Ortaya karışık.. ama mükemmel olandan
12 stories
KÜÇÜK YALANCI (DOKUZ YAYINLARI İLE RAFLARDA) by msmarvi
msmarvi
  • WpView
    Reads 15,188,007
  • WpVote
    Votes 172,041
  • WpPart
    Parts 39
Koca sema, diz çöktü gözlerine. Ay bembeyaz parlak tenin yanında soluk kaldı, yıldızlar gökyüzü kadar karanlık olan saçlara meydan okudu. Bulutlar ağladı, yağmur selam verdi kanlı ellere. Kalplere sis çöktü, güller boyun büktü üzerinden çıkmayan kan kokusuna. Ve dinledi toprak sözlerini. "Saçların kadar uzun ve güzel olsun ömrün Küçük Yalancı." Dedi adam, ama kesti kadının saçlarını kendi elleriyle, kıydı sevdiğinin ömrüne. "Hiçbir yere gitmeyeceğim sevgilim..." Dedi kadın, ama tutmadı sözünü, kıydı sevdiğinin aşkına. Sevdiği kadınları bir bir kaybeden acımasız katil, Akın Korel. Sevgiden yoksun kurak bir kalp ve o kalpte açan beyaz bir papatya. Kendi döktüğü göz yaşlarıyla büyüdü, getirdi baharı. Kimse fark etmedi onu. Güllere ulaşılmak isteyenlerce ezildi, yine döktü göz yaşlarını. Adam fark etti solan papatyayı, aldı ellerine. Ama öldü beyaz papatya. Muhteşem bir koku sardı etrafı. Ölü bir çiçek hiç böyle güzel kokar mıydı? Yaşadığını sandı, sevindi adam. Ama bilmiyordu papatyaların ölünce koktuğunu. Öğrendiğinde ise artık çok geçti...
SERÇEYİ ÖLDÜRMEK by bosverdilan
bosverdilan
  • WpView
    Reads 9,473,455
  • WpVote
    Votes 544,747
  • WpPart
    Parts 83
Efsun Zorlu; atandığı Urfa'da mecburi hizmetini yapan tıp fakültesinden yeni mezun, çiçeği burnunda bir hekimdir. Daha mesleğinin ilk günlerinde, henüz on sekizine yeni girmiş bir hastanın intihar vakasıyla karşı karşıya kalır. Hastasının vücuduna bırakılan izler onu adım adım kendi geçmişine götürürken, geleceğini aniden tanımadığı insanların dudakları arasında bulur. Asla geçmemiş geçmiş, verilmiş sözler, kurtarılan hayatlar, doğrultulan namlular, yalanlar, fermanlar ve aşk. Devrim gibi bir kadın, Urfa'nın göbeğinde destan gibi bir sevdanın koynunda bulur kendini. Koca düzene baş kaldırıp o düzenin minnet ettiğine yenilmekse ne aklının ne de kalbinin kabulüdür. *** "Ağlarsam ölürüm." derken sesim düz, çoktan kabullendiğim bu gerçeği ilk defa dile getirişime rağmen sakindi. Çoktan. Saatlere dökülürdü ama bana şehirler aştıracak kadar çok gelen o vakit. Vücudumun ağrısı ruhumun sancısının çok altındaydı. Onun gözleri bende olsa da ben boşluğa odaklanmıştım. Üzerimde olan bakışlarının ağırlaştığını hissettim. Fetih bana çok ağır bakıyordu. Sırtıma yüklenen çuvallar biraz daha bel bükmeme sebep oldu. "Neden," dediğinde ne dediğimi çok iyi anlamış da yersiz bir sorgulayışa bürünmüş gibiydi. "serçe misin sen?" Kaşlarım hafifçe havalandı, başımın ağrısı belirginleşti. Uzun süreden sonra ona bakan ben oldum. Söylediği şeyin altındaki anlamı yakalamaya çalışıyordum ama buna çok uzaktım. Bunu anladı ve dudakları kıvrılacak sandım. Halbuki gülümsemeye çok uzaktık. "Serçeler," yüzünü hafifçe yüzüme yaklaştırdı. "Ağlayınca ölürlermiş. Bu yüzden mi bunca zamandır gözlerinin kuruluğu?" Bu konuşmadan sonra onun serçesi olacağımı, hatta olduğumu bilemezdim. Tıpkı bu topraklarda serçeyi öldürmenin kadını ağlatmak olduğunu bilmediğim gibi.
