Burası harika yaaa
15 stories
YILANLAR & SAVAŞÇILAR °VERA° by Seydanur_ipek
Seydanur_ipek
  • WpView
    Reads 1,510,130
  • WpVote
    Votes 145,116
  • WpPart
    Parts 99
"Bu dünyada kanın da, acının da, savaşın da sonu yoktu." Gece, dedesinin ölümü üzerine annesinin doğup büyüdüğü Vera şehrine gider ve orada annesi ile bir hayat kurmak için çabalarken şehrin sırları karanlıklardan çıkmaya başlar. Bu sırlar onun gerçeklerine dönüştüğünde Gece artık başka bir dünyanın içine çekilmektedir. Ait olduğu yere... Yılanlar ve Savaşçıları, kraliçelerin kanından gelen düşman soyları, melezleri ve savaşın kendisini tanır. Kanı görür, acıyı tadar, aşkın şehvetine bulanır. Bu dünyada ait olduğu boşluğu bulur, ait olduğu doğru yapbozun en değerli parçası haline geldiğinde artık elinde bir taç tutuyordur. Vera'ya hoş geldiniz. 15 Haziran 2023 tarihinde yeniden yayımlanmak üzere Yılanlar ve Savaşçılar kitabı saat 00.00'da yayımdan kaldırılacaktır. Çok geçmeden 20 Haziran tarihinden yeniden yayımlanmaya başlayacak ve bölümler gün aşırı gelecektir.
SONSUZ by cerennmelek
cerennmelek
  • WpView
    Reads 3,675,957
  • WpVote
    Votes 235,048
  • WpPart
    Parts 59
"ÇIĞIR AÇANLAR Kategorisi - The Wattys 2016 Ödülü Sahibi" Mutluluk yoktu, sevinç yoktu, heyecan yoktu, korku yoktu, üzüntü yoktu, acı yoktu, hiçbir şey yoktu. Sadece saatin her geçen saniye vücuduma bıçak gibi saplanan akrep ve yelkovanı vardı. Bu saat sonsuzdu, sonsuzluktu. Ben sonsuzdum, sonsuzluktum. Eğer bu bir infazsa; zaman cellâttı, bense mahkum. Yayın tarihi: 20.12.2014 Bitiş tarihi: 17.09.2016 Tüm telif hakları saklıdır. Hiçbir şekilde kopyalanamaz ya da paylaşılamaz aksi takdirde gerekli yasal işlemler başlatılacaktır.
SAKA VE SANRI(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 35,151,627
  • WpVote
    Votes 1,586,686
  • WpPart
    Parts 58
"Karımı artık yanımda, odamda ve yatağımda görmek istiyorum!" diye bağırınca donup kaldım. Ne söylediğinin farkında mıydı? Bir başkasının kimliğiyle evlenmek mümkün müydü? Gerçekten nikâhta bile sahtekârlık yapılabilir miydi? Başına gelene kadar Bige Saka bunun mümkün olduğunu sanmıyordu. İlk görüşte aşktı onunkisi, bu yüzden âşık olması ve duygularına yenik düşüp evlenmesi çok hızlı olmuştu. Evlendiği gün sevgilisinin bir dolandırıcı olduğunu öğrenmişti. Üstelik zaten evliydi ve başka bir adamın adını, soyadını, kimliğini hatta gerçeğinden ayırt edilemeyecek imzasını kullanarak Bige'yi evlendiklerine inandırmaya çalışmıştı. Son ana kadar Bige bu gerçeği görememişti. Peki, nikâh cüzdanında adı geçen gerçek Karun Kalender kimdi? Evlendiğinden haberi var mıydı? Böyle bir durumda nikâh geçersiz sayılırdı değil mi? "Ne demek nikâh geçerli?" Şaşkına dönmüş bir halde avukata bakıyordum. Benden haberi bile olmayan bir adamın karısı olduğumu mu savunuyordu? "Üzgünüm Bige Hanım," dediğinde olağan bir şeyden bahseder gibi sakindi. "Nikâh memuruna kadar her şey gerçek. Eski sevgiliniz Serhat Bey ile o masaya oturduğunuzu doğrulayacak hiç görgü tanığınız yok. Bu nikâhın başka bir adamın kimliğini kullanarak kıyıldığına dair hiçbir kanıtınız yok. Böyle bir durumda yapılacak en mantıklı şey Karun Bey'i bulmak ve ona olanları anlatıp boşanma evraklarını imzalatmak." Bu adam ne dediğinin farkında mı? Bahsi geçen adamın benden haberi bile yoktu. Karşısına geçip ona ne diyeceğim? Senin ruhun bile duymadan evlendik hadi şimdi de boşanalım mı? Bu koskoca bir saçmalıktı!
