YERKITA DESTANI-BÜYÜCÜ ve BAŞMÜRİT (İkinci Adam Yayınları'ndan yayımlanmıştır.)
  • Membaca 59
  • Suara 3
  • Bagian 1
  • Membaca 59
  • Suara 3
  • Bagian 1
Sedang dalam proses, Awal publikasi Jun 20, 2017
Zaman akıyor. Akan zaman içinde belli belirsiz gezinen biz, arıyoruz. Arkamızda kalan vakti kıymetli kılacak bir hakikati arıyor ve bulduğumuzda onu yok sayıp, yeniden, daha mühim, daha başka, daha bize layık bir hakikati arıyoruz. Arayış bittiğinde hikâye de bitiyor.
Ve biz yeniden başlıyoruz.
Bir simyacı, bir kâhin, bir büyücü, hayvanlarla yer değiştirebilen bir adam, sağır ve dilsiz bir kadın, bir gölge, bir düzenbaz, bir sokak çocuğu ve meczup bir yaratık...
Goren, Torghuzz, Virantha, Rireth, Eriowelln, Gölge, Mala-Hay, Kirli, Fazid... Hakikat ve kader arayışlarında kaybolmuş bir grup kaçak, kendilerini birdenbire, Yerkıta'yı yok etmek isteyen Khamult'un yaratıklarıyla çetin bir savaşta bulur. Yol ilerledikçe mücadele zorlaşacak ve yolcular madde ile mana arasındaki dengeyi, insan tabiatında yaradılıştan var olan bir karanlığı, suçu hak ilan eden bir adaleti ve nihayet inancı sorgulayacaktır. Yolun birleştirdiği maceracılar aradıklarını birbirlerinde bulmaya henüz başlamışken, onları Başmürit karşılayacak ve yolun en sarp kayasında hikâye yeniden yazılacaktır...
Seluruh Hak Cipta Dilindungi Undang-Undang
Daftar untuk menambahkan YERKITA DESTANI-BÜYÜCÜ ve BAŞMÜRİT (İkinci Adam Yayınları'ndan yayımlanmıştır.) ke perpustakaan Anda dan menerima pembaruan
atau
#670büyücü
Panduan Muatan
anda mungkin juga menyukai
Celladımla Son Dans oleh BlackSunny1
21 Bagian Sedang dalam proses
Meşe gayet sıradan bir hayata sahipti. Ta ki kendini entrikalarla dolu okuduğu bir romanda bulana dek... Tabi ki hikayenin asıl kahramanı, güzeller güzeli Ashley olmamıştı. Bu fazla iyimser olurdu sanırım. O elbette romanın kötü ve imparatora aşırı derecede takıntılı karakteri leydi Efran'dan başkası değildi. Ah, tahmin edersiniz ki kendisi ölüme mahkumdu. Tabi ki ölümü aşık olduğu imparatorun elinden olacaktı. O celladına aşık olmuştu. Ama her şeyi kaybetmiş değildi. Elinde okuduğu roman sayesinde paha biçilmez bilgilerle bu dünyaya düşen Meşe, celladıyla düşman olmak yerine iyi biri rolüne bürünmeye karar vermişti bile ama asla tahmin edemeyeceği duygular kapısını çaldığında bu kararlı duruşu nereye varacaktı, orası tartışılırdı. O halde webtoon tadındaki bu hikayeye hoşgeldin! "Söylesene. Bu yeni taktiğin mi?"diye sordu karşıya bakarken. Kaşlarımı çatarak baktım. "Neden bahsediyorsunuz majesteleri." Vücudunu bana döndürdü ve "Böyle umursamaz olman ve güçlü durmaya çalışman. Beni etkilemek için yeni bir taktiğin mi?"diye bitirdi cümlesini. Ona şaşkınlıkla baktım. Bu adam su egosundan ne zaman vazgeçecekti? "Size defalarca söyle-..."diye uzun bir nutuk çekmeye başlayacaktım ki belime konan elle konuşamadım. Prens belime koyduğu eliyle beni yavaşça kendine yaklaştırdı. Kendisi de iyice bana sokulurken yüzüme doğru fısıldadı. "Eğer öyleyse..." Sustu. Bir süre gözlerimin içine baktı ve devam etti. "Eğer öyleyse kesinlikle işe yarıyor." Söylediği kelimelerle kalbim yine aynı şeyi yaptı. Hiç olmaması gereken biri için hızla çarpmaya başladı.
KIZIL GECE  oleh DuruMavii
85 Bagian Lengkap
Ölüm uşaklarını peşime salmıştı. Soluğum korkunun soluğuna karışmıştı. Koşuyordum. Sivri dalların berelediği bacaklarım hiç durmadan hareket ediyordu. Göğsüm inip kalkıyor, kalp atışlarım boğazımda hissediliyordu. Karanlığın bağrında yalpalayan adımlarım kör bir noktaya takıldığında, bedenim tek seferde yere serildi. Dizlerime saplanan dikenler dilime canhıraş bir çığlık yuvarladı. Daha fenası yaklaşan adım seslerinin içime boca ettiği keskin ürpertiydi. "Yardım edin! Biri bana yardım etsin." Avuçlarımı kurumuş yapraklara bastırdığımda, yükselen çıtırtıları kulaklarımı tırmaladı. Kalkmak istedim, karnımda yine aynı kıpırtıyı hissettim. İçimde nereden geldiği, nasıl benimle olduğunu bilmediğim bir şey vardı. Tıpkı benim gibi çaresizce kıpırdanıyordu. Titreyen parmaklarımla karnıma dokundum. Islak yüzümü köhne ormanın derinliklerine çevirip daha güçlü bağırdım. "Yardım edin! Biri bize yardım etsin!" Yeniden koşmaya başladım. Dizlerimden akan kanların çıplak ayaklarıma süzüldüğünü hissedebiliyordum. Güçlükle ayakta tuttuğum bedenim bu kez bir ağaca çarptı. Kendimi sırt üstü yerde bulduğum an gözlerim korkuyla açıldı. Çaptığım şey ağaç değil bir yabancının sert gövdesiydi. Ancak o, bir çınar ağacı kadar uzun ve yapılıydı. Karanlık tüm ayrıntılarını ustaca gizlerken, üzerimde tepkisizce gezdirdiği bakışlarını ve silüetini ele veriyordu. Dirseklerimin üzerinde kalkmaya çalıştım. Buraya kadardı, gücüm tükenmişti. "S-sen..." Bir adım attı. Büyük ve yara izlerinin barındığı parmakları önüme uzandı. "Yardım istiyordun, değil mi?" Sesinin bir rengi olsaydı, bu kesinlikle siyah olurdu. Sesi, şavkı kırık bir siyahtan ibaretti. Şeytanın adaletsiz oyununda bana sunulan başka bir seçenek yoktu.
anda mungkin juga menyukai
Slide 1 of 10
FIRTINA ZAMANI  cover
HAYALDİ *Gerçek Oldu* cover
Celladımla Son Dans cover
KIZIL GECE  cover
~SİS~TAEKOOK cover
YIRTICI GÖZLER cover
Kaçış cover
HASEL cover
Zamansızların Ardından  cover
YASAKLANMIŞ TUTKU +18 cover

FIRTINA ZAMANI

6 Bagian Sedang dalam proses

Askerin kanı yerde kalmaz, hainin de kökü kurumaz, derler. Bu kez kuruyacaktı!