Bitmeyen yol, Biten bir kız... Deniz... Hayatın ne ilerisinde ne gerisinde. Her zaman tuhaf ve ucube diye tanınan bir kızdı ancak liseye geçince gizemliliğini bir kenara attı, sıkıntılarını içinde biriktirdi ve ortaya sıradan olan, sıradan bir kız çıktı. Bu sıradanlık kendisine göre değildi ve düşündüğü gibi de oldu. Hayatına bir anda tanımadığı bir çocuk, eski çocukluk arkadaşı ve kendisini sapık gibi takip eden lisesindeki bir genç girdi. Bu üçü ile ne yapacaktı? "Hayatım her zaman kötü geçmiştir, ama ben bu olumsuzlukları içimde barındırmayı başarıp insanlara sahte gülücükler atmayı beceriyordum. Olur olmadık zamanda olur olmadık yerde hayatıma farklı insanlar girdi ve bunlarla birlikte de başım derde girdi sanırım." 'Deniz'i tek kelimeyle tarif edecek olsaydım şunu kullanırdım: aptal! Deniz o kadar aptal bir kız ki herkese çabucak güveniyor, başkalarından bilmediği sevgiyi göstermelerini istiyor, insanların kendisini umursamasını bekliyor. Fakat bunların hiçbirisi olmayacak aptal kız. Kendin gibi olmayı sana öğretmem gerekiyor, ilk başta, ben o sinirlendiğinde küfreden kızımı istiyorum. Elbiseleri küçümseyip, pembe rengine savaş açan Deniz'i seviyorum. Sizin anormal diye adlandırdığınız kızlar, asıl onlar en normallerdir. Bir kız pembe rengini sevmek zorunda değildir. Elbiselere hayran kalıpta sevgilisine alması için yalvarmak zorunda değildir. Bir kız, istediği gibi davranıp özgür olmayı hak etmektedir. Tıpkı Deniz gibi, Pes oynamayı sevip ve bir o kadar da korkunç, yaratıklı vesaire şeysilere ilgi duyan türden bir kız. Siz eğer bunları seven bir kızı dışlıyorsanız, halinize acımaktan başka bir şey yapamam.' - Korkut Demir