Gazetecinin Sırı
  • MGA BUMASA 288
  • Mga Boto 78
  • Mga Parte 4
  • MGA BUMASA 288
  • Mga Boto 78
  • Mga Parte 4
Ongoing, Unang na-publish Jun 02, 2017
Gazetecinin son görevi istemeden olsa da tamamlanıyordu.

 AYSARRRRR! 
Telaşla baktı kıza genç adam ne olacağından habersiz ama olacakmış gibi bir halde .
Gazeteci Rüya kız kardeşinin tetikleyen o sözcüğü söyleyen genç adama baktı ve gözlerinden akan yaşlara aldırmadan :
"Ne yaptın sen !" Sesi fısıltı dan yoksun bir şekilde nefes borusundan çıkmıştı. 


"Hepsi ! Bunların hepsi senin yüzünden oluyor!" 
Diye kin kusar gibi ,tokat misali yüzüne  indi. 
"Senden NEFRET EDİYORUM. " diyor 
Derin nefesler alıp veriyor olması onu sakinlestirmiyordu. Başı dönmeye gözü kararmaya başlıyor çektiği acı görüntüler yüzünden.
ve yine aynı sahnelere benzer görüntüler slikleşip duruyordu. 
Ellerini başına götürdü saçını çekti , başını ovdu ama bir türlü gördüklerini idrak edemiyor olması cildirmasina yetiyordu. 
"YETER. ......yeter yeter . Yeter .....yet-" bağırması inlemeye hırıltılara dönüşmeye başlıyor.....
All Rights Reserved
Sign up to add Gazetecinin Sırı to your library and receive updates
o
#111kaçmak
Mga Alituntunin ng Nilalaman
Magugustuhan mo rin ang
YARALASAR(Kitap Oldu) ni Maral_Atmc6
55 Parte Ongoing
"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.
Magugustuhan mo rin ang
Slide 1 of 10
YARALASAR(Kitap Oldu) cover
Asena ✯{gerçek ailem}✯ cover
Aysu(Gerçek ailem) cover
TERAZİ  (Tamamlandı) cover
İtalyan Mafya mı? (DÜZENLENİYOR) cover
Hurt Me /Daddy (1 Ci Seri) cover
ÂFİTAP cover
Crathall-taekook cover
Aşiretmiş ( Gerçek ailem) cover
MAHKUM cover

YARALASAR(Kitap Oldu)

55 Parte Ongoing

"Soyun!" "Ne?" Yaşlı adam oturduğu masada kaşlarını çatmıştı ki yanındaki kadın tebessüm ederek bana döndü. "Sadece hırkanı çıkar ve bize sol kolunu göster." Tedirginlik içinde onlara baktığımda uzun bir masada oturan toplam on kişi görmüştüm. Ben kapıya yakın bir yerde duruyordum ve yanımda benimle aynı yaşta olan altı çocuk daha vardı. Sağımdaki kızın sol kolundaki yarasa damgasını gördüğümde sertçe yutkundum. Aynı damgadan benimde kolumda vardı. "Neyi bekliyorsun?" Bu soğuk ses yaşlı adamın sağ tarafında oturan kişiden gelmişti. Başını önündeki dosyadan hiç kaldırmadığı için yüzünü iyi göremiyorum. Hırkamı çıkardığımda benimle aynı hizada duran çocuklar koluma baktı. "Sende Yarasalardan birisin." Yaşlı adamın sesi huzursuz çıkmıştı. "Nasıl damgalandığını hatırlıyor musun?" Yine o adam konuşmuştu ve hâlâ başı önündeki dosyadaydı. İyi hatırlıyordum. "Hayır." Onlara güvenmiyorum. Cevabım ile kalem tutan eli hareketsiz kalmış fakat başını kaldırmamıştı. "Artık bizi neden buraya getirdiğinizi açıklayacak mısınız?" Yanımdaki çocuklardan biri konuşmuştu. Yaşlı adam sıkıntıyla bir nefes alarak bizlere baktı. "Aslında hepiniz aynı çocuk yurdunda bir zamanlar kaldınız. Peşinde olduğumuz biri var ve o yurttaki otuz çocuğu damgaladı. Şimdi yeniden ortaya çıktı ve Yarasaları bulup hepsini öldürüyor." Sanırım Yarasalar biz oluyorduk. "Bizimle işbirliği yapmak zorundasınız, tabii yaşamak istiyorsanız?" Masadakilere döndü. "Herkes kendi eğiteceği çocuğu seçsin. Unutmayın seçeceğiniz çaylaktan siz sorumlusunuz." Burada neler olduğunu anlamıyorum. Masadakiler bizi incelerken o başını hiç kaldırmayan adamın sesini duydum. "Gözlüklü kızı ben eğiteceğim." Burada gözlük takan sadece bendim.