Tüm insanlık yalan üzerine kurulu. Bastığımız toprak, soluduğumuz nefes. Aldığım her emanet nefes onu anımsatıyor bana. Camın açıkta bıraktığı boşluk kadar görüyordum gök yüzünü. Ayaklanarak odanın çıkışına adımladım. Oturma odasına adım atacaktım ki gördüğüm manzara, emanet olan nefesimi kursağımda bıraktı. Elleri; iki başının arasında, önünde onlarca şarap şişesi. Ve sayıkladığı o öldürücü cümle. "Ben şizofren değilim. Ben şizofren değilim." -Tamamlandı.-