Kalem can buldu. Kan zehir oldu. Zehir aktı kağıda kalem ile; dün kıpırdandı, bugün ayağa kalktı, yarınlar esas duruşa geçti. Ortaya bir bekleyiş serildi. Yarınlarda o vardı. Umudu olan o kız vardı. Bir kez daha aktı zehir kağıda. Rüzgarlar esti, kanlar aktı, hayat karardı. Her şey son buldu. Her şey siyaha büründü. Katran oldu zehir. Zehir bitti, katran bitti, kağıt doldu. Sonra yandı kağıt. Külleri etrafa saçıldı. O kız öldü! Külleri bir adama savruldu; adam kalktı ayağa, can buldu kızın yanan katranıyla. Külleri silkeledi adam üzerinden. Doğurdu kızı tekrar yanık katran, artık kadın olarak. Yeni başladı o an her şey; daha tehlikeli, daha asi, daha karanlık. Hayat çarkı döndü. Karanlık dünyayı aydınlatan, kadının karanlığa bürünen aydınlığı oldu. Adam o aydınlıkta tekrar can buldu. ''Sen benim yeniden varoluşumsun, Anka.''