*Hikayemin klişe olmadığı yönünde bir iddiam yoktur. * "Bartu, bana bak!" Elimle çenesinden tutup yavaşça dokunmaya bile kıyamadığım yüzünü yüzüme hizaladım. "Nolur, bana bir şey söyle." fısıldadım. "Nolur bana bu acıya dayanabilmem için bir şey söyle, Bartu!" Suskunluğunu korudu. "Bana acı çektirmeyeceğine söz verdin. Söz verdin, beni mutlu edecektin!" Yanağımdan çeneme doğru yol alan belki de yüzüncü gözyaşımı elimin tersiyle rastgele sildim. "Ben bunu daha kaç kere yaşayacağım? Aynı sahneyi kaç kere daha göreceğim?" Bir kahkaha kaçtı ağzımdan. Galiba deliriyordum. Bir gözyaşı firar etti boğulduğum gözlerinden. Ama yine sustu. Zaten verecek cevabı yoktu. "Sana inandım ben! Kimseye açmadığım kalbimi sana açtım!" Kumandayı aldım. Bütün hırsımı çıkarırcasına çığlığım eşliğinde televizyona fırlattım. Dağılan cam parçalarına baktım. Ve fısıldadım. "Sen beni işte böyle parçalara ayırdın."All Rights Reserved