Kız şimdi uçurumun kenarındaydı her anlamda. Ayakları boşluktaydı, zihni boşlukta. Aklını kullanmayı başaramamıştı bu sefer kalbi aklını devre dışı bırakmış kendi cumhuriyetini kurmuştu. Oysa kız düne kadar aşkın ne olduğunu bilmezdi. Öyle ya bu adam öğretmişti. Çok şey öğrenmişti ondan, şimdi de isyanı öğreniyordu bir başına. O evleniyordu , bir evet kadar yakındı adama evlilik. Ya bu kadın, bir adım kadar yakındı belki de acı ama bitmeyecek bir yolculuğa kısacası sonsuzluğa. Aklında bir şarkının sözleri dönüp duruyordu.
"Biz kelebeklerin kaç yarını var? Bir nefes etmez görüp göreceklerim. "
Kalktı ayağa son kez kız bir daha bunu başaramayacaktı. Derince bir nefes çekti içine şimdiye kadar soluduğu en acı nefesti bu. Bitişin habercisiydi.
------------------------------
Bu hikaye bir intiharla son bulacak kadar basit bir hikaye değildi.
Buz Kral, Çikolata Prenses'ini kurtarabilecek miydi?
Çikolata Prenses, Buz Kral'ını çözüp kendine katabilecek miydi?
Aşkı öğrenen iki genç beden ondan o kadar kolay vazgeçer miydi?
Soruların Hepsi Bu Kitapta Cevap Buluyor , Okumanız Dileğiyle!
Dicle & Fırat
Asel, abisinin arkadaşına aşık olur. Bir zaman sonra o çocuğun evleneceğini duyar ve kendisini aşarak başka bir numaradan ona mesaj atar.
Yonca, Asel'in en yakın arkadaşı. O ise en yakın arkadaşının abisine aşık olur. kendisini rüyada sanan Yonca oldukça sert ve akıllıdır ama aklı ona gelince durmya meyillidir.
iki genç kızın sonu ne olacak sizce?