Denizakir0 adlı kullanıcının Okuma Listesi
7 stories
GÜMÜŞPALA by baharistan
baharistan
  • WpView
    Reads 7,602,501
  • WpVote
    Votes 298,016
  • WpPart
    Parts 75
Hamza Mahir GÜMÜŞPALA Tanıdığınızı söyleyemem, henüz.
KÖRDÜĞÜM (FİNAL) by Melike320607
Melike320607
  • WpView
    Reads 922,421
  • WpVote
    Votes 67,681
  • WpPart
    Parts 52
Gecenin bir yarısı nereye olduğunu bilmeden saatlerce yürüdüm. Kalbim acıyordu. Beni bu saatte yürüten derdin ne olduğunu kime anlatacaktım? Yüzümde ki yaşları sildim. Sonra bir çıkmaz sokağa girip duvar dibine çöktüm. Neden ben, neden? Bu sorunun cevabı artık önemsizdi. Tıpkı yaşadıklarım gibi Pantolonumun cebinden telefonumu çıkarıp arayacağım kişinin ismini bulup hemen aradım. Bir kaç defa çaldıktan sonra o uykulu sesi duydum. "Mahur Üsteğmen!" "Ben karar verdim komutanım gideceğim " "Doğru bir karar verdin. O zaman İstanbul için tayin işlemlerini başlatırım " "İstanbul değil komutanım. Afganistan'a gitmek istiyorum" "Ne diyorsun Mahur, ne Afghanistan'ı?" "Görev yerim Afganistan olacak. Yoksa orda kalmaya devam ederim" Telefonun diğer ucunda bir süre ses gelmedi. "Emin misin?" "Eminim komutanım. Lütfen buralardan temelli gitmek istiyorum." "Peki üsteğmen halletmeye çalışırım. " " Sağolun komutanım " Kapanan telefonla birlikte gözlerim ellerime takıldı. Sağ elimin üstü hep yara olmuştu. İşte onun istediği gibi gidiyordum. Ben MAHUR AKINCI buralardan gidiyordum. Ve bana yapılan bu ihaneti asla unutmamak üzere her şeyi geride bırakıp gidiyordum. Kitap kapağı sevgili ablam @sehrialem tarafından yapıldı. Emeğine sağlık ablacım ❤❤ ...... Deli Timur kitabında ki Timur yüzbaşı ve Esma Teğmenin kızları Mahur'un hikayesi. Kitaplar birbiriyle bağlantılı değil. İstediğiniz kitaptan başlayarak okuyabilirsiniz
Kader Bağı (Tamamlandı) by guaidolce
guaidolce
  • WpView
    Reads 1,458,419
  • WpVote
    Votes 74,546
  • WpPart
    Parts 54
Çaresizce etrafına bakındı, küçük bir mucize istiyordu ve bu mucizeyi karşısındaki adamın sağlayacağını biliyordu. Belki çok iyi tanımıyordu bu adamı ama başka hiçbir seçeneği yoktu. Söylediği yalanı kurtarmanın başka yolu yoktu. Umut dolu gözlerle adamın açık kahve gözlerine baktı. Karşısındaki kişinin ara sıra kendisine bakıp uzun uzun dalıp gitmesinden korkmuyor değildi. Adamın kötü biri olduğunu da sanmıyordu ama tam anlamıyla güvenmiyordu da. Muhtaç olmasa asla böyle bir şey yapacak biri değildi. Ama kısa sürede yeni bir sevgili adayı bulması çok zordu. "Ee ne diyorsun var mısın?" Esin merakla bakışlarını adamın yüzünde gezdirdi. Yakışıklı biriydi aslında daha doğrusu ayrı bir karizması da vardı. Ama bir farklıydı...sanki acı çekiyor gibiydi. Adı neydi bu adamın? Hatırlamak için kaşlarını çattığı an adamın kafa sallaması ile beynini kurcalayan ismi bulmaktan vazgeçti ve gülerek baktı. "Varım."
