Soluksuz~
10 cerita
Mürekkebe Boyanan Sardunya | Raflarda oleh SumeyyeDemirkan
Mürekkebe Boyanan Sardunya | Raflarda
SumeyyeDemirkan
  • Membaca 11,840,289
  • Suara 754,201
  • Bagian 64
Sevgi acıtır, öp yaralarımdan belki sana da bulaşır.
BİR SEPET BAHARAT  oleh SumeyyeDemirkan
BİR SEPET BAHARAT
SumeyyeDemirkan
  • Membaca 2,924,629
  • Suara 268,370
  • Bagian 50
Bir gün, Seversem seni Vazgeçme benden Çünkü muhtemeldir ki, Seni bulduğum zaman Gitmiş olacaksın kalbimden.
VEDA CADDESİ | Raflarda oleh SumeyyeDemirkan
VEDA CADDESİ | Raflarda
SumeyyeDemirkan
  • Membaca 19,461,633
  • Suara 181,137
  • Bagian 15
Her şey bir kurşunun değil de, bir çift kara gözün kurbanı olmakla başladı. Bedenimde ki değil, ruhumdaki ölü tohumların yeşermesiyle attı nabzım. Ve o günden sonra üzerimdeki çiğ toprağı atıp yaşamaya başladım. "Çünkü burası Veda Caddesi," dedi kara gözlerini, gözlerimin içine mıhlayarak. "Çünkü burada her veda bir merhabayla başlar."
SOKAK NÖBETÇİLERİ oleh asliaarslan
SOKAK NÖBETÇİLERİ
asliaarslan
  • Membaca 57,181,532
  • Suara 2,228,548
  • Bagian 63
16 Mayıs 2021 güncellemesi: Bölüm yorumlarında fazlasıyla spoiler olabilir, eğer hoşlanmıyor ve keyif alarak okumak istiyorsanız yorumlara bakmayın. Bütün Sokak Nöbetçileri'nin gözleri benim üzerimdeydi, benim gözlerim ise onun turkuaz rengi gözlerinden ayrılmıyordu. Hepimiz yine bir amaç uğruna toplanmıştık. "Sokak çocuklarını her gördüğünüzde saçlarını okşayın," dediğimde gözlerim onun kumral saçlarına kaydı, alnına bir tutam saç düşmüştü ve her zamanki gibi dağınık, özensizdi. "Onları sevin, gülümseyin. Bir gün o çocukların büyüyeceğini ve karşınıza çıkacağını unutmayın." Hafifçe tebessüm ettiğimde canım hiç olmadığı kadar fazla yanıyordu. "Büyüdüm, büyüdün, büyüdük." Ona doğru bir adım attım ve başımı kaldırıp "Keşke hiç büyümeseydik," diye fısıldadım. "Keşke büyümeseydin. Keşke o sokaklara ait kalsaydık." Öfkeli değil, bıkkındı. Ruhsuz değil, tepkisizdi. Yalnız değil, kimsesizdi. "İçimi sokaklara çevirmenin bir yolu var mı?" diye sorduğunda sesinde ilk defa başkaldırı yoktu, vazgeçiş vardı. "Kendimi değil ama seni o sokaklarda yaşatıp gizlemek istiyorum."
VAVEYLA oleh binnurnigiz
VAVEYLA
binnurnigiz
  • Membaca 32,483,523
  • Suara 1,327,220
  • Bagian 44
Her şey bir ölümle başladı. Ölüm, nefreti takip etti. Nefret, intikamı körükledi. Ve aşk hepsini alaşağı etti. Yüksek kayalarda uçan kartal, kayanın en dibinde yaşayan küçük kıza âşık oldu. Onların aşkı, çığlık. Onların aşkı, feryat. Onların aşkı, acı. Onların aşkı, ölüm. Onların aşkı, VAVEYLA. Karanlıkta atılan her çığlık sahipsizdir. Ben senin karanlıkta attığın çığlığım. Seninleyim ama senin değilim.
Kar Küresi (İki Kitap) oleh beyzaalkoc
Kar Küresi (İki Kitap)
beyzaalkoc
  • Membaca 10,012,355
  • Suara 528,606
  • Bagian 42
Burası bir kar küresiydi, biz de içindeki figürler. Bizi tutup salladılar, ne olduğunu anlamadık, alt üst olduk...
Sıfır Kilometre oleh beyzaalkoc
Sıfır Kilometre
beyzaalkoc
  • Membaca 7,525,507
  • Suara 336,532
  • Bagian 18
"Işıklar sana evinin yolunu gösterecek..." 3391 Kilometre ile başlayan seri Sıfır Kilometre ile devam ediyor! Kilometrelerce öteden birbirini tanımak, sevmek hatta aşık olmak kolaydı... Peki tüm bunlar yan yanayken de kolay olacak mıydı?
