RukenCan8 adlı kullanıcının Okuma Listesi
8 stories
Raflarda! "GELİN" by seyma_demir
seyma_demir
  • WpView
    Reads 709,343
  • WpVote
    Votes 11,373
  • WpPart
    Parts 8
İp atlarken geldi baba bildiğim amcam yanıma. Örgülü saçlarımın üstüne kırmızı bir yemeni attı. Gözleri yaşlıydı. Onu hiç gözleri yaşlı görmemiştim. İç yeleğinin cebine elini attı ve altın köstekli saatini çıkarıp, avuçlarıma bıraktı. Bunu bana, evime döneceğimde vereceğini söylemişti. "Artık gitme vakti kızım." dedi amcam. "Nereye?" diye sordum. "Eve mi? Ama daha erken amca. Arkadaşlarıma söz vermiştim." Amcamın güçlü yüzü daha da soldu. Sakallarını kardı ve sarığını düzeltti. Canı bir şeye sıkılmış gibiydi. Onu teselli etmek istedim. Elimi uzattım ama o, geri çekildi. "Artık oynamayacaksın kızım. Artık benim evimi de, evin bilmeyeceksin. Kocan olacak. Onun evini çekip çevirecek, ona kadın olacaksın." Kadın olmak? Ama kadın anne bildiğim yengeme denirdi. Kadın, kocaman bedenlere denirdi. Kadın kocası olan kişilere denirdi. "Seni everdim Zelal." dedi amcam çatallı sesiyle. "Bugün nikahını kıyacağız. Kocan ve kayınbaban seni bekliyor." Evlenmek... Bu mümkün müydü? Ben daha 14 yaşındaydım. Ve bir adamın, karısı olacaktım. Bilmediğim ama çok sonra öğreneceğim bir gerçek de vardı. Bu, benim ilk evliliğim olmayacaktı. ... Yaşanmış bir hayattan esinlenerek yazılan bu hikayede isimler ve kurumlar tamamen hayal ürünüdür. Bu, bir çocukgelin hikayesidir.
SAFA VE MERVE (KİTAP OLDU) by YaprakEpli
YaprakEpli
  • WpView
    Reads 217,194
  • WpVote
    Votes 15,728
  • WpPart
    Parts 63
"Bir yanım Safa'da bekler, bir yanım Merve'de... Gel sevdiğim, Zemzem gibi aksın varlığın ömrüme." *** Yetim oldukları halde Yüce Allah (C.C.)'ı aile edinen 4 genç kız... Sırf koyu tenli, sıska ve güzel değil diye hor görülen Merve de bu genç yetimlerden biriydi. Hayatta tek gayesi Rabb'ine layık bir kul olmaktı. Ne var ki onunla sürekli uğraşan ve kusurlarıyla alay eden genç bir adam hayatını iyice zorlaştırır. Çağlayan, hayatına girdiğinden bir süre sonra Merve'den uzak duramamaya başlar. Nedenini kendisi de bilmemekte ve kalbine lanetler etmektedir. "Bu çirkin kızda ne buluyorsun?"diye. Oysa bilseydi önemli olanın asıl iç güzellik olduğunu... "Allah sizin ne dış görünüşünüze ne de mallarınıza bakar. O sadece kalplerinize ve işlerinize bakar." *** "İyi misiniz kardeşim?" "Bana kardeşim deme! Ben senin kardeşin değilim çirkin ördek yavrusu!" Örtüsünün altında beyaz ve güzel bir kuğu yatan çirkin ördek yavrusunun masalı...
MEDUSANIN ÖLÜ KUMLARI (Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 9,085,325
  • WpVote
    Votes 719,526
  • WpPart
    Parts 72
Elzem Akay'ın sıradan ama güzel bir hayatı vardı. En iyi okullarda okumuş, en güzel oyuncaklara ve kıyafetlere sahip olmuştu. En değerli mücevherler daima onun boynunu süslemiştir. Lüks içinde yaşarken hayatta istediği her şeye kolayca sahip olmuştu. Üzerine titreyen iki abisi, onu hep güldüren kız kardeşi, iyi bir yengesi ve onu sürekli çıldırtan bir hizmetçisi varken hayat ona karşı fazlasıyla cömertti. Tüm bunları ne bozabilirdi ki? Bir gece korkunç bir ritüele kurban edildiğinde gözlerini bambaşka bir dünyada açar. Orta Çağın hiyerarşisinin içinde kalmışken eve dönmek hiç kolay değildi. Kendi dünyasında bir öğretmenken Ölümsüzlerin akademisinde bir hizmetçi olunca, sınıf farkının acımasız gerçekleriyle yüzleşir. Burası onun dünyası değildi, burası barbarların hüküm sürdüğü Araftı ve o, hayatta kalmak istiyorsa lüks alışkanlıklarından ödün vermeyi öğrenmeliydi. *** "Medeniyet yoksunu, vahşi barbar!" diye ona sesimi yükselttiğimde çatılan kaşları umurumda bile değildi. Tüm gün kuyudan su çeken o değildi. "Şu sivri dilin bir gün başına bela olacak." Sert bakışlarla beni uyardıktan sonra merdiveni işaret etti. "Kahyadan fırça yemek istemiyorsan işinin başına dön." "O kadın bir cadı." Ondan bahsederken bile tiksintiyle yüzümü buruşturdum. "Bence benden nefret ediyor." "Hayret." Kaşları alayla yukarı kalktı. "Oysaki çok sevilesi bir kadınsın." İğneleyici sesiyle ters ters ona baktım. "Sizde öyle Savcı Bey," dedim oyunbaz bir ifadeyle. "Sizi görenlerin yüzünde güller açıyor." "Bunu inanarak söylemiyorsun." "Tabii ki inanarak söylemiyorum." Gülerek bana ikinci kez merdiveni işaret etti. "İşinin başına dön aksi taktirde yarın seni sınıfıma almam. Bir hizmetçiye ders verdiğim için yeterince sorun yaşıyorum." Bu vahşiler kendi dünyamda ne kadar zengin ve asil olduğumu anlamak istemiyordu.
