! En ufak bir çalıntı durumunda, gerekli işlemler başlatılacaktır.
ÖLÜMÜN DÜŞLER SAHNESİ oleh Zehranurpltt
ÖLÜMÜN DÜŞLER SAHNESİ
Zehranurpltt
  • Membaca 608,988
  • Suara 34,528
  • Bagian 47
Mavi gözlü bir dev, Yeşil gözlü ruhu güzel katil bir kadın. "Bir hikaye başlıyor; okursan ölürsün. Ölürsen, ölürüm." Kor adam, yanık bir hanın mahzeninden, gül tenli Dolunay'a sesleniyor. Kadın duymuyor, adam gülüyor. Gülüşleri kadının dikenlerine batıyor. Dolunay, karanlığın göğsünde, siyaha karışıyor. Hayır! Hayır! Bedenine dokunan yabancı eller, ölü yanının portresini çiziyor. Kadın bedenine dokunan ellerde ölüyor, adam ailesinin gözleri önünde katledilişini izliyor. Kor bir gecede, ruhlar yıldızlarla savaşırken, kadın ruhunu bulduğu adamın önünde dizleri üstüne çöküyor. Adam önünde diz çöken kadının yollarına seriliyor. Boğulduğu okyanusa aşık olmuş, kuyruğundan yanan omurgasına kadar acıya boyanmış bir kız. Kemiklerinde cehennemi kaynatmış, intikam ateşi ile yanmış değil, ateş olup intikamla yanan ve çocukluğunun külleriyle doğan bir adam. Çehresinde büyüttüğü soğuk; karanlık ve dipsiz bir kuyu kadar tehlikeli. Kalbi, cenneten bir dünya gibi. Ölümün Düşler Sahnesi cehennemin zehrini kusuyor. Bu zehir adamın avuç içlerine akıyor. Avuçlarında şifanın doğurduğu varlık, siyaha karışıyor. "Ruhumun koğuşlarında bir gardiyan dolanıyor, o gardiyan hücre, hücre seni sorguluyor. Unutursa fısılda ona; sorgulanan katil, benim kalbimin altın kafesinde yüreğimi on ikiden vuruyor."
SU TANRISININ GELİNİ (Kitap Oldu) oleh endless_Q
SU TANRISININ GELİNİ (Kitap Oldu)
endless_Q
  • Membaca 4,451,200
  • Suara 47,935
  • Bagian 12
[Kitabın Şarkısı : NF - ft. Britt Nicole / Can You Hold Me.] Kitap yetişkin içerikler bulundurmaktadır! 🌸 Her biri farklı bir gücü temsil eden dört büyük tanrı. Ve bu dört tanrıdan Su Tanrısı'na tapan küçük bir köy. Kibele köyüne aylardır yağmur yağmıyordu. İnsanlar içecek su bulamıyor, ekinler kuruyor, hayvanlar ise telef oluyordu. Çaresiz halk son çare olarak köylerindeki kâhine başvurdu. Ancak kâhinin sunduğu çözüm korkutucu bir yoldu: Kurban olarak tanrıya bir gelin vermek. Bir gelin. Gelinlerden nefret eden bir tanrı. Kurban kim olacak? Su Tanrısı, istenmeyen bu gelini kabul edecek mi? Yoksa gelinin kalbi, suyun öfkesine karşı direnirken geçmişin karanlık sırları tarafından yutulup sonsuza dek kayıp mı olacak? NOT: Kitap su tanrısının gelini adlı mangadan (yalnızca kurban olayı) esinlenerek yazılmıştır. Aynı adla bir dizide vardır ama dizi ile kitabın alakası yoktur. Kontrol etmek isteyenler mangaya bakıp diziyi izleyebilirler.
SARMAL oleh Arminnce
SARMAL
Arminnce
  • Membaca 2,685
  • Suara 635
  • Bagian 24
"Maalesef herif karabatak gibi, adresi hakkında net bir bilgi yok. Ama güvenilir bir bağlantımız sınırı geçtikten hemen sonra seninle irtibata geçip ona ulaşmanı sağlayacak." "Anladım. Görev kimliğim ne peki?" "Adın Tyler Brave. Örgüt kampına Amerika'dan özel getirilen eski bir askersin. Amerika'da IŞİD'in gerçekleştirdiği bir silahlı eylemde karını ve dört yaşındaki çocuğunu kaybettin. O günden sonra askeriyeden istifa edip illegal işlere karıştın. Ortadoğu'daki terör örgütlerine eğitim için gidiyorsun ama asıl hedefin karının ve çocuğunun katilini bulup intikamını almak. Suriye'deki bu kampa da silah ve sızma eğitimi vermek için geldin." ... Kuzu kurttan medet umar mıydı? Başka çaresi yoksa umuyordu işte. "Tut-masaydım, düşüyordun!" diye fısıldadı. Ağzımdan anlamsız bir "Hı?!.." sesi çıktı. Sonra kafama bir yumruk yemişim gibi başımı iyice kaldırdım yukarıya doğru. Bir dakika, bir dakika... Doğru mu duymuştum ben? Tutmasaydım düşüyordun mu demişti? "Tut-masaydım, düşüyordun!" dedi. Evet, evet öyle demişti. Nasıl yani Türk müydü bu adam şimdi? ... İlk Yayın Tarihi 22/08/2022
KIRIK İNCİ oleh cerennmelek
KIRIK İNCİ
cerennmelek
  • Membaca 4,256,087
  • Suara 242,209
  • Bagian 26
