Bir anka ruh perisine, efsanevi bir iradeye, eşi görülmemiş yeteneğe ve dokuz göksel ejderhanın kanına sahip bir çocuğun göklerin bile eğildiği bir efsaneye dönüşme hikayesi. ••• Light novel şeklinde yazılmıştır. Küfür ve şiddet yer alacaktır.

#1 teknikler - 5.11.2019 #1 birlik - 5.11.2019 #1 ordu - 5.11.2019 #1 imparatorluk - 5.11.2019 #1 webnovel - 5.11.2019 Bu kitap tamamen hayal gücü ile yazılmamıştır bu kitap gerçeklerle ilgi bir kitaptır. İnsanlığa özgür olduklarını söyleyip onları kısıtlayan ülkeler, fakir diye insanları küçük görenler dünyanın gerçek yüzü işte bu kitapda bunlar var belki anlamayacaksınız o ÿüzden okumanızı tavsiyye ediyorum... seviyeler..... çaylak-1,2,3,4,5,6,7,8,9,10 usta-1,2,3,4,5,6,7,8,9,10 yer yüzü-1,2,3,4,5,6,7,8,9,10 gök yüzü-1,2,3,4,5,6,7,8,9,10 tanrı-1,2,3,4,5,6,7,8,9,10 Para birimi........ 100 bakır=1 gümüş 100 gümüş=1 altın 100 altın=1 kırmızı altın 100 kırmızı altın=1 mor altın

Tanıtım İçeride Mevcuttur, kitap sıfırdan bir restorasyon aşamasında olduğundan dolayı tekrardan güncellemiş olduğum bölümlerin en üstünde üç nokta var. Üç nokta olan bölümler günceldir. Başlangıç 08.10.2019

Kimsenin bilmemesi gereken sır'ı kaç kişi biliyor? Sır açığa çıkınca ne olur? Dolunay Armina Demirkan doğuştan melez,Dünyanın ikinci melezi.Dolunay doğduğundan beri Işık yetimhanesinde büyür.Ailesi onu bebekken büyü yaparak kokusunu saklar ve bir yetimhaneye bırakır.Dolunayın melez olduğunu bir tek kendisi ve en yakın arkadaşı Afra bilir.Bu Sır nereye kadar gizli kalıcak? Doğduğundan beri vampir yetimhanesinde büyüyen Dolunay Amrina Demirkan ve en yakın arkadaşı Afra Sarman yeni yurtları ve yeni okuluna alışma sürecinde baya zorlanırlar.Vampir okulunun hemen yanında olan kurt okulu ile anlaşabilicekler mi?

Metal ayakları benek benek kabarmış, paslı bir ranzada yatan mahkûm, tavanın köşesini, iki taş duvarın kesiştiği yeri yuvalamış bir örümceği izliyordu. Tel tel, ipeksi ağın kıvrımlarında gezinen bu kırmızı benekli yaratık bir hayli açık seçikti. Zira gözleri karanlığa alışalı çok olmuştu mahkûmun. Sonra birden bire, hücrenin demir parmaklıklı penceresinden içeri süzülen kanatlı bir mahlûkata dikkat kesildi. Kar taneciklerine tutunmuş, puslu esintilere kapılmış, canı burnunda bir kelebekti bu. Kabuğunu yırtıp atarken mevsiminin geldiğini düşünmüş olmalıydı zavallı. Haksız da değildi; ilkbahar ayları gelmesine gelmişti ama Ulu Lapsis diyarını baştan aşağı örten karların aylardır yerden kalktığı da yoktu. Işık Müridi gaip zamanların hikayesidir. Kulağa aynı anda hem gerçek hem de yalan gibi gelebilir. İşte güzelliği de tam olarak buradan geliyor. Bir gözünüzün açık ,bir gözünüz de kapalı olduğunu düşünün. Biri rüya görüyor, öteki şu ana değiyor. Ancak siz, hangi gözünüzün gerçeği gördüğünden emin değilsiniz. İşin kötü tarafı, uyanana kadar da asla emin olamayacaksınız. Öyleyse gelin size bir yalan anlatayım! Sizi Işık Müridi'nin yalanına ortak olmaya davet ediyorum :)

Bilinmeyen zamanlarda bir uzman tapınakta tuhaf bir taş buldu. Bu garip taş simsiyah bir renkte olup taşı bir ejderha heykelinin ağzında bulması nedeniyle uzman ona "Antik Ejder Taşı" dedi. Yıllar yılı kovaladı. Antik Ejder Taşı elden ele geçti. Aradan geçen sayısız yılın ardından köyden bir çocuk o taşı ormanda dolanırken buldu. Bu çocuğun hiçbir gelişimi olmadığı halde aradan nesiller geçmesine rağmen herkesi reddeden taş bu çocuğu efendisi olarak kabul etti. Aradan geçen yılların ardından bu çocuk korkutucu bir uzman oldu ve her kes onu Ejdertanrı olarak anmaya başladı. Bir gün insanlar Ejdertanrı'da Antik Ejder Taşı olduğunu öğrendiler ve onu öldürmek için 3 milyona yakın uzman ve Ejdertanrı ile hemen hemen aynı güçte olan bir kara elf gönderdiler. Ejdertanrı ise gücünü son damlasına kadar kullanıp ölmeden önce düşmanlarını da kendisi ile birlikte götürdü. Bu savaşın hemen ardından çeşitli uzmanlar taşı arasa da bulamadı. Aradan geçen milyonlarca yılın ardından Antik Ejder Taşı sonunda yeni bir sahip buldu. Bu sahip önceki sahipten daha güçlü olacak, bütün varlıkların en tepesinde olacaktı! *** Bu benim ilk Epiknovel de yayınladığımdan bahsettiğim serimdir. Şu anda düzenlenme aşamasındadır epikte. Düzenlediğim her bölümü buraya atacağım. Hızlı bir şekilde düzenlemeyi tamamlamaya çalışacağımdan emin olabilirsiniz ^^

Bencillik? En büyük günah. Adalet? İmkansız bir hayal. Güçlü olan güçsüzü ezer. Güçsüz olan güce tapar. Bu evrenin kanunları sorgulanmaz. Ancak değiştirilebilir. Değişim kaçınılmazdır. Noah, kaçınılmazdır... *** Yazar Notu: Uyarı! Bu novel de ahlak kavramını aşan içerikler bulunmaktadır. Şiddet, cinsellik, ensest vb. Lütfen uyarımı dikkate alın ve ona göre okumaya başlayın. Buna göre oluşan herhangi bir şikayeti dikkate almayacağım. Bu hikaye, Ejdertanrı Efsanesi ile aynı evrendedir. Kronolojik sıralamadan okumak isterseniz ikisini aynı anda takip etmeniz tercihimdir. Ve evet ben onun yazarıyım. :d

Daniel'in küçüklükten belli hayali büyücü olmaktır. Gördüğü kabuslar nedeniyle kiliseye gider ve orada bulunan duvarda ki resmi elemesi sonucu kendini fantastik bir dünyada bulur. Bu dünyada büyü ve çeşitli farklı ırklar vardır. Daniel artık hayalini gerçekleştirmek ve fantastik dünyada saygı duyulan bir büyücü olmak ister...