" Tozlu raflarda,tozlu kitap kapaklarında ellerim dolaşıyorken,burnumu gıdıklayan, toza karışmış bahar kokusuna kaptırmıştım çoktan kendimi.Birçok kitapçı ve sahafçı da ellerim kitap kapaklarına değmiş,gözlerim kitap sayfalarında dolaşmıştı,fakat bu sahafın uyandırdığı hissi hiç biri uyandırmamıştı.Dıştan gelen seslere çoktan kulaklarım kendini kapatmış,içimdeki o ritmik melodiye kendini kaptırmıştı.
Zaman benim açımdan durmuştu ve hep böyle kalmasını yeğliyordum ki;
"Telefonunuz çalıyor."
sert ve naifliğin birbirine karıştığı ses ile ilkindim, bu kendinden büyük paltosu ve komik çorapları olan sahafın sahibiydi."
17 yaşında tesadüfen tanıdığı yazara,mailler göndermeye başlayan Maysa ve
Bu kızın baharına kendini kaptırmaya başlayan Deran'nın hikayesi.
Maysa: Yazın açan bir çiçek,fidan.
Deran:Güzellik
Dudaklarıma bir buse kondururken "seni seviyorum,ama biraz acı cekmen gerekiyor"
Ben iki yıldır acı çekiyorum,bu ne ki? Boxerini çıkarırken onu izliyordum. Bir yere gelince utanman da kalmıyordu bu adamın yanında. Alışık olduğum şeylerdi. Bir adamın sevmediğin halde her zerresini biliyorsanız buna bir bok denmezdi!
Kalın ve damarlı penisini çıkarıp birkaç defa okşadı. Bunu yaparken gözlerimin içine bakıyordu.
"Hazır mısın?"
Hazır mıyım? Ben çocuk doğurmaya hazır değilim. Ben anne olmaya hazır değilim. Lanet olası hapı yanıma almamıştım! Ayrıca aklıma nereden gelebilirdi ki dağ başında kocamla sevişeceğimiz?
Erkekliğini girişime yerleştirirken birden içime itti. "Ahh!" Tırnaklarımı kollarına geçirdim. İçimde hareket etmeye başladı. Bacaklarımı beline doladım, topuklarım kalçalarına değiyordu. Omuzlarına sıkıca tutundum. Terden ıslanmış Saçlarımı gözümün önüne düşerken tek eliyle geriye attı.
"Kartal!"
"Sikeyim! Seni o kadar özlemişim ki!"
"Ahh! Yavaşla!"
"Hayır bebeğim,bu gece sadece benim istediğim olacak"
Omuzlarına tırnaklarımı geçirirken odadaki tek ses tenin,tene çarpma sesleri,ve kısılan sesimden çıkan inlemelerimdi. Sonuna kadar soktuğu aletiyle hayalarının kadınlığıma çarptığını hissedebiliyordum.