Ehvenişer hayatım kaderimde son kertesine doldurduğu ay ışığını içerken, kahkaham geceyi yardı. Birbirine çıkan sokakların arasından bir binanın köşesine vardığımızda ardımızdan gelen topuk seslerinin yankısı dolunaylı geceye armağan edildi. Kalabalıktan sıyrılmış ıssız sokaklara girdiğimizde sokak şarkıcıların sesi git gide azalıyordu. Usulca titreyen bir tel gitara aitti, ya da gerilen o ip sonumuza. Bir köşeyi sağ omzumu çarparak döndüğümüzde avuç içlerimdeki bereleri saran iri el ona aitti. ***** Ölüme sürülen sürme gözlerinde yer edindiğinde ıssız bir yola vardık. Koşmaktan yorulan ayaklarımız, kan toplayan topuklarımız dinlenirken sokağın çıkmaz oluşu tamamen sonumuza hazırladı bizi. Acı gerçek kağıt kesiği misali yardığında yüzümüzü, Azrail doğdu kanımızın özünden. Arkamızdan gelen ve tam sokağın başında kesilen ayak sesleri vefasız ömrümüzde hezimetimizin silsilesi oldu. Omzu omzuma değen bu adama son bakışım ağlamaktan kızaran gözlerimden akan yaşlar ve titreyen dudaklarımdan firar eden gırtlakta yoğurulan yalvarmalarla yoğurulmuştu.All Rights Reserved