Işıl, hiç tanımadığı İstanbul'da hayatını sürdürmeye çalışan tatlı bir kız. Erdinç, hayatın katılaştırdığı acımasız bir mafya. Peki ikisinin hayatı kaderin hain oyunlarına yenik düşüp birleşirse? #### "Anlasana artık bıktım senden! Lanet ediyorum bana çarptığın o güne! Ne diye hayatıma girdin?" Erdinç'i duymak istemiyordum. Israrla başımı sallarken göz yaşlarım da etrafa saçılıyordu. "Hayır, hayır, hayır. Yalan söylüyorsun beni yaralamaya çalışıyorsun." Sinirle ellerini o güzel saçlarına geçirdi ve odada volta atmaya başladı. Sonra birden dönüp beni kollarına aldı. Bir an öpecek sandım ama beni sarsmasıyla ağlamam daha da şiddetlendi. "Beni değiştirdin sen! Bunu yapmaya, hayatıma girmeye hakkın yok!" Ellerimi iki yanıma bıraktım ve pes ettim. Artık ona da, bize de bir inancım kalmamıştı. Son olacağını bilerek gözlerinin içine baktım. "Her ne olursa olsun seni çok seviyorum. Beni affet." Erdinç bir an duraksadıktan sonra eğildi ve beni öpmeye başladı. Veda edercesine karşılık verdim ona. Gözyaşlarım dudaklarımıza karışırken ikimiz de bunu umursamıyorduk. Nefes almak için geri çekildiğimizde gözlerime baktı. Kırgınlığı gördüğüm gözleri bir an sonra katılaştı. Ve arkasını dönüp çekip gitti... 9.6.17