Kitap önerilerim❤️
5 stories
MEDUSANIN ÖLÜ KUMLARI (Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 9,120,919
  • WpVote
    Votes 720,779
  • WpPart
    Parts 72
Elzem Akay'ın sıradan ama güzel bir hayatı vardı. En iyi okullarda okumuş, en güzel oyuncaklara ve kıyafetlere sahip olmuştu. En değerli mücevherler daima onun boynunu süslemiştir. Lüks içinde yaşarken hayatta istediği her şeye kolayca sahip olmuştu. Üzerine titreyen iki abisi, onu hep güldüren kız kardeşi, iyi bir yengesi ve onu sürekli çıldırtan bir hizmetçisi varken hayat ona karşı fazlasıyla cömertti. Tüm bunları ne bozabilirdi ki? Bir gece korkunç bir ritüele kurban edildiğinde gözlerini bambaşka bir dünyada açar. Orta Çağın hiyerarşisinin içinde kalmışken eve dönmek hiç kolay değildi. Kendi dünyasında bir öğretmenken Ölümsüzlerin akademisinde bir hizmetçi olunca, sınıf farkının acımasız gerçekleriyle yüzleşir. Burası onun dünyası değildi, burası barbarların hüküm sürdüğü Araftı ve o, hayatta kalmak istiyorsa lüks alışkanlıklarından ödün vermeyi öğrenmeliydi. *** "Medeniyet yoksunu, vahşi barbar!" diye ona sesimi yükselttiğimde çatılan kaşları umurumda bile değildi. Tüm gün kuyudan su çeken o değildi. "Şu sivri dilin bir gün başına bela olacak." Sert bakışlarla beni uyardıktan sonra merdiveni işaret etti. "Kahyadan fırça yemek istemiyorsan işinin başına dön." "O kadın bir cadı." Ondan bahsederken bile tiksintiyle yüzümü buruşturdum. "Bence benden nefret ediyor." "Hayret." Kaşları alayla yukarı kalktı. "Oysaki çok sevilesi bir kadınsın." İğneleyici sesiyle ters ters ona baktım. "Sizde öyle Savcı Bey," dedim oyunbaz bir ifadeyle. "Sizi görenlerin yüzünde güller açıyor." "Bunu inanarak söylemiyorsun." "Tabii ki inanarak söylemiyorum." Gülerek bana ikinci kez merdiveni işaret etti. "İşinin başına dön aksi taktirde yarın seni sınıfıma almam. Bir hizmetçiye ders verdiğim için yeterince sorun yaşıyorum." Bu vahşiler kendi dünyamda ne kadar zengin ve asil olduğumu anlamak istemiyordu.
İSKOÇ ONURU( KİTAP OLDU)  by Jenniferroyce
Jenniferroyce
  • WpView
    Reads 439,252
  • WpVote
    Votes 4,795
  • WpPart
    Parts 7
İskoçya'nın bağımsızlık savaşı ortasında geçen bir tutku ve aşk hikayesi. RobThe Keith,Robert Bruce'un savaş meydanlarında en güvendiği Lordu.Korkusuz,cesur ve öfkeli.Kralından gelen emirle erkek kardeşi için evlilik anlaşması yapmak için gittiği İrvine klanını leydisinin düşündüklerinden daha da deli olduğunu gördüler. Duydukları dedikodular kesinlikle karşılaştıkları kadının deliliğini anlatmak için yeterli değildi. Lindsey İrvie kendi kendine bir yemin etmişti. Aşık olmayacak, asla evlenmeyecek ve Lord Ranald'ı öldürecekti. Bu nedenle de babasının evlilik baskılarından kurtulmak için kendince bir yol buldu. Deli rolü yapmak. İşe yaradı mı? Evet hem de nasıl... Taki kraldan gelen emirle kanlı bıçaklı oldukları klanla evlilik sözleşmesini genç kıza dayatmalarına kadar... Lindsey ne yapmalı? Deli olan bir kadın ne yaparsa onu yapmalı elbette... Daha da delirmeli...
KRALİÇE VİOLET by mermaidd1
mermaidd1
  • WpView
    Reads 433,877
  • WpVote
    Votes 27,580
  • WpPart
    Parts 28
"Bahsedildiği kadar güzel mi?" dedi Galler prensi Duncan,evleneceği kadın hakkında en ufak bir bilgiye muhtaç durumdayken. "Merhum kraliçeden çok daha güzel olduğu söyleniyor,halkın ona "yalnız prenses" ismini taktığını duydum" "Evlilik hakkında ne düşündüğünü merak ediyorum" dedi derin bir nefes vererek. "Bir şey düşünmesine izin verildiğini sanmıyorum,barış anlaşması lordlarla yapıldı prensesle değil" "Umarım uysal bir kadındır,yoksa bir ömür zehir olacak" "İngiliz kadınlarını bilirsin dostum, itaatkardırlar" Duncan arkadaşını başıyla onaylamakla yetindi. Öte yandan İngiltere Sarayında yer yerinden oynuyordu.Hayatını İskoç nefretiyle geçirmiş olan genç prenses lordlarının habersice yaptığı anlaşmaya lanetler okuyordu. Kesin olan bir şey varsa Kraliçe Violet'in savaşı yeni başlıyordu ve sarayının içine kendi adamlarının kendi elleriyle bir casus soktuklarını düşünüyordu. Violet savaşırken yoluna kimsenin çıkmasına izin vermeyecekti. Bu hükümdar bir kadının mutluluğu bulma hikayesidir ama mutluluk anlayışınız bu hikayeyle biraz değişebilir...