Mokita Aşk by Sonsuzmavi
Sonsuzmavi
  • WpView
    Reads 730,699
  • WpVote
    Votes 44,947
  • WpPart
    Parts 86
"Ne var biliyor musun? Sana zerre inancım da güvenim de yok." Alp kafasını iki yana sallayıp telefonu hoparlörden alıp direkt kulağına götürdü. Söylediği her kelimenin, kadının zihninine kazılmasını istiyordu. "Benden daha fazla para veren birini buldun değil mi? Başka bir koca, ha? Tam senden beklenilen hareket. Ruhundan sonra bedenini satmayı düşünürsen eğer, beni aramayı sakın unutma! Fiyatını karşılayabilir miyim acaba? Kendini sırf bir imza ile garanti altına aldığını sanıp, namusluyum ayağına yatıyorsun ya..." Adam derin bir nefes alıp konuşmasına devam etti. "Emin ol senin gibi cüro yapan kimse yok, o piyasada." Adam 'o piyasa' lafını öyle imalı söylemişti ki... Küfretmeden de küfürün zehrini saçmıştı ortalığa. Kadın nefes almadığını, daha doğrusu alamadığını, ellerinin aniden titremeye başladığının bile farkında değildi. Gözyaşları, yağan yağmurun şiddetiyle aynı oranda akmaya başladı. Bu kadar nefreti hakedecek ne yapmıştı ki? İstediği biraz olsun herkesin çenesini kapatacak konuma ve paraya sahip olmaktı. Ama herkes onu böyle suçluyordu, işte. İlk önce Aslım şimdi de Alpaslan. Telefona bakakaldığını arabanın içine dolan güçlü ışıkla anladı, arabası hızla tıra doğru giderken aceleci bir manevrayla arabanın direksiyonunu sağa kıracağı sırada sağını solunu bir anda karıştırdı ve sola kırınca araba şorampele girdi ve araba aşağıya doğru taklalar atmaya başladı. Arabanın içinde bedeni sarsılırken hayatının film şeridi gibi önünden geçtiği anlarda tek hatırladığı çığlıklar atarken arabanın içine dolan Alpaslan'ın sesiydi. Anlaşmalı evlilik, nefretten aşka ve şirket aşkı teması işlenmektedir. Yayınlanma Tarihi: 04/04/20 #1- Anlaşmalı 20.06.2020 / 29.07.2020 #1- Vurgun 25.07.2020 / 24.11.2020 #1- Anı 27.09.2020 / 07.12.2020 #1- Hafıza 29.09.2020 / 10.12.2020 #1- Ho
AŞK'A YOLCULUK (Devam Ediyor) by neonArch
neonArch
  • WpView
    Reads 697,978
  • WpVote
    Votes 42,332
  • WpPart
    Parts 47
Mitoloji #1 Tarihi Kurgu #5 Fiona Evans yirmi altı yaşında, yönetici asistanı olarak çalışan ve hayat zevklerini aldığı maaşa bağlı olarak şekillendirmek zorunda olan genç bir kadındır. Büyük annesinden kalan miras sonrası dört yıldır aynı pozisyonda çalıştığı ve bir ilerleme kaydedemediği yönetici asistanlığı işinden istifa ederek daha iyi bir iş arayışına girmeden önce bir süre kafasını dinleme kararı alır ve Northumberland'a doğru yola çıkar. Ancak bu yolculuğun hayatını tamamıyla değiştireceğinden haberi yoktur. Yayın Tarihi: 23/01/2018
ASLAN'IN İNİNDE by yabanileylak
yabanileylak
  • WpView
    Reads 386,612
  • WpVote
    Votes 24,826
  • WpPart
    Parts 94
Genç bir yazar adayı olan Ebruli'nin yolu ünlü yazar Şahika Tecer ve oğlu Aslan'la kesiştiğinde geçmişten gelen sırların kahramanı olacağından haberi bile yoktu.Bu karşılaşma bir tesadüf müydü?Yoksa herşey bir planın parçası mıydı? Ya da acı dolu geçmişlerinden başka ortak noktaları olmayan Ebruli ve Aslan'ın bu karşılaşmaları Şahika Hanım'ın yazdığı hayat romanının içinde yer alan büyük bir aşk hikayesi miydi?
KARANLIK OKYANUS "KİTAP OLDU" by AsiMavera
AsiMavera
  • WpView
    Reads 5,096,597
  • WpVote
    Votes 52,916
  • WpPart
    Parts 18
Kanı bitene kadar içti dudaklarımı. Kanım bitene kadar içtim dudaklarını. Omuzlarından göğsüne doğru inen avuç içlerim tenindeki yaraların kabarıklıklarına çarpıyor, parmak uçlarımdan bir zehir gibi akarak zihnimin içine sızıp canımı yakıyordu. Güney dudaklarımızı ayırdığı an belimdeki elini gevşetti fakat beni bırakmadı. Aralık ağzından sızan nefesi tenime çarmaya başlamıştı. "Eğer bir gün beni buna pişman edersen..." derken gözlerindeki vahşet ağır bir şekilde önüme serildi. Oralar şimdi hep yangın yeriydi. "Önce dudaklarımızı, sonra kalplerimizi söküp atarım." Bu bana söylediği bir sözden ziyade kendine ettiği apaçık bir yemindi. "Bizden geriye ne bir iz, ne de mühürler kalır..."