İki Kayıp'ın Hikayesi.
Eylül Sezgin. ~ Alper Aktaş.
Acılar dostları olmuş, aileleri zaafı.
Kitaplar hayatları olmuş, şarkılar çığlıkları..
Umutları hiç bitmemiş,
Arayış içinde iki kişi.
Ay'ı sırdaş bilmiş, ruhları kırık,
İki kayıp insanın hikâyesi...
~
"Küçükken Ay dedeyi izler, her şeyimi ona anlatırdım.
Hayallerimi, umutlarımı acılarımı.
Sonra bir gece baktım ki Ay yerinde yok..
Şimdi kime anlatacağım ben diye üzülmüştüm.
Gökyüzünü seyrettim, yıldızları buldum.
Ay'ın gizlendiği geceler yıldızlara anlattım.
Çünkü onlar Ay'ın çocukları..."
*Düzenlendi*
Evden kaçmış, sokakta yaşayan bir hırsız...
Peki bu hırsızın ailesi gerçek ailesi değilde üveyse,
Doğumda karışmışsa...
....
Önümde oturduğu yerde alttan alttan bana bakıyordu.
"Bana niye öyle bakıyorsun?"
"Nasıl bakıyorum?" Gözlerimin içine baktı, yanakları kızardı.
Düşündüm ciddiyetle bir kaç saniye.
"Şey gibi.."
"Ne gibi?" Yanakları daha da kızardı. Utanmıştı ama cevabımı hevesle bekliyordu.
"Enik gibi."
Bir kaç saniye sessizlik oldu.
" Öf Seren ya! Bütün hevesimin içine ettin!" Sinirle ofladı.
Kahkaha attım.
*Kapak Pinterestten alınmıştır.*