ÖTANAZİ OKULU(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 7,795,710
  • WpVote
    Votes 192,290
  • WpPart
    Parts 18
Dilsiz bir kızın kalbi tüm kötülükleri kendisine çekiyordu. Hiçbir kalp bu kadar değerli olmamıştır. Yeşil, Ötanazi Okulu'na sürgün edildiğinde o yıllarda henüz bir çocuktu. Öz babasının onu nasıl bir yere mahkûm ettiğini bile bilmiyordu. Ötanazi Okulu, Amerika Birleşik Devletleri'ne bağlı olan Alaska'da açılmış karanlık bir okuldu. Bildiğiniz tüm o okulları unutun çünkü Ötanazi Okulunda öğretmenler ders vermiyordu. Her biri kendi dalında uzman bilimcilerdi ve oradaki amaçları bir okul dolusu öğrencinin üzerinde deneyler yapmaktı. Öğrenciler ise sıradan öğrenciler değildi çünkü her biri idam cezası almış mahkûmlardı. Okul onları satın alarak kendi deneylerinde kullanan karanlık bir girdaptan farklı değildi. Bir kez içine girince çıkmak mümkün değildi. Yeşil tüm o tehlikeli mahkûmların içinde göğsünde değerli bir kalple yaşamak zorundaydı. Herkes onun kalbini isterken kurtların içine atılmış bir kuzudan farklı değildi. Kalbini isteyenlerden biri de öz babasıydı. Babasının onun kalbi için okula tehlikeli bir suikastçı göndermesiyle, belki de tüm ezberler bozulmaya başlamıştı. Avcı'da her zaman bu kadar acımasız değildi. Özellikle ateşten kızıl saçları olan ve bir katile gülümseyen hasta bir kadını tanıyana kadar. Şimdi karar verme sırası ondaydı. Avını öldürmeli mi, yoksa korumalı mı? Sayfalar üzerinde konuştuğu bu dilsiz kadınla tam olarak ne yapmalıydı? "Kadın kandan korkuyordu, adam ise kan kokuyordu. Şimdi sen söyle; böyle bir durumda kadın özleyebilir mi ölüm kokan bir adamı?" dedim. "Kadın aptaldı adam ise kadına kör. Şimdi sen cevap ver; her şeye, herkese ve özellikle küçük bir kadına kör olan bir adam bekleyebilir mi kadın tarafından özlenmeyi?" diyerek bana cevap verdi.
ÖMÜR BOYU BEDEL by seymanurhuda
seymanurhuda
  • WpView
    Reads 6,326,078
  • WpVote
    Votes 208,841
  • WpPart
    Parts 77
Hiç ilginizin olmadığı bi olaydan bir ömür bedel ödemek ne aģırdır. Genç adam karşısında gelinliğiyle duran kıza baktı.Yemin etmişti kardeşini ondan ayıran adama hayatı zindan edicekti.Bunun bedelini karşısındaki karısı ödüycekti hemde bir ömür.Dedesi sabaha kadar ona kızın bi suçu yok desede o sadece o kızın o aileden geldiğini tekrar etti kendine.Herşeyin bir bedeli vardı bu kız o adamın kıymetlisiydi onun canı yandıkça o adamında canı yanacaktı.Düşünmedi ne kızın ne yaşadığı nede yaşıycaklarını düşýnmeden tuttu kolundan sürüyerek götürdü odaya.
