Mutluluk Stories

17 yaşındaki Deniz'in gerçek ailesi onu bulmasıyla başlar. Üvey ailesinde tek çocuk olan Deniz gerçek ailesinde 9 abisi olursa ne olur? *** "Yüzün hep gülsün Deniz Kızı." "Deniz kızları aldatmacıdır. Gülüşleri gerçek değildir." "Beni aldatamazsın. Sadece bana aitsin." *** ~Ölümden korkan ben bana ölümü sevdirdiler.~ *** (Benim ilk kurgumdur arkadaşlar. Bir gerçek ailem kitabıdır. Yazım ve mantık hataları olabilir.)

Omuzuma örtülen şal ile başımı kaldırdım. "Midyat havası serttir. Adamı çarpar. Ne olduğunu anlamadan hasta olursun." Şalın katını açıp ucunu Merwan' ın sırtına örttüm. "Teşekkür ederim." Şala bakıp bana döndü. Başını hafifçe yere eğdi. "Eyvallah." Gökyüzüne çevirdim başımı. "Gök sakin bugün. Yıldızlar çok parlak." "Gözlerin gibi." Başımı hafifçe ona çevirdim. Bana bakıyordu. "Hani şarkı da diyor ya ; Kirpiğin ok, gözün hançer, yaralıyım ben. Düz ovada vuruldum, bahtı karalıyım ben. İlk gün ben, senin gözlerine vuruldum. Kokuna meftun oldum. Varlığın olmadan yaşayamaz oldum. Bir bakışın, bir sözün, beni hem öldürebilecek hem de yaşatabilecek noktaya ne zaman geldi bilmiyorum ama bundan hiç şikayetçi değilim. Oğlumuz, sen ve ben. Burada sonsuza kadar kalabilirim. İzin ver, Zeyna. İzin ver, bana nefes olduğun gibi sana nefes olayım. Yükünü alayım omuzlarından." "O yüklerden yorulursan?" "Sen de soluklanırım. Oğlumuz da soluklanırım. Bütün yorgunluğum gider."

"Ben Kumsal Ece, hayatımda hiçbir şeyden korkmazdım. Taki hayatım kökünden değişene kadar." 17 yaşında olan Kumsal Ece, kötü hayat koşullarında yaşamak zorunda olan genç bir kızdır. Hayatı okula gitmek, her saat iş çalışmak ve onu zerre sevmeyen anne babasına katlanmakla geçer. Bir gün zengin bir aile iki kızların karıştığını söylerler. İşte Kumsal Ece'nin hayatı tam da orda başlar. 5 abi, bir ikiz, bir de erkek kardeş ne kadar iyi olunabilirdi? Peki ya istenmemek? Onu kaldırabilir miydi? Gururlu mu gururlu Kumsal Ece, önyargılı beş abi, bir ikiz ve erkek kardeş. *** ~Gülüşlerimizi çalan her biri için bir çiçek dikelim. Çevremiz çiçek bahçesi olsun. Acılara gül, özleme papatya ekelim. Etrafımızı güzel kokular sarsın.~ (Bir abi kitabı klişesidir. Mantık hataları, yazım yanlışları vb. olabilir. Bunun bilincinde okuyun.)

Mira "Bizim o çocukla olmamız imkansız değil mi" Furkan "O kız ve ben, hayatta olmaz. İmkansızız biz."

Hayat herkese adil değildir. Herkes hata yapar. Eğer her şeyin bittiğini düşünüyorsanız çok yanılıyorsunuz. O çarptığınız duvarlardan bile çiçekler filizleniyor. Hayatımızda ölümden başka sona yer vermeden devam eden güçlü insanlar için.

Once upon a time, there was a beautiful girl named Lily. She had long, flowing hair the color of honey and big, bright eyes that sparkled like diamonds. Her smile could light up a room, and her laughter was like music to the ears. Lily lived in a small village at the edge of a vast forest. She spent her days tending to her garden, playing with her friends, and exploring the woods. Everyone in the village loved her for her kind heart and gentle nature. One day, while out for a walk in the forest, Lily stumbled upon a hidden glade. The sun shone down on the clearing, and the grass was soft and green. In the center of the glade stood a beautiful tree with branches that reached up to the sky. Lily felt drawn to the tree and approached it cautiously. As she got closer, she noticed that there was something hanging from one of the branches. It was a small, silver locket. Curious, Lily reached up and took the locket down from the branch. She opened it up and gasped in amazement. Inside was a tiny portrait of a handsome prince. Lily knew then that she had to find this prince and return his locket to him. She set out on a journey that would take her across mountains and through valleys, but she never gave up hope. Finally, after many months of searching, Lily found the prince. He was just as handsome as his portrait, and he was overjoyed to be reunited with his locket. As a reward for her kindness and bravery, he asked Lily to be his queen. Lily accepted his proposal, and they were married in a grand ceremony. They ruled over their kingdom with love and kindness, and they lived happily ever after. And so, the beautiful girl named Lily became a queen, loved by all who knew her for her kind heart and gentle nature. MORE AT https://crypto-algo.fr

Hissettirdiğiyle hissettiği farklı olan gökkuşağı kimse renklerinin arkasındaki hislerini düşündü mü? ... Her gülümseyen mutlu mudur ? Her iyiyim diyen iyi midir ?

İstenmeyen bir evlilik sonunda mutluluğa dönüşür mü?

Herkesin bir hikayesi vardır kendi hayatı kendi tercihleri kendi mutlulukları ve kendi pişmanlıkları buda benim hikayem benim mutluluğum ve benim pişmanlığım herkes kendi hikayesini kendi yazar ...

....

Açıklama Bu metin, aşkın insan hayatındaki büyüleyici ve karmaşık yerini anlatmaktadır. Aşkın sadece iki kişi arasında yaşanan bir duygu olmadığını, aynı zamanda doğayla, sanatla ve yaşamla kurulan bir bağ olduğunu vurgular. Aşkın tanımlanmasının zorluğuna değinirken, onun hissedilen ve yaşanan bir duygu olduğunun altını çizer. Metin, aşkın hayatın en değerli armağanı olduğunu ve ona sahip çıkmanın yaşamı daha anlamlı kıldığını ifade eder. Her bireyin kendi aşk hikayesinin kahramanı olduğuna dair bir hatırlatma ile sona erer.