SAGU | Gözyaşı |
  • Reads 101,492
  • Votes 5,184
  • Parts 50
  • Reads 101,492
  • Votes 5,184
  • Parts 50
Ongoing, First published Jul 09, 2017
▪️Romantizm #2 - 23.07.2022
▪️Romantizm #5 - 4.12.2019

''Merhamet, bir erkeğe ancak bu kadar yakışabilirdi.''
©Tüm hakları saklıdır.
 ⚫
 Bu hikaye yaşadığı her gününe şükretmesini bilen, varlığı ve yokluğu gören, adaletli, dirayetli ve hayatın ondan aldıklarına rağmen yaşama duygusuna tutunan bir adamın hikayesi...

 Bu hikaye tattığı yeni duygularıyla nasıl baş edemeyeceğini bilmeyerek ateşe yürüyen bir kadının hikayesi...

 Bu iki hayatın oluşturduğu sagu, gözyaşları eşliğinde güzel bir serüvene yol açarak, bilinmeyen tüm gerçekleri ve duyguları ortaya çıkaracaktır.

 Ve şimdi, gerçek masumiyeti okumaya hazır mısınız? 
⚫

Sözleri kalbime tatlı bir zehir gibi akıyor, dokunduğu her yer alev alıyordu. Ona benim istediğim gibi olmasa da, kalben bir yakınlık kurduğumu kendisinden duymak ruhumu aydınlatmıştı. Ne olursa olsun mutluydum sevdiğim adamın kollarında şuan.

''Bu da...'' dedi bende ki yumuşak bakışlarını saniyelik çekerek. Elimdeki kar küresine baktı sonrasında ve işaret parmağını içindekileri göstermek adına yuvarlak cama dokundurdu öylece durarak. ''Bizim bu yoldaki ilk anımız.'' Gözlerimin en içine bakarak gülümsediğinde söylediği ince detay kalbimi tekletmişti. Şuan onun hayatında önemli biri olduğum, onun tarafından kanıtlanmıştı. Gülümsedi tek gamzesinin bu güzel anımıza ortak olmasına izin vererek. 

''İyi ki doğdun...'' dedi gözlerindeki yeşili bağrıma basa basa ve ekledi. ''Ve iyi ki buldun beni.''
All Rights Reserved
Table of contents
Sign up to add SAGU | Gözyaşı | to your library and receive updates
or
#934masumiyet
Content Guidelines
You may also like
İNFAZ hapishanesi  by LorcanTB
45 parts Ongoing
İnfaz hapishanesi. Dünyaca meşhur, insanların kısaca dilinde ölüm hapishanesi. Bu hapishaneye giren hiç kimse yaşayarak çıkmamıştı çünkü burası ölümün gerçekleştiği insanların, daha doğrusu suçluların infaz olunduğu hapishaneydi. Lavinia ise tesadüfen sadece kaza nedeni ile olan bir cinayet suçundan, bu hapishaneye yani bu korkunç ölüm hapishanesine düşmüştü. Yaraladığı gencin ailesi zengin ve güçlü olduğu için onun infaz edilmesini istediklerinde kolayca onu bu hapishaneye yollamışlardı. Şimdi ise Lavinia'nın kalan son yıllarını burada ölümü bekleyerek geçirmesi gerekiyordu. Ancak işler beklenmediği anda değişir... Lavinia'dan.. Testi yapıp beklemeye başladım. Bir kaç dakika sonra korkarak teste baktım. "Siktir". Dilimden çıkan küfüre engel olamadım. Çünkü... "Ay ne oldu giriyorum bak" kapı dan diye açılınca yerimden sıçradım. Cavidan'dı. Elim titreyerek testi ona çevirdim. Çift çizgi... Ben hamileydim... Deli gibi atan kalbim, korku, endişe bir sürü duyguyu aynı anda yaşıyordum şu an... Ben ne yapacaktım şimdi.... .................................................................................. Peki ya Lavinia'nın hayatına İnfaz hapishanesinde her kesin korkulu rüyası olan bir adam girerse? Ve bir anda tüm hayatı o, korkunç adamla birlikte değişirse... ************************************ Tehlikeli aynı zamanda heyecan verici bir aşk hikayesine hoş geldiniz.💖 Nefesinizi kesecek bir hikaye. Başlangıç tarihi ~04.04.2024~ On sekiz yaş ve üzeri için bir hikaye. #aşk #heyecan #18+ #korku #bebek #koruyucu
You may also like
Slide 1 of 10
Lafügüzaf  cover
SEVDA KONMUŞ DALLARIMA  cover
GÜN TABAĞI | TEXTİNG cover
Takıntı cover
İNFAZ hapishanesi  cover
İzler Silinmez cover
BERDEL (+18) cover
Oyunbozan cover
SEN BEN VE BİZ. *Texting* (+18) cover
KADERİN ÇİZDİĞİ YOL  cover

Lafügüzaf

17 parts Ongoing

Aşk suçtu. Senin olmayan birisi için beslediğin duygular bir cellat gibi dikilirdi karşına. Sonra kollarına iki asker girerdi, o askerler başını bir kütüğün üstüne bastırırken boynuna inecek baltayı büyük bir sabırla beklerdi insan beklerdi ki, cellat alacak onun kellesini. Ama o balta inmeden önce, dururdu zaman. Sabır kanatırdı insanın her bir zerresini, bir işkenceden farksız akardı saniyeler, bir sudan sessiz, bir dalgadan daha hırçın. Aşk cellatı, ve o balta aşkın ellerinden inerdi insanın boynuna. Sevda cehennemdi, seni sevemeyen birinin aşkı ateşdi. Kendi kalbini yakan, kendi kanını akıtan bir kılıçtı. İnsan nasıl saplardı kendi sırtına bıçağı? İnsan ancak aşık olsa ihanet ederdi kendisine. Aşk ihanetdi, aşk en büyük oyun ve insanın kendine yaptığı ihanetdi. O Yavuz Payidar'dı, kendine en büyük ihaneti yapmış sırtına bir bıçak saplamış, boynunu bir cellatın önüne uzatmıştı. O Payidar'dı, sevdalanmıştı. Ve sevda, onun ihanetiydi.