Onlar , her içlerine çektikleri nefeste daha da unutuluyorlar . Karanlığa gömülüyorlar ve nefeslerini kesmek için uğraşıyorlar . Burası , İstanbul'un en kuytu mahallelerinden biri . Zamanın acımasız döngüsünde Kaybolmak nedir bilirmisiniz ? Onlar her gün bunu yaşıyorlar . Burada kardeşlik var ,
sefalet var , ızdırap var . Aslında her birinin içinde bir gökkuşağı var ancak , bu gökkuşağının yedi rengi de siyah kalemle çizilmiş onlar için . Biz bir koyun sürüsüyüz ve sosyopat bir çoban tarafından güdülüyoruz . Aslında onlara sürünün dışında kalanlar da diyebiliriz ... Peki biz neden bunu yapıyoruz ? Her gün biraz daha büyüyoruz acı içinde . Sürüden çıkmak imkansız bir hal alıyor .
Onlar İstanbul'un lüks yaşantısının gölgesinde kalanlar ... Onlar acı içinde yaşayanlar .
*tüm hakları o mahallede saklıdır .
"Sevilmek isterken iliklerine kadar sevgisizliği hisseden herkese..."
(...)
"Senin şımarıklıklarını çekecek bir adam değilim."
Sözleri üzerine gözlerim gözlerinde asılı kaldı. Kelimeler zihnimde bir oraya bir buraya kaçışırken hepsini bir araya toplamak oldukça zor olmuştu. Sakin ol Efsan... Kalbimdeki anlamsız ağrıyı görmezlikten geldim. Çenemi havaya dikip ters ters ona baktım. Giydiğim siyah topuklular sayesinde aramızdaki boy farkı bir kafa mesafesi kadarken gerginlikten kuruyan dudaklarımı ıslatıp onunkiler kadar acımasız olan sözlerimi sarf ettim.
"Bende sana şımarıklık yapacak bir kadın değilim."
Yayın tarihi: 12.05.2024