ACIMASIZ  [ TAMAMLANDI ] by wonder_vomen
wonder_vomen
  • WpView
    Reads 4,212,222
  • WpVote
    Votes 133,596
  • WpPart
    Parts 75
Bir adam, beni yangına çevirmişti. Bir adam, benliğimi bozmuştu tereddütsüz. Ve bir adam benim cennetimin ateşi olmaya ant içmişti ansızın... O adam acımasızdı. Acımasızlığın zirvesini yaşıyordu. O adam, karanlığın elli tonunda nefes alıyordu, acıyı seviyordu. Acıtmayı, yakmayı seviyordu. İçerisindeki ateşi etrafına püskürerek körlemeye meiliydi. Bir adam seviyordu acıtmayı.. bir adam, karanlığın kralığını üstelemişti severek. O adamdı işte acımasız olan. O acımasızın vücut bulmuş haliydi. Ben ise kanatlarında renk biriktiren küçük bir kelebeğim. Bir yanım uçurum dibi bile belli değil, diğer yanım ise karanlık ve tutsak. Etrafım mı çok karanlık, yoksa hayatım mı çok siyah? Karanlığa karşı koyuyordum. Onu üzerimden kaldırmaya çalışıyordum sadece direniyordum. Sonra beni tam olarak ezmesine izin verdim ve ben.. ve ben karanlıkla bütünleştim. Kapak tasarımı - #JuliaKarli
SİNA by Invictus1408
Invictus1408
  • WpView
    Reads 8,214,236
  • WpVote
    Votes 6,009
  • WpPart
    Parts 1
Hayat insanı bazen tek bir soruyla sınar. Kadere kafa tutabilir misin? Bazen ise, onlarca soruyla... Çocuk sahibi olamayacağını öğrenen genç bir kadın, kaderine isyan ederse ne olur? Hayatı uçlarda yaşayan, yaşamı boyunca hiç sevilmemiş, kuralsız bir adam; güvensizliğin aşılmaz duvarlarla ördüğü hayatına ve kurallara hapsolmuş bir kadına, koşulsuz ve sonsuz sevgiyi öğretebilir mi? Hayatın yorduğu ruhlar bir araya gelebilir mi? "Ben seni, senin benimle cehennemde yanmayı isteyeceğin kadar çok seveceğim..." Sina, siber dünyadan gerçek hayata, dolu dizgin, tüm duyguları yaşatan, gerçekçi bir roman. Ve bu sadece bir başlangıç...
ANKA  (Kitap Oldu) by Invictus1408
Invictus1408
  • WpView
    Reads 6,810,338
  • WpVote
    Votes 13,588
  • WpPart
    Parts 2
"Hiçbir yenilgi böylesine görkemli, hiçbir zafer böylesine acınası olmamıştır!"
MIH by _Mehsa_
_Mehsa_
  • WpView
    Reads 9,139,936
  • WpVote
    Votes 380,349
  • WpPart
    Parts 68
İntikamın kıyafetini hiç merak ettiniz mi? Peki ya bedenini? İntikam,nefretle kararmış lacivert gözlerdi. İntikam,bir kafesin ardına gizlenmiş saldırmayı bekleyen bir bedendi. İntikam, ruhunu kasıp kavuran ateşten, uçsuz bucaksız bir buz kütlesiydi. İntikam, karanlığa ait dünyada Siraç Vuslat demekti. Yer altı dünyasının Azrail'i olarak adlandırılmış bir genç adam . Bir kulübe,bir masumun intikamı. Bir kurul, suçsuz insanların günahkar kuklacıları. Ve karanlığın intikamına boyanmış kör kuyularına düşen, küçük narin bir ışık; Elif! O bir anahtar. Kalbine hiç nefret uğramamış bir umut. İntikamın ilk aydınlığı; Günışığı! Onun bir görevi var. Seveceği adamın tek hedefi olan intikam onu yok etmeden, kalbini açtığı bu adamın cehennemden uzaklaşmasını sağlamak. Cehennem, bir ışık için kör karanlığı affedecek miydi? Yoksa bir türlü Azrail'i azad etmeyen intikam, onu anahtarsız kapılar ardında saklamaya devam mı edecekti? Oysa Allah'ın ol demesiyle bütün kapılar açılırdı! İntikamın ölümü, Günışığının baharını getirecekti...
