Ben tüm hayatımı geride bırakıp hiç tanımadığım bir eve geri dönüşsüz olarak gittiğimde, başıma gelecekleri bilmiyordum. Bu evin benim için çıkılması imkansız bir altından kafes haline geleceğinden ise büsbütün habersizdim... Gözlerimdeki asiliği ilk gördüğünde, Yasemin'in içinde beni terbiye etmek ve önünde dizlerimin üzerine çöktüğümü görmek için büyük bir istek belirdi... Sonrasında aramızda bitmek bilmeyen bir kedi fare oyunu başladı, ben kaçtım, o kovaladı. Beni elleri arasında tamamen teslim olmuş, dilimden itaatsiz tek bir söz daha dökülmeyecek kadar yorgun görene kadar, bu oyun bitmeyecekti. * UYARI: Kitap baskı, şiddet ve BDSM ögeleri içermektedir.

Sarayın ihtişamlı duvarları arasında yükselen sadece tahtlar değildi; bir bakış, bir mendil, bir sır... Bazen bir ömre hükmederdi. Mihrişah, gözleriyle emreden, sırrını elindeki mendilde saklayan bir başhaseki... Mahferay, zarafetin ardına gizlenmiş bir güç... Kalpten kalbe geçen kelimesiz cümleler... Aşkın, entrikanın ve kardeşliğin bile sınandığı bu sarayda, bazen bir çift göz, koca bir saltanattan daha ağır gelir. Gözlerdeki Saltanat, Osmanlı'nın görkemli perdesi ardında geçen iki kadının aşkını, içsel savaşını, suskunlukla yazılmış hükümleri ve sessiz darbeleri anlatıyor. Bazen en büyük saltanat, tahtta değil, gözlerde başlar ve kalbin en derin yerine mühürlenir... (Karakterler ve olaylar tamamen hayal ürünüdür. Gerçek tarihle, kişi ve olaylarla alakası yoktur.)

Savaş sonucu Roma'ya esir alınan Nouvilleya, açık arttırmasında imparatoriçenin dikkatini çeker. Saraya seks kölesi olarak alınır ve ismi Valeria olarak değiştirilir. Bu esnada acımasızlığı ile tanınan İmparatoriçe Serenes'in fetihler ve lanetli bir kehanetle baş sarılmış durumdadır.

Soğuğundan titreyebileceğim gözlerine zorla da olsa baktım,yüzünde öyle bir sırıtış belirdi ki ondan altıma işeyebileceğim kadar korktuğumu anladığına emin oldum.

☆ TAMAMLANDI ☆ _____+18_____ İki kadın düşünün... Ayakları yere sağlam basan güçlü kadınlar. İkisi de keçi gibi inatçı, ikisi de dik karakterlere sahip. Ve her ikisi de hatalar yapmaya müsait. BEGÜM BELÇİN UZBAY vee AKAY AYTÜRK Bazen kızgın, bazen sapkın, bazen de korkak. Bazen asi, bazen deli, bazen de garantici... Sizce de bu aşka giden yol 'ÇETREFİL'li olmaz mı? Peki ya bu çetrefilli yolda, Ezberletilmiş ahlak mı kazanır yoksa para ve konfor mu? Kurallar, kalıplar ve kariyer mi kazanır, yoksa aşkın gücü mü? (HOMOFOBİKSENİZ HİÇ BAŞLAMAYIN.) ...

Genç, büyük hayalleri olan yetenekli bir dansçı; Heves. Ve onun alışılmadık kurallara sahip olan yeni öğretmeni; Ahsen... İkisinin yolu kesiştiğinde, Heves'i Ahsen'in elinden kurtarmaya kimsenin gücü yetemez... Ahsen'in bile. [bu tanıtım 2 dk içinde sallamasyon yazıldı söz daha ihtişamlı bir tanıtım yazıcam sonra tşk]

☆ TAMAMLANDI ☆ ______+18______ Çisem, ilk kez kimsenin ondan beklemediği bir şekilde ani bir karar alır ve hayatını şekillendirecek bu karar, karşısına Gökçe'yi çıkarır. Gökçe'nin hal ve tavırları Çisem'in ilgisini çektikçe, ona olan merakı da artacak ve bu merak, Çisem'in bambaşka duygulara geçiş yapmasını sağlayacaktır. Not: Eğer homofobikseniz, hiç okumaya başlamayın. Size bir sır vereyim mi? Buralarda çok eşcinsel var. ;)