Kaçak Prenses 2-Buz by Azizegkc
Azizegkc
  • WpView
    Reads 163,860
  • WpVote
    Votes 4,257
  • WpPart
    Parts 1
Tanıtım bölümüne göz atınız... Kaçak Prenses 1'in devam kitabıdır.
ÖTANAZİ OKULU(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 7,784,595
  • WpVote
    Votes 192,080
  • WpPart
    Parts 18
Dilsiz bir kızın kalbi tüm kötülükleri kendisine çekiyordu. Hiçbir kalp bu kadar değerli olmamıştır. Yeşil, Ötanazi Okulu'na sürgün edildiğinde o yıllarda henüz bir çocuktu. Öz babasının onu nasıl bir yere mahkûm ettiğini bile bilmiyordu. Ötanazi Okulu, Amerika Birleşik Devletleri'ne bağlı olan Alaska'da açılmış karanlık bir okuldu. Bildiğiniz tüm o okulları unutun çünkü Ötanazi Okulunda öğretmenler ders vermiyordu. Her biri kendi dalında uzman bilimcilerdi ve oradaki amaçları bir okul dolusu öğrencinin üzerinde deneyler yapmaktı. Öğrenciler ise sıradan öğrenciler değildi çünkü her biri idam cezası almış mahkûmlardı. Okul onları satın alarak kendi deneylerinde kullanan karanlık bir girdaptan farklı değildi. Bir kez içine girince çıkmak mümkün değildi. Yeşil tüm o tehlikeli mahkûmların içinde göğsünde değerli bir kalple yaşamak zorundaydı. Herkes onun kalbini isterken kurtların içine atılmış bir kuzudan farklı değildi. Kalbini isteyenlerden biri de öz babasıydı. Babasının onun kalbi için okula tehlikeli bir suikastçı göndermesiyle, belki de tüm ezberler bozulmaya başlamıştı. Avcı'da her zaman bu kadar acımasız değildi. Özellikle ateşten kızıl saçları olan ve bir katile gülümseyen hasta bir kadını tanıyana kadar. Şimdi karar verme sırası ondaydı. Avını öldürmeli mi, yoksa korumalı mı? Sayfalar üzerinde konuştuğu bu dilsiz kadınla tam olarak ne yapmalıydı? "Kadın kandan korkuyordu, adam ise kan kokuyordu. Şimdi sen söyle; böyle bir durumda kadın özleyebilir mi ölüm kokan bir adamı?" dedim. "Kadın aptaldı adam ise kadına kör. Şimdi sen cevap ver; her şeye, herkese ve özellikle küçük bir kadına kör olan bir adam bekleyebilir mi kadın tarafından özlenmeyi?" diyerek bana cevap verdi.
YARALASAR(Kitap Oldu) by Maral_Atmc6
Maral_Atmc6
  • WpView
    Reads 17,233,773
  • WpVote
    Votes 691,426
  • WpPart
    Parts 56
"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.
