Satürn
Reyfandius
- reads 4,353
- Stemmen 1,778
- Delen 27
Bir ses daha duydu, bu sefer korkmuştu. Yatağından inip kaçmak için can atıyordu. Eli, ayağı buz kesilmişti adeta. Buradan kaçıp gitmek, annesi olarak gördüğü kadının kollarına kavuşmak istiyordu. Onun ile yeniden yüzleşmek ölüme eş değerdi. Kokusu burnuna her dolduğun da vücudun da ki bütün uzuvları adeta elektirik yermişçesine titremeye başladı. Pencereden bir ses daha duydu. Bağırmak istiyordu. Yatağından inip buradan olabildiğince uzağa kaçmak istiyordu. Kalp atışları hızlanmıştı. Hislerine engel olamıyordu. Titremesine engel olamıyordu. Vücudu artık ona itaat etmiyordu. O korku dolu gecede hissetiği duygular yine yeniden bütün bedenini dikenli bir ağ misali sarmıştı. Bütün bedenine batan o incecik iğneler canını o kadar yakıyordu ki bir an acıdan bayılacağını düşündü.
Ve işte içeri girdi. Odasının içerisine yayılan Kül ve Gül karışımı o koku boğazını asit misali yakıyordu. Vücuduna yayılan acı kendini ölüm ferahlığına bırakmıştı. Artık bununla savaşmıyordu.
***
"Güzelik içerisin de olan yalandansa, korkunç olan gerçekler içerisin de yüzmeyi yeğlerim."
Yıllardır arkasında hiç bir delil bırakmıyor ve hiç bir şekilde bulunamıyordu. Öldürdüğü insanlar arasında, Chicago Dedektif Büroso ne kadar uğraşıp bir bağ bulmaya çalışsada bir bağ bulamıyorlardı. O kusursuz ve imkansızın ta kendisiydi. o Satürn'dü.
Bu sabah yeni bir ceset daha bulundu. Ama bu ceset diğerlerinden çok daha farklıydı. Chicago Dedektif Bürosu ne ile karşı karşıya kaldıklarından henüz bihaberdi. Oyun kuralları değişiyordu. Satürn değişiyordu...