K.Ö.Z  [✔️] by muhayyell_
muhayyell_
  • WpView
    Reads 660,070
  • WpVote
    Votes 44,391
  • WpPart
    Parts 35
Antep'in ihtişamlı konaklarından birinde, aşk acısını sır gibi saklayan Üsteğmen Zeyd ve sevdiği adamı ölmeden yüreğindeki mezara gömen Katre'nin hikayesi... KÖZ; Sırrını gel sen çöz... Alıntı; Sanki bir filmin içinde gibiydim tam şu anda. Ağır çekimde kafamı Ömer'in baktığı yere çevirdiğimde yüreğime bir kor düştü. Elim göğsüme giderken, endişeyle yutkundum. Bedenimdeki bütün kan akışı hızlandığında bunun gerçek olmadığına inanmak istedim. Hiçbir gerçeği bu denli hayal olarak dilemediğime yemin edebilirdim. Zeyd... Evlendiğim adamın kardeşi, yüreğimi enkaza çeviren, kazıya kazıya içimden atmak için aylarımı zindan ettiğim Zeyd miydi? Başıma saplanan ağrılar dünyamı döndürürken tutunacak bir dal aradım. Kocam kardeşine sıkı sıkıya sarılırken yanında solan beni görmüyordu. Arkamdaki sandalyeye aniden oturduğumda Ömer'in ve... Onun dikkatini çekmiştim. "Katre! İyi misin?" diyen Ömer endişeyle yüzümü avuçladığında ona bakmak için kalkan gözlerim yanındaki adamın, Zeyd'in keskin bakışlarıyla kesişti. Göz bebeklerim titrerken onun bakışlarında yalnızca soğukluk vardı. Buz gibi... Donuk ve hiçbir kaygı barındırmayan gözleri abisinin ve benim üzerimde gelip gidiyordu. İnsan biraz olsun endişelenmez miydi? Benim tanıdığım Zeyd, bu muydu? Bayılmak üzere olan bir kadına şefkatten yoksun bakışlar atan bir adam mıydı o? Anlamsız sessizliği Zeyd'in bozmasını beklemediğimden, konuşmasıyla yeniden ona bakmıştım. "Allah mübarek etsin..." derken gözlerine tırmanan harelerim mahçup bir ifadeye bürünürken zoraki çıkan son kelimesi bütün gerçekleri bir tokat gibi yüzümüze çarpmıştı. "Yenge." ~ (Çalıntı, kopyalanma ve kurgunun başka şahıslar tarafından yazılması hâlinde gerekli işlemler yapılacaktır. Antalya'nın ünlü avukatlarından biri öz amcamdır. Bilginize...) Tüm hakları K
SAKA VE SANRI(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 35,393,206
  • WpVote
    Votes 1,591,011
  • WpPart
    Parts 58
"Karımı artık yanımda, odamda ve yatağımda görmek istiyorum!" diye bağırınca donup kaldım. Ne söylediğinin farkında mıydı? Bir başkasının kimliğiyle evlenmek mümkün müydü? Gerçekten nikâhta bile sahtekârlık yapılabilir miydi? Başına gelene kadar Bige Saka bunun mümkün olduğunu sanmıyordu. İlk görüşte aşktı onunkisi, bu yüzden âşık olması ve duygularına yenik düşüp evlenmesi çok hızlı olmuştu. Evlendiği gün sevgilisinin bir dolandırıcı olduğunu öğrenmişti. Üstelik zaten evliydi ve başka bir adamın adını, soyadını, kimliğini hatta gerçeğinden ayırt edilemeyecek imzasını kullanarak Bige'yi evlendiklerine inandırmaya çalışmıştı. Son ana kadar Bige bu gerçeği görememişti. Peki, nikâh cüzdanında adı geçen gerçek Karun Kalender kimdi? Evlendiğinden haberi var mıydı? Böyle bir durumda nikâh geçersiz sayılırdı değil mi? "Ne demek nikâh geçerli?" Şaşkına dönmüş bir halde avukata bakıyordum. Benden haberi bile olmayan bir adamın karısı olduğumu mu savunuyordu? "Üzgünüm Bige Hanım," dediğinde olağan bir şeyden bahseder gibi sakindi. "Nikâh memuruna kadar her şey gerçek. Eski sevgiliniz Serhat Bey ile o masaya oturduğunuzu doğrulayacak hiç görgü tanığınız yok. Bu nikâhın başka bir adamın kimliğini kullanarak kıyıldığına dair hiçbir kanıtınız yok. Böyle bir durumda yapılacak en mantıklı şey Karun Bey'i bulmak ve ona olanları anlatıp boşanma evraklarını imzalatmak." Bu adam ne dediğinin farkında mı? Bahsi geçen adamın benden haberi bile yoktu. Karşısına geçip ona ne diyeceğim? Senin ruhun bile duymadan evlendik hadi şimdi de boşanalım mı? Bu koskoca bir saçmalıktı!
EDEP ÇİÇEĞİ (DUÂMDASIN-1) by mujdeaklanoglu
mujdeaklanoglu
  • WpView
    Reads 3,837
  • WpVote
    Votes 232
  • WpPart
    Parts 2
Birbirine taban tabana iki zıt yürek. Biri aşkı dokunuştan ibaret sanıyor, diğeri dokunmadan aşkı yaşıyor. Bir arada olmaları imkansız çünkü; BİRİ DOĞARKEN DİĞERİ BATIYOR.