MAHKUM by happy0202
happy0202
  • WpView
    Reads 585,006
  • WpVote
    Votes 17,785
  • WpPart
    Parts 54
Kırılmış hisler sürüsüyüz biz. Kırıldıkça kırılan kanatlaramızla savaşmaya çalışan hissizler sürüsü. Biz. Kim miyiz biz? Bir adet kadın çığlığıyız, durmadan yılmadan savaşan bir adet ordu silahıyız, ölüme kahkahalarla koşan bir adet deliyiz. Adımız ömür namımız keder. Yüzümüz nur topu kalbimiz bok yolu. Boyumuz bir karış aklımız beş karış. Merhaba bizi tanıyacak olan şans küpleri. Merhaba. ***************************************** "Simsiyah ve upuzun saçlar. Maviyi anımsatan buğulu gözler. Kırmızı dolgun dudaklar.Gülümsediğinde çıkan gamzeler. Ürkek kırılgan bir kalp. Söylesene nasıl müptelan olmayayım?" Yaşlı gözleriyle adama bakan kadın anlamıştı. Bu adamdan kurtuluş yoktu. O günden sonra, Saçlarını omzuna indirdi. Bakışlarını kararttı. Gülümsemelerini sildi. Taşa çevirdi kalbini... (Klasik bir zoraki evlilik hikayesi değildir.)
Mardin'e Tutsak.  by Jutenya_
Jutenya_
  • WpView
    Reads 13,890,430
  • WpVote
    Votes 637,540
  • WpPart
    Parts 90
18 yaşında genç bir kızın yolu çıkmaz bir sokakta hiç kesişmemesi gereken bir adamla kesişti. Adam hayata ve mavi renge küskündü. Genç kızla beraber mavinin her tonuna aşık oldu. Mavinin her tonuna Hálin mavisi diyordu. Açık veya koyu önemli değildi mavi olması önemliydi. Her ton Hálin mavisi oluyordu. Başka bir yerde ilk Cemre diyen bir başka adam vardı. Genç kız için ilk Cemre diyen. İlk Cemre'si havaya değil gönlüne karışmıştı. O da sevdiği kız için Zerya'm diyordu. Onun dilin de Zerya yüreğim di. Yüreğim diyordu. Zerya Hálin iki ismin ayrı şekiller de iki adamın yüreğine düşmüş hali... Azad Saruhan karısının gözlerine bakıp "benim için Hálin'sin! Saruhan konağı için Hálin'sin! Mardin için Hálin'sin!"dedi. Zerya adamın gözlerine bakıp" senin için Hálin'im Mardin için Hálin'im beni sevenler için Zerya'yım "dedi... Adam karısının gözlerine bakıp yutkundu. O Hálin'di! Hálin yuva demekti. Onun yuvası oydu. Ellerini uzatıp onun gece karası saçlarına götürüp "sen benim yuvamsın "dedi. Acı bir berdel hikayesi. İlk görüşte aşk... 30.01.2023 Roman ve Zerya kategorisinde 1. Sırada BU HİKAYEDE Kİ OLAYLAR HAYAL ÜRÜNÜDÜR VE GERÇEK KURUM VE KURULUŞLARLA İLGİLİSİ BULUNMAMAKTADIR. KİTABIN KURGUSU BANA AİTTİR. KURGUMUN SAHNELERİN KOPYALAYIP TAKLİT EDİLMESİ HALİNDE GEREKLİ HUKUKİ İŞLEMLER YAPILACAKTIR. #şiir kategorisinde 1. Sıra 12.07.2022 #roman kategorisinde 1. Sırada 0cak 2023 #roman kategorisinde 1. Sırada Mardin'e Tutsak ismiyle yazılan ilk ve tek kitaptır. Kapak tasarımı @merwanozcan_
KESKİN by bernailm
bernailm
