Dudakları kahve içtiği fincandan ayrıldığında hafifçe gözünü kıstı. Adını konduramadığı duygular esir almıştı ruhunu. Pencereden izlediği minik kızı inanılmaz derecede, kendi isteği dışında merak ediyor ve sürekli takip ediyordu. Minik kız elinde bir roman, diğer elinde bir kahve oturmuş banka sessiz sedasız boş dersin geçmesini bekliyordu. Kahve fincanını hemen yanında duran masaya bıraktığında son bir kez daha baktı minik kıza. Minik kız bunu hissetmiş olacak ki aniden kafasını kaldırdı ve imkansızıyla göz göze geldi. Minik kız duygusuz bir şekilde geri indirdi kafasını romana ve son satırda geçen cümleyi okudu seslice. "Hayalletti benim için.. Ve ben görünmeyen bir şeyden medet umuyordum."
1 part