Bilmem okuyuver istersen
6 stories
NOTANIN ERVAHI (Kitap oldu) by SumeyyeDemirkan
NOTANIN ERVAHI (Kitap oldu)
SumeyyeDemirkan
  • Reads 6,629,364
  • Votes 503,431
  • Parts 62
''Şeytanın bileklerinde saklıdır belki de insanlığın rehberi zira böylesine bir insanlık yalnızca ondan öğrenilmiş kadar kötü olabilirdi.'' Her şeye rağmen yaşamaya devam etti çünkü yaşaması gerekti. İdealleri uğruna, hiçe sayılmış ruhu uğruna ve yıkık dökük bir harabeyi andıran kalbi uğruna. Ellerinden alıp ellere verdikleri hayatını tırnaklarının uçlarıyla kazanmak pahasına yaşamak zorundaydı. Ve yaşadı. Çok acıdı, çok acıttı belki ama bir gün o acı bir başkasına karıştı. İşte bu sefer ikisi birden yanmaya başladı. Farklı notalarda tek bir ritim oldu, çünkü artık kalpleri aynı şarkıyı söylüyordu. Bu onlara aitti ve onlar susana kadar bu şarkı hiç bitmeyecekti.
KUYRUĞU RUHUNA DOLANAN KIZ by vezarbal
KUYRUĞU RUHUNA DOLANAN KIZ
vezarbal
  • Reads 100,658
  • Votes 2,629
  • Parts 4
Bir akıl hastanesinin bahçesine kendi elleri ile ördüğü salıncağın üzerinde büyüdü. Mevsimler geldi ve geçti, güneş doğdu ve battı, gece yandı ve söndü... Büyüdü ama büyütülmedi. Kız kardeşi uğruna akıl hastanesinin dört duvarına hapsoldu ve üçüncü bir şahsiyet tarafından zulüm gördü. İzbe adımları kanlı avuçları ile onu zifir yangını ela gözlü bir adamın alacakaranlığına devirdiğinde, onu fark etti. Alacakaranlığın içinde yanan gözleri, zifir yangını bir elaydı. Yanan harelerin kudreti, zemherirdi. Ela gözlü adamın sahip olduğu gözler; cehennemin yanan soğuk ateşi kadar buzdu, o buzun yaktığı kadar da yangındı. Yandı, yakıldı ve yaktırıldı. Üçüncü bir şahsın cinayetleri ve gazapları şeytana pabucunu ters giydirerek onları çıkmaz bir labirente hapsettiğinde, o hâlâ ölümün önünde diz çökmüş değildi. O, kız kardeşine canını feda edebilirdi. Onun uğruna her yol mübahtı. Onun uğruna öldürürdü, ölürdü. Onun uğruna ibadet de ederdi, günah da işlerdi. Karam Viran, Karal Delhin'e; o labirentin çıkmazında tosladığında, çocuk yanı çalınmış bir adamın karanlığı karanlığına denk düştü. Kefene girecek bedenleri, Toprağına düşecek yağmurları, Mezarına işlenecek tarihleri, Bir ölümle kaderlerini alınlarına yazmıştı. Karanlığı karanlığına denk düştüğünde, bir kader aydınlanabilir miydi? Ya da her şey, bir kör kuyudaydı da birbirlerinde gördükleri bir serap mıydı? "Çocuk yanı çalınmış kimseden merhamet bekleyemezsin." Q 20 TEMMUZ 2016
ANKA (KAPAK!) by Invictus1408
ANKA (KAPAK!)
Invictus1408
  • Reads 192,481
  • Votes 2,883
  • Parts 3
Bu kitap haksızca yapılan bir şikayetin ardından sildirilip, tarafımdan tekrar geri alınmıştır. Hikayeyi çalışmalarım içinde bulunan ANKA isimli kitaptan okuyabilirsiniz. Bu yalnızca bir aynadır... Buraya bakan kendi gerçek yüzünü de görecektir. Bazı kalpler çirkin bazıları baş döndürücü güzelliktedir. Güzel kalpli herkes, hak ettikleri naiflikle kucaklanacaktır. :) Aslıhan Doğa
LAL by hikayelerindeyasar
LAL
hikayelerindeyasar
  • Reads 28,057,861
  • Votes 1,400,350
  • Parts 81
"Aklım almıyor," diye söylendi kendi kendine, beni aniden kavradığı elimden yeniden kendine çekti ve dudaklarını saçlarıma bastırdı. "Ben sana böyle his-," duraksadı. "İnsanlar nasıl seni yaralayabiliyorlar?" Konuşma engelli bir kız ve onun için işaret dili öğrenen bir adamın hikâyesi...
KİMSESİZLER MATEMİ. by matmazelhayalleri
KİMSESİZLER MATEMİ.
matmazelhayalleri
  • Reads 13,701,107
  • Votes 891,202
  • Parts 69
Safir Mila Safkan, şu an olduğu yaşından çok daha ufakken, hayatının taşlarını yerinden oynatan bir olay yaşar ve kendini ansızın, yetimhanenin soğuk duvarları arasında kimsesiz bulur. Sahip olduğu şeyler, her ne yaşarsa yaşasın iyi kalan kalbi ve tutkuyla bağlı olduğu dansıdır. Kalbi yalnızca bir tek şey için, bale için çarpar. Ta ki ikincisini bulana kadar. Hazer Han'ı. Dans seçmelerine gittiğinde, kendisini seçen bu adamın gözetimi altında dans etmeye, müzikali kazanma hedefiyle bir kelebek gibi kanat çırpmaya başlar. Fakat, sahip olmayı istediği tüm bu başarıların yanında, ona başka bir hediye kılınmıştı. Aşk. Kendi kalbi kadar hassas, nazik bir kalp, Mila'ya yaklaştığında, bu zamana kadar koruduğu tüm savunmaları yavaşça yerle bir olur ve aşk, arzuyla, bedeninde dans eder. •yetişkin içerikli sahneler mevcuttur•
HÜKÜMRAN  by sumeyyelkoc
HÜKÜMRAN
sumeyyelkoc
  • Reads 6,562,826
  • Votes 429,289
  • Parts 75
"Gitmek mi istiyorsun?" diye sordu. "Evet," dedim. "Gözlerime bak," dedi. Baktım. Ve saatler sonra bakışlarında ilk kez, ufacık bir ihtimalle cebelleşen şüpheyi gördüm. "Ben sana her şeyimsin dedim. Ama sen hiçbir şeyimmişsin." Artık yapabilecek hiçbir şey kalmamıştı. Yolun sonu burasıydı ve o ne yaparsa yapsın, gidişime engel olamayacaktı. Saatler içinde çökmüştü güzel yüzü. Bomboştu karanlık gözleri. Bana öyle bir bakıyordu ki, sanki bıçağı kalbine saplamışım da geri çekmek bilmemişim gibi. "Bu bir son değil," dedi sadece benim duyabileceğim bir sesle. "Gideceksin ve ne yazık ki ben seni bırakmayacağım. Daha önce de söylediğim gibi, istersen dünyanın öbür ucuna git, yine de bulurum seni. Ama eğer seni bulduğumda, bir şeylere mecbur kalmadığını anlarsam, ikimize de geçmiş olsun. Eğer ki gerçekten benden intikam almışsan..." Gözlerine uzun uzun bakmak, dakikalarca nefes tutmakla eş değerdi. "Dua et ki Allah seni karşıma çıkarmasın."