Take me to church [w.s]
Wooyoung was preppy, san was bored. and they happened to meet at church.
Wooyoung was preppy, san was bored. and they happened to meet at church.
Choi San Gwangju'nun ünlü bir polisiydi. Jung Wooyoung ise okuldan sonra eğlenmeyi seven bir gençti. Yolları nasıl çakışmış olabilirdi ki?
soluk, ölgün gözlerle bakınca ne boş ne anlamsızdır dünya. -slyvia plath [ texting ] [woosan] lgbt+ konulu bir kurgudur. küfür, argo, şiddet içerir.
11. Choi kralının sefere çıkmak üzere ülkesinden ayrılmasının ardından taht, sınırlı bir süreliğine en acımasız prense yani San'a bırakılmıştı. Wooyoung ise ekmeğinin peşinde koşan sıradan bir köylüydü ve kim Kral kim değil, önemsemiyordu. Not : Bu kitap WooSan shipi üzerinden oluşturuldu fakat aynı zamanda yan ship o...
'o kazağın bana yakıştığını söylemiştin ama ona verdin çünkü onu daha çok seviyordun' #texting #mizah