GÜL KURUSU / TAMAMLANDI by sadecebiryazar_
sadecebiryazar_
  • WpView
    Reads 782,971
  • WpVote
    Votes 49,146
  • WpPart
    Parts 42
HİKAYE TAMAMLANMIŞTIR / Yıllar önce verilen bir söz ve Vincent tarafından seçilmiş bir kız. Vincent Charles Broderick seçtiği kızın ikiziyle evlendiğini farkettiğin de çoktan kalbini Karen'a kaptırdığını biliyordu. Fakat Vincent'ın incinen gururu genç kızı kırmaktan çekinmeyecek ve aslında sevdiği kadının aynı şekilde kendisine aşkla bağlandığını göremeyecekti. Genç adam bütün gözlerin üzerinde olmasına aldırış etmeden elinden tuttuğu gece karası saçlara sahip kızı büyük salondan çıkararak akşam serinliğinin bedenlerine çarpmasına izin verdi. Bedeniyle sarmaşıklar arasına sıkıştırdığı kızın dudaklarına yaklaşarak tutkulu bir şekilde fısıldadı. " Bu gözleri nerede görsem tanırım. Yemyeşil bana tutkunun en gizemli halini hatırlatıyor. Sen o'sun, gizemli yabancı. " " Gizemli yabancı da kim. Yanılıyorsunuz galiba bayım biz sizinle hiç karşılaşmadık. Ben sizi daha önce hiç görmedim. " " Kendini benden saklamanın nedenini merak ediyorum. Neden gizleniyorsun. " Genç kız kendisini tanıyacak birisi çıkacak korkusuyla titreyerek güçlü kolların arasından kurtulmaya çalıştı. " Gizlenmiyorum, lütfen gitmeme izin verin. Bir leydiyi böyle alıkoyamazsınız. " Vincent siyah saçlarının arasından geçirdiği parmaklarını kızın çıplak kolunda gezdirdikten sonra gözlerinde beliren parıltıyla genç kıza baktı. " O gece istemeden de olsa öptüğüm dudakların tadını asla unutmam. Şimdi izin verirsen Gül kurusu dudakların sahibinin sen olup olmadığını öğreneceğim leydim. "
Güzel Annabella by FatimaMavi
FatimaMavi
  • WpView
    Reads 412,361
  • WpVote
    Votes 20,967
  • WpPart
    Parts 25
Genç adam öfkesinden sağa sola saldırmamak için dişlerini birbirine kenetlemişti. Ölülerin cesetlerini yavaş yavaş toprakla buluşturuyor bir yandan da bunu yapan klana lanetlerini okuyorlardı. Son olarak hâlâ sıcak olan közleri söndürmeleri için birkaç adamını görevlendirdi genç adam. Ormanın içinde olmasından dolayı zarar gören yalnızca köy evleri ve ahırları olmamıştı. Etrafta bulunan birkaç ağaçta köz haline gelmişti. Genç adam sıkıntı içinde askerlerin işlerini bitirmelerini beklerken yarısı sağlam olan bir kulübeden kadın sesi duyduğunu zannetti. Üzüntü içinde hayali bir yardım çağrısı duyduğunu düşünerek adamlarına dönmüştü ki sesin hayal değil gerçek olduğunu farketti. Çünkü yardımı isteyen ince ve cılız ses biraz daha yükselmişti. Aceleyle o yöne döndü ve birkaç uzun adımda ulaştı harabeye. Yerde iki büklüm bir halde kanlar içinde bir kız yatıyordu. Şokun verdiği duraksamayı atlatır atlatmaz kızın yanına diz çöktü. Zavallıcık karnından kılıç darbesi almıştı. Çok fazla kan kaybediyordu. Kollarını kararlı bir hareketle kızın vücuduna dolayıp ayağa kalktı. Dışarıya adım atar atmaz kollarındaki savunmasız güvercinin titrediğini hissetti. Zaten soğuk olan hava bünyesi zayıflayan bu narin kızı oldukça etkileyecekti şüphesiz. Şaşkın bakışlarla onların yaklaşmasını izleyen adamlarına işaret edip yanına çağırdı. Bu emir anında yerine getirilmişti. Safkan İngiliz atının terkisinde bulunan yün battaniyeye sardı yaralı kızı. "Zavallı kızıl güvercin..."diye fısıldadı kendi kendine.