Evet, her şey berbat hale gelmişti. Ne kadarda aptalım! Ağlıyordum,avazım çıktığınca bağırıyordum.
-"SENDEN NEFRET EDIYORUM!BANA YAŞATTIKLARINDAN NEFRET EDIYORUM!HAYAT!EN ÇOKTA SENDEN NEFRET EDIYORUM!"
O kadar çaresizdim ki,o kadar yalnızdım ki... Neden ve ne için bunların benim başıma geldiğini bilmiyordum ama yorulmuştum. Yere çöktüm karşımdaki manzaraya baktım. Ay'ın ışığı denize yansımış güzel bir görüntü oluşturuyordu. 'Belkide hala güzel şeyler yaşamaya geç kalamamışımdır' diye dile geldi umudum. Omzuma bir el dokundu. Kafamı kaldırıp baktığımda okulun bay psikopatı Edis'ti. Gözlerinde acı vardı,pişmanlık vardı. Ama neden?
-" Bunları yaşamana engel olamadım,senin üzülmene engel olamadım!" dedi gözlerimin içine bakarak. Susuyordum ne olduğunu anlamıyordum. O da ne? Edis ağlıyordu. Bizim bay psikopat herkesi yerle bir edebilen,ezen çocuk ağlıyordu. En az benim kadar çaresizdi. Elimi onun elinin üstüne koyarak
-" Senin neyin var?" diye sordum. Gözlerimin içine baktı, işte o zaman anlamıştım, onunda kalbi vardı. Bakışları ,ağlaması kalbimin sızlamasına sebep oldu. Bana sarılarak
-" Beni affet yanında olamadım." dedi. Bu da ne demekti? Benden nefret eden beni istemeyen çocuk bunları mı diyordu. Başımıza taş yağacak.
-"Ne?" diye sordum anlamamıştım.
-" Naz...ben... Seni seviyorum."dedi. Hayatımın şokunu yaşıyordum resmen. Yanından kalktım ve yürümeye başladım arkamı dönüp ona baktım. Yalan söylemiyordu,bu gözlerinden okunuyordu. Herkes şansı hakederdi belkide o da bende haketmiştik neden olmasın? Bide böyle deneyelim. Bana baktı gitme dercesine. Tekrar yurumeye başladım.
-" Gelmiyor musun?" diye sordum elimi uzatark.
Okulun psikopat çocuğu Edis.
Cesur ve yardımsever Naz.
Iki zıt kutup nasıl bir aşk yaşayabilir?Bence okumaya başlayın çok fena şeyler olacak :)
Siz hala bur da mısınız? Hadi çevirin sayfaları:) K