Günlerden bir gün, o kadar sıcaktı ki hava. Ama ben üşüyordum. Bu üşümeyi iliklerime kadar hissediyordum. Soğuktum. Herkese, her şeye karşı... soğuktum.
İnsanın acılarıymış, onları büyüten. Benim acım doğum günümden bir hafta sonra ailemi kaybetmemdi. Benim acım Allah'ın benden her şeyimi almasıydı. Biz üçümüz vardık. Her şeyden önce birbirine sımsıkı bağlı bir aileydik. Harika bir çekirdek aileydik. Artık tek başıma kalmıştım. Babam, annemi hastaneye yetiştirmeye çalışırken bir kaza yapmıştı. İkisi de gökyüzündeydi artık. Onlar birer melekti, bundan sonra hep öyle kalacaklardı. Annem hep böyle derdi. İnsanlar öldüklerinde gökyüzüne giderlermiş. Bir daha da yeryüzüne gelmezlermiş. Şimdi 17 yaşındayım. Hala annemin bu dedikleri aklımdan çıkmıyor.
Evet, 12 yaşımdan şimdiye kadar yurtta yaşıyordum ve şimdi bir karar almıştım. Kaçacaktım.
Kardeşi Mert için gittiği bir barda seçtiği bir adamdan hamile kalmayı planlayan Duru'nun tek amacı doğacak olan bebeğinin kardeşine nefes olmasıdır.
Duru amacına ulaşır fakat bilmediği şey ise seçtiği adamın karanlık dünyasıdır.