_Yabanmersini7_
4 stories
İSTASYON by _Yabanmersini7_
_Yabanmersini7_
  • WpView
    Reads 27
  • WpVote
    Votes 7
  • WpPart
    Parts 1
Son beş dakika. Geri dönüş yapması için ona ayrılan sürenin son beş dakikası. Yaklaşık bir hafta önce, ilanını her yerde gördüğü bu işe başvurmuş ve bu sabah, artık ümidini kesmişken işe alındığına dair bir mail almıştı. İlk başta buna çok sevinmiş hatta inanamayarak gelen maili defalarca okumuştu. Ta ki kaçırdığı o minik detayı fark edene kadar... "Zaten kabul edilmem ama bir şansımı deneyeyim" diyerek başvurduğu iş yeri, şehrin diğer ucundaydı ve oraya ulaşımı sağlayan tek bir yol vardı: Her gece kabuslarını süsleyen o istasyon. Tereddütleri her geçen saniye artıyordu ve geçen her saniye ayağına gelen bu fırsatı geri çevirmek istiyordu. Son dört dakika. Artık bir karar vermesi gerekiyordu. Zaman onun aleyhine işliyordu. Gelen maile göre artık olumlu veya olumsuz bir geri dönüş yapması gerekiyordu. Fakat o, korkuyordu. Hem de hayatında hiç korkmadığı kadar korkuyor, tüm kötü ihtimalleri gözünün önünde canlandırıyordu. Canlanan her ihtimalle daha da korkusu artıyor ve elleri titremeye başlıyordu. Son üç dakika. Odanın içinde bir oraya bir buraya yürürken adımları duraksıyor. Bakışları çekingen bir tavırla duvar saatine varıyor. Son üç dakikası kalmıştı artık. Yolun sonuna doğru gidiyordu. Ya reddederek kalan son paket makarnasıyla bir gününü daha tamamlayacaktı ya da korkusunu yenerek yeni bir hayata atılacaktı. Son iki dakika. Verdiği ani kararla hızla, koltuğa bıraktığı telefonunu eline aldı ve sabah gelen maile cevap yazmaya başladı...
Minel by _Yabanmersini7_
_Yabanmersini7_
  • WpView
    Reads 3,771
  • WpVote
    Votes 571
  • WpPart
    Parts 30
Silahın soğuk namlusunu başımda bir kez daha hissettiğimde artık bu durumu kabullenip boğazımı temizledim ve ona döndüm. Oysa; arkasındaki demire bağlanmış ellerinden kurtulmaya çalışırken bana doğru ilerlemeye yelteniyor, bir yandan da başımdaki silahın sahibine ağız dolusu küfürler sarf ediyordu. Onun bu hali burukça gülümsememe sebep olmuştu. "Yorma kendini. İnan, bu davadan vazgeçmediğim için gram pişmanlık yok içimde. Lütfen şimdi sadece gözlerini kapat. Bu halimi görmeni istemiyorum." Boğazıma oturan yumruyla zor çıkmıştı bu sözler kurumuş dudaklarımdan. Ona güven vermek için konuşuyordum ama ortada güven verilecek hiçbir şey yoktu. "Saçma sapan konuşma Minel! Sana hiçbir şey olmayacak. Güven bana... Buradan beraber, el ele çıkacağız ve aynı arkamızda bırakacağımız bu depo gibi her şeyi ardımızda bırakacağız." Başımı eğip onaylamazca iki yana salladım. Boğazıma oturan yumru yerini koruyordu ve bu da sesimin çıkmasını zorlaştırıyordu. "Bunların olabileceğini göze alarak çıktım ben bu yola. Bir çıkmaza çıkacağına bile bile... Sen de benimle beraber ilerledin bu yolda... Minnettarım sana; her zaman yanımda olduğun, beni koşulsuz sevginle kuşattığın için..." Sözlerimi, onaylamaz ve korku dolu bakışlarla dinlerken sol gözünden akan bir damla gözyaşı, yanağından süzülüp kupkuru betonla buluşmuştu. "MİNEL!" Onun gür sesiyle beraber bir el ateş sesi... Merminin yere vurduğunda çıkarttığı o metalik ses kulaklarımda çınlarken her yer kapkaranlık bir hale bürünmüştü benim için.
Açelya ve Manolya by _Yabanmersini7_
_Yabanmersini7_
  • WpView
    Reads 42
  • WpVote
    Votes 7
  • WpPart
    Parts 1
'Yeni bir güne, gözlerini ilk yanındaki toprağa açmış ve donakalmış Manolya. Çünkü yanında o kadar narin, zarif, hayran olunası, Güneş'i kıskandıracak bir renge sahip olan yeni bir çiçek filizlenmiş. Sarı Açelya çiçeği... Manolya'nın kalbi teklemiş başta, ardından hiç durmaksızın, hızla atmaya başlamış. Bu çiçek onu büyülemiş, onu kendine âşık etmiş. Fakat bilinmeyen bir gerçek varmış ki Manolya'nın duyguları karşılıklı değilmiş. Bu bilinmezlik gün yüzüne çıktığında, karşılıksız bu aşk yüzünden Manolya'nın kalbi ikiye kırılarak vücudundan kopmuş. Böylece iki ağaç oluşmuş; uzun, güçlü Manolya ve beyaz, kırılgan çiçekleriyle Yıldızlı Manolya... Bense sevgilim, sensiz ne güçlüyüm ne de kırılgan...'
86 Numaralı Oda by _Yabanmersini7_
_Yabanmersini7_
  • WpView
    Reads 70
  • WpVote
    Votes 13
  • WpPart
    Parts 1
Soğuk bir kış günü, yazlık bir otelin önüne siyah lüks bir arabanın yanaşmasıyla başladı her şey. Zengin görüntüsünün altında gizemli bir havası olan kırklı yaşlarındaki adam hiç tereddütsüz 86 numaralı odayı tutmuştu ve bir daha kimseler tarafından görülememişti. Bu nasıl olabilirdi? Olayların aslı neydi?
+9 more