''Gerçekte kimsin sen?'' diye fısıldadım, gözlerimde karanlık yoktu. Mabel'in kahverengileri ve acıları vardı. Çaresizliği ve yalnızlığı vardı. Kalbim acıyla sıkıştı, derin bir nefes almak istedim. Hayat bunu bile bana çok görüyordu, almadım ihtiyacım olan o nefesi. Çünkü biliyordum ki benim ihtiyacım olan her şey sadece beni değil, Bir seri katili bir manyağı da besliyordu. ''Kaç kimliğin var Mabel?'' diye fısıldadım. Ben Mabel, gözlerinde bazen masumluğun bazen ise katilin bakışlarını taşıyan, henüz reşit olmayı yeni başarmış bir insanım, en azından benim bildiğim ben öyleydi. Tanımadığım beni sorarsanız, onu bende sizinle tanıyacağım ve benim Katil bakışlarım, kan kokan ellerim bana onun hiç de iyi biri olmadığını söylüyor. Benim masumluğumun aksine, onun benim sonum olduğunu söylüyordu. Ben masumdum ama o değildi. Ben soğuktum ama o sıcaktı. Ben korkaktım ama o cesurdu. İkimizde zıt kutuplardık ve birbirimize çekiliyorduk, çekildiğimiz her nokta da ise bedenimizden daha fazla kanlar akıyordu. ⚜️ Zihnimde var ettiğim herkesi, zihnimdeki başkalarıyla öldürdüm.⚜️