"Sadece seni yok etmek istiyorum." dediğinde dudaklarımda kışkırtıcı bir gülüş oluştu. "Öyle mi?" dedim dudaklarına doğru fısıldayarak. "Daha çok beni nefesimi kesene kadar öpmek istiyormuş gibi bakıyorsun." dedim ama bakışlarını hiç değiştirmedi, bana öyle bakmaya devam etti. "Doğru başta amacın gerçekten beni yok etmekti, sonra baktın ki etrafımda bunu yapmaya meraklı insan çok, acıdın mı?" Konuşurken hafif alaylıydım, her bir kelimemde, her nefesimde amacım onu daha da çıldırtmaktı. "Aslında evet, seni ben mahvedecektim ama ortada mahvedilecek bir şey kalmamış." dedi eli çenemi hafif hafif okşarken. Ve onun dokunuşu mahvedilecek bir şeylerin kaldığını hissettiriyordu. Yine de bakışlarım düşmanca kısıldı. "Senin görevin beni korumaktı, değil mi? Dur o da oyundu, doğru ya." 07.04.2023
SOKAĞIN DANSI (Tamamlandı) oleh Hadadelamor90
SOKAĞIN DANSI (Tamamlandı)
Hadadelamor90
  • Membaca 541,114
  • Suara 37,298
  • Bagian 54
Tek tutkusu dans etmek olan dansçı bir kız... Sokak lambalarının ışığının kesildiği bir gecede, tenha bir sokakta yürürken o gecenin hayatına yıkım getireceğinden habersizdi. Attığı her adım, kanlı elleriyle kaderinin ağlarını örecek adama götürüyordu. "Centilmen bir adam kolları arasındaki kızı mutlaka evine bırakır. Gecenin bir vakti yalnız başına sokaklarda dolaşırsa kötü adamlarla karşılaşabilir." Zifiri karanlık geceden tenine kazınan bıçak izi, en masum yarası olacaktı. Gizemli bir yabancının kin bulaşmış elleri, ona asıl ihaneti bahşedecekti. "Ne istersen yaparım, yeter ki beni onlara verme." İhanet, en büyük korkusuyla birleşecek, çaresizliğin dibinde nefesini kesecekti. "Ben sana en derin korkumu anlatırken sen korkumun ta kendisi miydin?" Gerçek, hiç bu kadar acıtmamıştı ve bir daha hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı. Yayımlanma Tarihi: 19.05.2022 Bu kurguda geçen kişiler, olaylar ve kurumlar tamamen hayal ürünüdür. Mafya ve polisiye kurgusudur. Not: Yetişkin içerik, şiddet ve tetikleyici unsurlar içerir. Yetişkin okurlar için uygundur. Kapak tasarımı @pluviaenoct1s aittir✨
Acıya tutkun bedenler  oleh helenamorr
Acıya tutkun bedenler
helenamorr
  • Membaca 109,742
  • Suara 7,858
  • Bagian 41
"Bir bakmışsın kollarındayım, bir bakacaksın ki hemen arkanda sırtından vurmak için bıçakla bekliyorum Çakıl." Kapak- @ilmelistan Hikayemde olanların kopyalanması, benzerliğinin yapılması söz konusu olursa mahkemeye başvurulacaktır. ™️
ZİFİRİ SULAR ÇİÇEĞİ oleh paragonahope
ZİFİRİ SULAR ÇİÇEĞİ
paragonahope
  • Membaca 70,279
  • Suara 7,986
  • Bagian 39
"Arkanı dönme, daha değil." Sinirlerim iyice gerilirken gözlerimin kapalı olması elimi kolumu daha da bağlıyordu. "Bir insansın, değil mi?" diye sordum aklıma gelen ihtimalle. "Yani, sesin ve tenin insan gibi ama yüzün başka bir şeye mi benziyor?" Kapalı gözlerim sanki irileşti. "Korkunç mu?" Güldü. Yemin ederim kulaklarım, okyanustaki hırçın dalgalarda hissettiğim huzur kadar dingin bir gülme sesini işitti. Tüm tüylerim diken diken olurken farkında olmadan benim de dudaklarım iki yana kıvrıldı. "Ait olduğun yere geldiğinde hepimizi göreceksin." ~~~~~~~~~~~ Senelerce karada yaşayan Elis, okyanustan duyduğu sesler ve gördüğü rüyalar sonucunda ait olmadığı bir yerde yaşadığını anladığında her şey için çok geç olacaktı. Suyun kilometrelerce altında onu savaşın eşiğinde bir ülke beklerken muhafızları ve düşmanları çoktan karşı karşıya kalmıştı. Bir deniz kızı ne kadar boğulabilirdi? Okyanusta yaşayan son iki Zifiri, hem birbirlerini koruyup hem de hakları olan taht'ı alabilir miydi? Okyanus ülkesinin kanlı taht'ı kırılgan mührün sesi ile ilk çatlaklarını vermeye çoktan başlamıştı.
Zaman Sancısı oleh yasveyuk
Zaman Sancısı
yasveyuk
  • Membaca 58,017
  • Suara 5,410
  • Bagian 31
Zaman bölündü. Zamana bölündük. Zaman küçüldü. Zamanla küçüldük. Ellerimize saatleri, dakikaları, saniyeleri aldık... Hayatlarımızın etrafındaki lahza, kuyruğunu bir kedi gibi ömrümüze doladı. Düne küstüm, bugün ile hiç barışmadım ve yarının yüzüne bakmadım. Zaman büyüdü. Zaman öldürdü. Ama lahza her zaman buradaydı. O, her zaman yanımdaydı. Düştüğümde, yürüdüğümde. Bazen küçük bir kız çocuğu olup, yastığımla odasının kapısını çaldığımda bile. O, lahzaydı. O, benim için, beni hiç bırakmayan küçük bir zaman parçasıydı ve her zaman yüreğime batacaktı. ** Not: kitabın eski adı LAHZA'dır. 30.01.19: #bale 2 05.09.19: #bale 1 Kapak tasarımı şahsıma aittir.