"Anne " , "baba" diye tekrar bağırdım. Var gücümle. İlerdeki küçük camdan sızan ışık sicim gibi akan göz yaşlarımı belli ediyordu. Daha sonra küçük paslı kapı açıldı. İlerden otuz , otuz iki yaşında bir adam çıktı. Dilimi yutmuş gibiydim. Yaşım küçük olmasından mı? Nedir bilmem. Hiç bir şey yapmıyordum. Adam beni kollarına alıp dışarı çıkardı. Bu adama güvenmiştim galiba. İnce koridorda yavaş yavaş yürürken adam birden düştü e tabi bende düştüm haliyle. Kafamı kaldırdığımda benden bir iki yaş büyük bir çocuktu. Onu süzerken yerdeki adam dikkatimi dağıtan bir cümle söyledi. " bida görüşcez küçük aksoy"
5 parts