Adam gökyüzünün kızıl rengine, kadin ise adamın ela gözlerine bakıyordu. "Bana bakınca ne hissediyorsun?" dedi adam titrek bir sesle. Kadın gülümsedi ve denizin kızıllığını seyretti. "Sen huzurluysan, ben de huzurlu oluyorum. Sen gülümsüyorsan, ben de gülümsüyorum. Sen ağlayınca köpürüyorum, sen kızınca dalgalanıyorum. Maviysen mavi oluyorum, karaysan kara, kızılsan kızıl. Kısacası sen gökyüzü olunca ben deniz oluyorum." Adam gülümseyince kadın da gülümsedi. Sonra da adam denizi seyretmeye başladı. "Deniz... Gökyüzünün kızıl ışıklarının altında ne kadar da güzel, değil mi?" "Gökyüzü olmasa denizin ne güzelliği kalır ki?" Adam usulca yanında duran kadını kollarının arasına baktı ve ufuk çizgisine bakarak gülümsedi.