twilightdunyasi's Reading List
2 stories
Carlisle'nin Sırrı                          ~Alacakaranlık~ by MrsYasemiN
MrsYasemiN
  • WpView
    Reads 1,869
  • WpVote
    Votes 30
  • WpPart
    Parts 1
WattpadFanficsTR okuma listesinde Carlisle vampire dönüşmeden önce bir kez evlilik yapmıştı ve bu evlilikten bir kız çocuğu olmuştu. Carlisle evlendiğinde henüz 18 yaşındaydı, çocuğu olduğunda ise 19. Eşini 20 yaşındayken kaybetti ve kızına kendi bakmaya başladı. Ama kızı henüz 4 yaşında iken Carlisle bir vampirin saldırısına uğradı ve 23 yaşında vampire dönüştü. Kızının yanına gidemezdi ona zarar vermekten korkuyordu. Kızı genç bir kadın olana kadar onu uzaktan izledi. Sonra da hayatının güzel olduğunu gördü ve oradan ayrıldı. Ama ayrılmakla hata yaptı. Genç kadın bir süre sonra bir adamla tanıştı. Bu adam o kadar güzeldi ki genç kadın bu adama aşık olmaktan kendini alı koyamadı. Genç kadın bu adamı bir gün ormanda dolaşırken görmüştü. Adamın teni o kadar güzeldi ki hayran kalmıştı, güneşte elmas gibi parlayan adamdan gözlerini alamamıştı. Bir süre sonra adamla tanışma şerefine erdi ve bambaşka bir hayata adımını attı. ~~~~~~~~~~~~ Peki Carlisle ve kızı birbirini ne zaman, nerede gördü ya da tekrar bir araya gelip birbirlerine kavuştular mı ? Belki bir daha kavuşamamışlardır. Kim bilir? Bu soruların cevabı bu kitapta... ~~~~~~~~~~~~ Alacakaranlık'la tanıştığımda henüz anasınıfındaydım. Okuma yazma bilmememe rağmen bir yolunu bulup internetten izlerdim. Herkesin sıkı sıkıya tutunduğu o şey ben de Alacakaranlık'tı. Tüm replikleri ve sahneleri ezberimde olan tek seridir. Kitaplarını da alıp okudum. Diğer kitaplarıma nazaran daha içinde olduğum ve bildiğim bir dünya. Umarım bu hayatımın vazgeçilmez parçası olan dünyayı güzel bir şekilde yansıtabilirim. ❤
Embry Call by Kndn_xatin
Kndn_xatin
  • WpView
    Reads 1,585
  • WpVote
    Votes 125
  • WpPart
    Parts 4
❝İsmini hiçbir zaman öğrenemedim ve o günden sonra bir kez daha çıkmadı karşıma. Hatta bazı günler yatağımda bir felçli gibi yatarken, onun bir hayalden ibaret olup olmadığı düşüncesi aklımı kurcalıyor. Gri gözleri ve zihnimde yankılanan sesiyle bir hayalden başka ne olabilirdi ki? O günden sonra her gün kütüphanede, onun oturduğu o köşede almıştım soluğu. Saatlerce orada hiçbir şey yapmaksızın oturuyor ve yalnızca onun varlığını düşünüyordum. Ama yoktu. Ben- belki de ayakta rüya görmeyi başarmış bir aptaldım. Aşkın varlığından hem öylesine korkmuştum hem de onu öyle yoğun bir şekilde istiyordum ki, zihnim bu ikiyüzlülüğe karşı bir oyun oynamayı doğru bulmuştu.❞