𝐃İĞ𝐄𝐑𝐋𝐄𝐑İ
4 stories
ATEŞ by filizpuluc
filizpuluc
  • WpView
    Reads 8,997,846
  • WpVote
    Votes 647
  • WpPart
    Parts 4
Ailesini şüpheli bir yangında kaybeden Arya, kimliği gizlenerek yetimhanede büyümek zorunda kalır. Vasisi olan aile avukatının izniyle küçüklüğünden bu yana yalnızca telefonda konuşsalar da aralarında bir bağ oluşan gizemli bir kadının vesilesiyle on sekizine basmasına yakın bir zamanda yetimhanede çıkar ve kendi evine yerleşir. Kader ağlarının örer, geçmişin silik raflarından bir tanıdığı, bir yabancı olarak karşısına çıkarır, çarpıştırır, bir kaldırımda kader ağlarını birbirine dolaştırır. Bu tanıdık yabancıyla yolları kesişip dururken bazı olaylar silsilesi sonucunda onunla özel bir bağ kurar, zaman zaman da geçmişin perdesini aralar. Acı bir sır gün yüzüne çıkmak için gün sayar. Aşktan kaçmak ve aşkın öznesini korumak arasında kalan Ulaş, yok sayamadığı bir fizik kuralıyla baş etmeye çalışırken Arya çoktan hayatının merkezinde yerini alır. Sırlarınsa zamansız anlarda ortaya çıkmak gibi kötü huyları vardır. Ben bir kelebeğim. Yarına ihtiyacım var. Biraz da sana... Biraz dediğime bakma. Kelebekler için biraz ne kadar önemlidir bilemezsin...
sound || min yoongi by hhyesria
hhyesria
  • WpView
    Reads 427,830
  • WpVote
    Votes 31,556
  • WpPart
    Parts 101
"Neden fotoğrafında ben varım?" ©hhyesria
the only truth • js.  by cherrylandd
cherrylandd
  • WpView
    Reads 15,848
  • WpVote
    Votes 1,766
  • WpPart
    Parts 64
bin sene önce yazdığım cringe kitabım
Careless|Finn Wolfhard by BayanWolfhard
BayanWolfhard
  • WpView
    Reads 25,825
  • WpVote
    Votes 1,961
  • WpPart
    Parts 34
"Yalan söyledim." kaşları çatıldı. "Neden! " ani tepkisiyle benim de kaşlarım çatıldı "Çünkü sen onu seviyordun! Aranıza taş koymak aptallık olurdu çünkü sen onu seviyordun Finn! Beni değil, onu! Ve ben, belki seni unuturum düşüncesiyle aranızı yaptım. Sen mutluydun, ben neden olmayacaktım ki değil mi? Sonuçta sen üzülsen,benim başıma gelmiş gibi ağlayan;sen sevinsen mutluluktan havalara uçan bir kızım. Ama yanıldım. Bu sefer işler değişti çünkü söz konusu senin değil, sizin mutluluğunuzdu. Ve sizin mutluluğunuzda ben boğuldum. Öyle ya da böyle seni unutmalıydım. Sonunda, 'miş' gibi yapmaya karar verdim. Mutluymuş gibi, sevinmiş gibi... Biliyor musun? O gün de, mutluluktan ağlıyormuş gibi davrandım. Bilmiyorum, ya sen çok saftın ya da ben çok iyi bir oyuncuydum ama her ağladığımda sen sunduğum sebeplere inandın. Sen inandıkça ben de devam ettim. Sonuçta işe yarıyordu, yarı yolda bırakmak olmazdı. Ama sen, Finn... Bana umut veriyordun. Bir an kendimi seni tekrar severken buluyordum ve o da ne? Evet, kendime kızıyordum. Sonra, her insanda bulunan bir şey olduğunu unuttuğumu farkettim dün. Sabır noktası. Ben kendi kendime iç tartışmalarımla boğuşuyordum. Dün ise son noktayı koydun Finn. Otobüste... " ******* ALINTI YAPMAYINIZ!