mellboer's Reading List
3 stories
İKİ FARKLI MAVİNİN HİKAYESİ #WATTYS2015 (TAMAMLANDI) by Sonsuzmavi
Sonsuzmavi
  • WpView
    Reads 21,291
  • WpVote
    Votes 1,733
  • WpPart
    Parts 33
Derin bir nefes aldım. Ağlamamak için gözlerimi yukarı diktim. Yavaşça, durumumuzu özetleyen şu cümleyi kurdum. "Biliyor musun? Ben en çok martıya aşık olmuş balık için üzülüyorum. Hadi diyelim, martı da imkansız olanı başarıp balığa aşık oldu. Peki yuvaları neresi olucak? Her türlü imkansızız biz... İki farklı maviyiz biz, imkansızız." diyerek arkama bakmadan, göz yaşlarımı akıta akıta yoluma koyuldum. Onsuz ve mutsuz bir hayata adım attığımı sandım sadece. Beni kolumdan çekerek, kaburgalarımı kırıcak derecede sıkarak sarıldı.Ve hayatımın en güzel sözlerini kulağıma fısıldadı. "Evet, imkansız oldu. Martı, balığa aşık oldu. O martı için hiçbir engel yok, imkansız diye bir kelime de yok. Sadece balık var onun için, ikisinin yuvası da neresi olucak dersen; iki mavinin birleştiği sonsuz mavilik olucak. Sakın! İmkansız deme bir daha bize."dedi Yavaşça kollarımı kafasından geçirip kaldırıp, boynuna kollarımı doladım. Kokusu beni mest ederken, hayatımdaki varlığının bu kadar değerli olması, beni bile korkutmuştu. En büyük örneği ise, az önce, onsuz ne kadar mutsuzsam, şimdi mutluluktan uçacaktım. Onsuzluluk, benim için yok oluştu... #02.02.2015 ©Tüm hakları saklıdır.
SERÇEYİ ÖLDÜRMEK by bosverdilan
bosverdilan
  • WpView
    Reads 9,477,711
  • WpVote
    Votes 544,880
  • WpPart
    Parts 83
Efsun Zorlu; atandığı Urfa'da mecburi hizmetini yapan tıp fakültesinden yeni mezun, çiçeği burnunda bir hekimdir. Daha mesleğinin ilk günlerinde, henüz on sekizine yeni girmiş bir hastanın intihar vakasıyla karşı karşıya kalır. Hastasının vücuduna bırakılan izler onu adım adım kendi geçmişine götürürken, geleceğini aniden tanımadığı insanların dudakları arasında bulur. Asla geçmemiş geçmiş, verilmiş sözler, kurtarılan hayatlar, doğrultulan namlular, yalanlar, fermanlar ve aşk. Devrim gibi bir kadın, Urfa'nın göbeğinde destan gibi bir sevdanın koynunda bulur kendini. Koca düzene baş kaldırıp o düzenin minnet ettiğine yenilmekse ne aklının ne de kalbinin kabulüdür. *** "Ağlarsam ölürüm." derken sesim düz, çoktan kabullendiğim bu gerçeği ilk defa dile getirişime rağmen sakindi. Çoktan. Saatlere dökülürdü ama bana şehirler aştıracak kadar çok gelen o vakit. Vücudumun ağrısı ruhumun sancısının çok altındaydı. Onun gözleri bende olsa da ben boşluğa odaklanmıştım. Üzerimde olan bakışlarının ağırlaştığını hissettim. Fetih bana çok ağır bakıyordu. Sırtıma yüklenen çuvallar biraz daha bel bükmeme sebep oldu. "Neden," dediğinde ne dediğimi çok iyi anlamış da yersiz bir sorgulayışa bürünmüş gibiydi. "serçe misin sen?" Kaşlarım hafifçe havalandı, başımın ağrısı belirginleşti. Uzun süreden sonra ona bakan ben oldum. Söylediği şeyin altındaki anlamı yakalamaya çalışıyordum ama buna çok uzaktım. Bunu anladı ve dudakları kıvrılacak sandım. Halbuki gülümsemeye çok uzaktık. "Serçeler," yüzünü hafifçe yüzüme yaklaştırdı. "Ağlayınca ölürlermiş. Bu yüzden mi bunca zamandır gözlerinin kuruluğu?" Bu konuşmadan sonra onun serçesi olacağımı, hatta olduğumu bilemezdim. Tıpkı bu topraklarda serçeyi öldürmenin kadını ağlatmak olduğunu bilmediğim gibi.
Kalbimi Geri Verir misin? (RAFLARDA ❤) by angelllber26
angelllber26
  • WpView
    Reads 235,209
  • WpVote
    Votes 20,220
  • WpPart
    Parts 54
Soymak için girdiği evde Duygu'yu beklemediği bir sürpriz karşıladı. Elinde gösterdiği telefonda yazılı numara 155 olan ev sahibinin başparmağı arama tuşunda, ateş eden gözleri kadındaydı. Yapması gereken seçim basitti. Ya yıllar boyu sürecek hapishane, ya zenginlik içinde ev hapsi. Seçim basit, seçmek zordu. Duygu için özgürlük tanımadığı bir adamın boyunduruğuna girmek olabilir miydi?