Bir arkadaşa bakar gibi girin ve çıkın.
İlişkiler, insanlar, kadınlar ve bazı bazı erkekler ama genel olarak beni çileden çıkaran durumlar ve olaylar üzerine yazıyor, fikrimi sizlerle paylaşıyorum.
'Bence' diye başlayıp sonunu ikna etme zorunluluğu hissederek bitirdiğim, eksiltili ve devrik cümleleri yazılarıma yerleştirdiğim yer yer tecrübe yer yer gözlemleyerek türettiğim fikirleri sunduğum ve mutlaka 'işi olmayan uğrasın' diye direttiğim yazılarımı umarım beğenir ve kendi düşüncelerinizi paylaşmaktan çekinmezsiniz.
Ben yazarım ama katiyen uygulamam ama keşke bir göz de ben atsam.
Aklıma geldikçe buralardayım
Hadi başlayalım.
Işık 11. sınıf öğrencisidir. tembel bir öğrenciydi, babası da bunun için ona yüksek not alırsa istediği bilgisayarı alacağını söylemiştir. Işık çalışmak yerine sınav sorularını çalmıştır. bunu mesaj olarak arkadaşına atar ama attığı kişi müdürün oğludur artı olarak abisinin de arkadaşıdır.
Siz=Sınav sorularını çaldım.
Dünyadaki en yakışıklı kişisi canım brom=Öyle miii ne güzel.
Dünyadaki en yakışıklı kişisi canım brom=Ama küçük bir sorunun var.
Siz=Ne oldu lan?
Siz=Altıma sıçıcam söyle!
Siz=Ne oldu amk?
1 dakika sonra
Siz=Yakalandın mı polis beni hapse mi atacak?
Siz=Oyyy gencecik yaşta hapislere düşecem!
Siz=Ah ahey ahey neyse babannem de benle gelir.
Dünyadaki en yakışıklı kişisi canım brom=Merak etme yakalanmadın.
Siz=Eee o zaman sorun ne?
Dünyadaki en yakışıklı kişisi canım brom=Ben Doruk değilim.
Siz=Ne! Kimsin sen?
Dünyadaki en yakışıklı kişisi canım brom=Ben müdürün oğlu Bora. Bora Aksoy