Sefil Bir Bekleyiş
Kaporası verildi hüznün
İçim zifiri koyuluk
Sabah karanlık demledi bugün
Elem bir kum saati mesafesinde
Nefesler tırmandıkça bir bir gırtlağa
Yaşama sevinci gömülüyor lahite
Parmak ucunda yürüyor ayaktakiler
Omuzlarda son seyahat
Bu ne tuhaf bir uğurlama
Yazın sıcağında gözlerde yağmur
Hıçkırık buğusunda bakışlar
Eller titrek, eller mağdur
Sızı mesken tuttu ciğeri
Buram buram dua tütüyor dudaklar
Dudaklardan damlayan tuz
Dil tuzdan değil elvedadan muzdarip
O beyaz hiç bu kadar kararmamıştı
Kim demiş beyaz yakışırmış insana
Soluklar toprağa koşarken
Yokluk karışmıyor ki nisyana
Her gidene tek kişilik bir hücre
Enine boyuna daracık
Yerin altı sığmıyor artık yerin üstüne
Çare sığ bir göl
Keder limansız okyanus
İndirilecek birazdan o nazenin beden
Soğuğun en zemherisine
Nutkum yapıştı dilime
Ne bağırabiliyor,ne de durun diyebiliyorum
Akla tezat bir çırpınış yürekteki çığlık
Ama biletsiz yolculuk mu olurmuş
Bari biri gidemezsin desin
Zamanın çarkına bir uyanış sıkış(tırıl)sın
Yarıda kalsın gidişi yelkovan ve akrebin
Darmadağın olsun zemberek
Olmuyor. ..
Donmuyor zaman
Katran bakışlarda son bekleyiş
Artık her şey üryan
Sızdıkça derinlere ürpertiyor bu ziyan
Ve umuda giydirildi simsiyah bir örtü
Maviliğini soyundu gökyüzü
Tozlu ellerde bir emanet
Bırakılıyor bağrı yarık toprağa
Ey toprak senden de umulmaz ki medet
Mermere kazılmış başucunda künyesi
Rakamlar değersiz, sözcükler tezat,
Bence noksan yazılmış bu (gidişin)seferin tarihi
Hem nerden anlayacak gitmediğini
O, yüreği, nasır tutmuş işgüzar mermerci...
18.10.14