Kısa dzieła

Gotik ve psikolojik tarzda yazılmış kısa öyküler

DAMLA

...

.

Dediğim gibi sıradan bir sahil kenarı.

Angel...

"Aşkın İmkansız Rengi" adlı bu kitap, yürekleri saran ve gerçekleşme ihtimali olmayan bir aşkın hikayesini anlatıyor. İki kişi arasında var olan derin bağ, engeller ve zorluklarla dolu bir yolculuğa dönüşüyor. Ana karakterler, aşkın gücüne kapılarak birbirlerine tutkuyla bağlanıyorlar. Ancak, yaşadıkları zorluklar ve dış etkenler, onları bir araya getirmek için savaşmalarını engelliyor. Bu durumda, aşkın imkansızlığı ve duygusal karmaşa, onları derinden etkiliyor. "Aşkın İmkansız Rengi", aşkın gücünü, umutsuzluğunu ve insanın içindeki tutkuyu keşfetmek için derinlemesine bir yolculuk sunuyor. Kitap, sizleri duygusal bir yolculuğa çıkarırken, aşkın karmaşıklığını ve insanın içindeki derin duygusal çatışmaları keşfetme fırsatı veriyor. Umarım bu tanıtım hoşuna gitmiştir! 😊📚

Defne yeni işe başladığı tasarım şirketinin sahibine aşık olur. İşe başladığı gün bir defile yapılır ve olaylar burada başlar. Defileden 1 hafta sonra şirket iflasa sürüklenirken, Defne sunmuş olduğu bir proje sayesinde şirket büyük bir yatırım alır ve şirketi iflastan kurtarır. Ve aşk hikâyemiz burada başlar... Kategori: Komedi/Aşk

'Yorgunluktan Ölen Çocuk' gotik bir yetişkin masalı. Masalsı bir diyarda, küçük bir kulübede kendisine bakan kadının baktığı Küçük, kendisinde eksik olanı bulmaya çalışır.

evde dolaşırken küçükken hikaye yazdığım bir defter buldum ve aklıma burada baylaşmak geldi

ilk defa yazıyorum hatalarımı ve yazım yanlışlarını mazur görün.

Kalp gözünden görüp, kalbin dilinden anlamak mı ? Evet, öyle..

Sakalları uzamış bir adamın sıkıntısı

Nacizane . Günaydın .

OKUMAYA CESARETİNİZ VARMI

"Karanlıktan korkutuğunu bildiğim için sana güneşi, ayı, ve yıldızları bıraktım; sevgilim. Olur da ay ışığı girmeyen evimizde, karanlıkta kalırsan diye bir de fener bıraktım. Artık karanlıktan korkma, olur mu?' " [Tamamlandı]

"Her gün, daima öğleden sonra oraya gidiyor, koridorlardaki resimlere bakıyormuş gibi ağır ağır, fakat büyük bir sabırsızlıkla asıl hedefine varmak isteyen adımlarımı zorla zapt ederek geziniyor; rastgele gözüme çarpmış gibi önünde durduğum 'Kürk Mantolu Madonna'yı seyre dalıyor, ta kapılar kapanıncaya kadar orada bekliyordum." Kimi tutkular rehberimiz olur yaşam boyunca. Kollarıyla bizi sarar. Sorgulanmadan peşlerinden gideriz ve hiç pişman olmayacağımızı biliriz. Yapıtlarında insanların görünmeyen yüzlerini ortaya çıkaran Sabahattin Ali, bu kitabında güçlü bir tutkunun resmini çiziyor. Düzenin sildiği kişiliklere, yaşamın uçuculuğuna ve aşkın olanaksızlığına dair, yanıtlaması zor sorular soruyor.