Vakitsiz çarpınca bir gün kayalara kayığın,
Sorular ve kuşkular arasında akıp gidecek zamanın,
Herkes bir başkasında kendisini sevince biraz,
Bir soru işareti gibi yaşayacaksın,
Anlayacaksın cevapsız tükenince hayatın...
Geniş gövdeni verince rüzgâra,
Gölgelerin yansıyacak ıslak ışıklar altına,
Açmamış şafakların gülleri misali,
Aydınlıklar seninde vurmayınca yamaçlarına,
Ne kadar şimdilerde çalışsanda duymamaya,
Göğsünde ebedi titreşimdir sevdam,
Anlayacaksın titretince yüreğini sevdam...
Gözlerinden savrulan hüznü hissettiğinde,
Soğuk bir rüzgar hissedeceksin yamaçlarında sende,
Sağanak halinde lapa lapa karlar yağınca üzerine,
Yazında yağdığını karların,
Anlayacaksın ilkyazı gördüğünde...
Saçlarında aktan boyalar, düşüncelerinde kırağı,
Sağır bir günün sonunda dilsiz olunca her gecen,
Bekleyeceksin durduğun yerde,
Diyeceksin ne gelen var ne de giden,
Tutuşturulunca yazısı kararmış ıslak bir sayfa eline,
Ne kadar tıkasanda kulaklarını şimdilerde,
Anlayacaksın vicdanın uğultular koparınca yüreğinde...
Osman AYDOĞDU...