Tanrının Kızı by twinilhan
twinilhan
  • WpView
    Reads 1,655,363
  • WpVote
    Votes 99,735
  • WpPart
    Parts 86
#1Bilimkurgu #4Fantastik Serinin ilk iki kitabı bir aradadır. BİRİNCİ KİTAP-ZEUS'UN KIZI Büyüdüm. Omuzlarıma her gün yeni bir yük yerleştirildi. Bazen farketmedim bile omuzlarıma konunanları,bilsem dur demez miydim, kaçmaz mıydım? Ama en büyük yük ben daha annemin rahmindeyken konulmuştu gelişmemiş omuzlarıma. Bir Tanrının Kızı olarak kanıma işlenmişti sorumluluklar. İKİNCİ KİTAP-YASAK. Lucas'ın bakışları Allison'nun yattığı yeri bulduğunda dudakları aralandı. Genç kız ayaktaydı. Bedeninin her yerinden akan kanla dimdik duruyordu. Gözleri lacivertin en koyu tonuna dönmüşken gözünün kenarından başlayan yarıktan akan kan dudaklarını kırmızıya boyamıştı. .. "İşte asıl sevgi buydu. Sevdiği insanı kendine göre değiştirmek onu kontrol etmek değil. İki tarafında karşısındakine göre kendini kontrol altında tutmasıydı. Birbirine, birbirinin değer verdiklerine zarar vermeden sahiplenmekti." • ● •●• YAZARDAN:Bu hikaye güçlü kadınların ve gerçek adamların bulunduğu bir hikaye. Güçsüze şiddet, taciz, kuma gibi toplumu kötüye teşvik eden bir hikaye değildir. Gerçek sevgiyi asla unutmamanız dileği ile... KİTAPLAR HAKKINDA YORUM "Tanrının Kızı kitabın çok güzel eğer ayrıca bu kitabı bitirip bastırmıyı düşünüyorsan bence çok satar eğer film olsaydı en az 15 kere izlemiştim çok akıcı bir kitap izin verseler evlenebilirim" ﹏ Ve bunun gibi bir çok yorum daha. Yunan mitolojisinin baba sevgisi, aşk ve savaşla harmanlanması sonucunda oluşan Tanrının Kızı serisine davet ediyorum sizi. ❗❗ 1 TEMMUZ 2019 A KADAR ASKIYA ALINMIŞTIR. 1 TEMMUZ İTİBARİYLE HİKAYE EN BAŞTAN DÜZENLENİP YAYINLANACAKTIR. 04.01.2016
MİKROFOBİ by minyakbumbuu
minyakbumbuu
  • WpView
    Reads 39,739
  • WpVote
    Votes 4,635
  • WpPart
    Parts 38
"Mikrofobi'ye hoş geldiniz. Oyuna başlamak istediğinizden emin misiniz?" Neden saçma bir oyun için böyle bir soru sorarlardı ki? Anlamamıştım... Düşünmeden, 'Oyuna Başla' butonuna tıkladım. ___________________________ Kapak Tasarım: Bsudeee
KÜÇÜK YALANCI (DOKUZ YAYINLARI İLE RAFLARDA) by msmarvi
msmarvi
  • WpView
    Reads 15,185,986
  • WpVote
    Votes 172,024
  • WpPart
    Parts 39
Koca sema, diz çöktü gözlerine. Ay bembeyaz parlak tenin yanında soluk kaldı, yıldızlar gökyüzü kadar karanlık olan saçlara meydan okudu. Bulutlar ağladı, yağmur selam verdi kanlı ellere. Kalplere sis çöktü, güller boyun büktü üzerinden çıkmayan kan kokusuna. Ve dinledi toprak sözlerini. "Saçların kadar uzun ve güzel olsun ömrün Küçük Yalancı." Dedi adam, ama kesti kadının saçlarını kendi elleriyle, kıydı sevdiğinin ömrüne. "Hiçbir yere gitmeyeceğim sevgilim..." Dedi kadın, ama tutmadı sözünü, kıydı sevdiğinin aşkına. Sevdiği kadınları bir bir kaybeden acımasız katil, Akın Korel. Sevgiden yoksun kurak bir kalp ve o kalpte açan beyaz bir papatya. Kendi döktüğü göz yaşlarıyla büyüdü, getirdi baharı. Kimse fark etmedi onu. Güllere ulaşılmak isteyenlerce ezildi, yine döktü göz yaşlarını. Adam fark etti solan papatyayı, aldı ellerine. Ama öldü beyaz papatya. Muhteşem bir koku sardı etrafı. Ölü bir çiçek hiç böyle güzel kokar mıydı? Yaşadığını sandı, sevindi adam. Ama bilmiyordu papatyaların ölünce koktuğunu. Öğrendiğinde ise artık çok geçti...
Asperatus Nevm ✓ by mensemortuis
mensemortuis
  • WpView
    Reads 308,539
  • WpVote
    Votes 24,010
  • WpPart
    Parts 89
2020 WATTY SCIENCE FICTION KAZANANI! Sıcak onu kanatları arasına alana kadar, ölüm hep soğuktu. Aldığımız derece #1 in SciFi