  • WpView
    Reads 22,879,152
  • WpVote
    Votes 915,665
  • WpPart
    Parts 118
İşte oradaydı... Muhtaç olduğum kadın korkuyla bana bakıyordu. Ona biraz daha dokunmazsam sanki ölecektim. Bu hastalıklı duygular beni resmen ele geçirmişti. Yavaş yavaş yanına yaklaştım ve tam önünde durup ona baktım. O kadar güzeldi ki... Bir papatya gibi kırılgan ve narindi. Bu eski evde bile ışıl ışıl parlıyordu. Şaşkın bir şekilde bana bakıyordu. O dolgun dudakları loş ışıkta bile âdeta bir güneş gibi parlıyordu. Ona baktıkça bedenimdeki yangın beni iyice sardı ve içimden geçenleri yakarırcasına söyledim: "Yakıyorsun, Zeynep! Alev alev, cayır cayır yakıyorsun!" & Kokusunda can bulduğum, sen benim uçurumum olacaksın... Yayınlanma tarihi: 17 Aralık 2017
Benden Kaçamazsın! by gumballpsikopat
gumballpsikopat
  • WpView
    Reads 14,919,011
  • WpVote
    Votes 572,220
  • WpPart
    Parts 75
"Benden uzak dur... lütfen!" dedim ağlamaklı sesimle. Dudaklarındaki acı gülümsemem içimi burktu. Ama ondan korktuğum fikrini değiştirmiyordu. "Senden uzak durmak mı? Denemedim mi zannediyorsun?" dedi sert bir sesle. Gözlerinde acı vardı, bunu görebiliyordum. İlk defa duygu duvarlarını indirmişti. "Aşığım sana! Sana deli gibi aşığım" dedi bağırarak. "Seni her yerde görüyorum, kafamdan atamadığım tek şey sensin" Duyduklarım gerçek değildi, kafamı iki yana salladım, "İstemiyorum seni!" dedim ve birkaç adım geriledim. Duygu duvarı tekrar oluştu, en son gördüğüm şey kırgınlıktı. Soğuk ifadesi geri dönmüştü. Arkama bakmadan boş sokakta koşmaya başladım, nereye gittiğim hakkında bir fikrim yoktu. "Benden kaçamazsın!" dedi eğlenen sesiyle. Sesi boş sokakta yankılanırken koşmamı durdurdum ve hızlı bir şekilde nefes almaya çalıştım. Nefesimi düzenlediğimde doğruldum. Arkama hafifçe döndüm, yavaşça bana doğru geliyordu, yanındaki lamba bozuktu, ışık hafifçe titriyordu. Durdu, ayaklarını iki yana açtı ve ellerini cebine soktu. Yüzündeki yara izi daha belirgindi. Gözlerini kıstığını gördüm, "Kendini yorma, hangi deliğe saklanırsan saklan seni bulurum" bacaklarım kendiliğinden hareket etmeye başladı. Koştum, yorulmuştum ama yine de koştum. Dar bir sokağa girdim, önüme bakmasaydım duvara çarpacaktım. "Lanet-" diye mırıldandım. Sokak bomboştu. Duvara yapıştım, beni bulmaması için dua ediyordum. Ayak seslerini duyabiliyordum, buraya doğru geliyordu. Sokağın sonunu göremiyordum ama hızla oraya yürüdüm. Çıkmaz sokaktı. Arkamı dönecekken elleri belimi buldu. Vücudum kaskatı kesildi, sıcak nefesi kulağıma değiyordu. Yavaşça fısıldadı, "Ne kadar uğraşırsan uğraş, benden kaçamazsın! Gölgeden kaçamazsın"