OKYANUSTA BİR DAMLA |FİNAL OLDU| oleh matmazelhayalleri
OKYANUSTA BİR DAMLA |FİNAL OLDU|
matmazelhayalleri
  • Membaca 6,584,880
  • Suara 407,130
  • Bagian 54
"Acıdan geçemeyen kadının, acısı bitemeyen adamla; kırık dökük sevdası." Kendini bilmez bir gecede, ay tamda göğün bağrında uyuklarken başladı her şey. Kader; dizleri yaralı bir kızı, dudakları kan kokulu bir adamın koynuna sardı. Yitirdiği hafızasının ardından, hiç bilmediği bir adamın elini tuttu. Geçmişi hatırlamaya çaba gösterdiği her an kendiyle ilgili bilinmezlere daldı. Adam her an köşe başındaydı, soluğundaydı ve ne parmağındaki yüzük, ne de hatırlamadığı geçmiş bu ihtirasa mani olamadı. Oysa ki şeytanın ini, adamın köşesi kıvrılmış zihniydi. Kadın adamın cehennemiydi; saf ateşin koynu, zemheri kışın soluğu.
3391 Kilometre oleh beyzaalkoc
3391 Kilometre
beyzaalkoc
  • Membaca 27,529,248
  • Suara 1,484,368
  • Bagian 47
''O gün, bana 'Sinemaya gidelim mi?' diye sordu. 3391 kilometre öteden, şehirlerce, denizlerce uzağımdan... Yanımdaki insanlar görmezken beni, o bana imkansız olduğunu bile bile 'Sinemaya gidelim mi?' dedi...'' Aylarca sesini duymadığınız, yüzünü görmediğiniz, dokunmadığınız, kokusunu bilmediğiniz, aynı sokaktan geçme ihtimalinizin dahi olmadığı, asla aynı fotoğrafın içinde bile bulunamayacağınız, sizden kilometrelerce denizlerce adalarca şehirlerce uzakta olan bir insana aşık olur muydunuz? Bunu, kendinize yapar mıydınız? Bu bir mesafe hikayesi! İki insanın, birbirlerini görmeden duymadan aylarca gece gündüz konuştukları ; birbirlerinin en yakını oldukları, ama birbirlerinden en uzakta oldukları, aralarındaki kilometrelere rağmen birbirlerine aşık oldukları bir mesafe hikayesi! Burası bizim gezegenimiz ve burada her şey anını bekler. Burası, bizim 3391 kilometrelik gezegenimiz... - ''Seni görmem için yanımda olmana gerek yok. Ben seni gözlerim kapalıyken de görebiliyorum. Zaten ben seni sadece gözlerim kapalıyken görebiliyorum...''
Karantina Serisi oleh beyzaalkoc
Karantina Serisi
beyzaalkoc
  • Membaca 113,145,412
  • Suara 4,572,061
  • Bagian 181
''Birlikte belanın içine batabileceğimiz kadar battık. Ve şimdi, seni bırakmayacağım... Benimle misin?'' --- Zeynep, kendini yeni okuluna başladığı ilk gün bir felaketin ortasında buldu. Okulu, salgın bir hastalık nedeniyle karantina altına alındı. Karantinanın akşamında ise kendini okulun karanlık koridorlarında bir kız öğrencinin cesedinin başında buldu. Üstelik yalnız değil, onlar da yanında... Mahşerin üç atlısı. Bu, sadece bedenleri değil ruhları da karantinaya alınan dört kişinin hikayesi. Bu onların özgürlüklerine ulaşmak için yaşadıkları esaretin hikayesi. Bu, birbirlerinin her şeyi haline gelen, birbirlerine gökyüzündeki son yıldız yanıp kül oluncaya kadar birlikte olacaklarına söz veren dört arkadaşın hikayesi. Bu mahşerin dört atlısının hikayesi. Şimdi, bizimle misiniz? "Bizim bedenlerimizi karantinaya almadılar. Ruhlarımızı karantinaya aldılar. Bizim ruhlarımız tanıştığımızdan beri karantina altında. Ne çıkabiliyoruz bu karantinadan, ne de birbirimizden ayrılabiliyoruz. Ruhlarımızı birlikte bir karantina altına aldılar, ve bizim bundan sonraki tek savaşımız bu karantinadan kurtulmak. Kurtulduğumuzda bile birlikte olacağız, ama özgür olacağız. Savaş bitti, ve biz sağ kaldık. Savaş bitti, ve biz hala ayaktayız."