Karanlığın benliğinde, yavaşça o saf ışığa doğru korkak adımlarla ilerlerken kulaklarımda hala onun etkileyici sesi çınlıyordu. İlk defa bu kadar içtendi sesi.. "Korkma," diyordu. "Korkma tatlım. Birlikte olacağız. Al, biraz daha iç. İşte böyle. Çok iyi gidiyorsun tatlım. Merak etme. Birlikteyiz. Seni bırakmayacağım. Sonsuza kadar.."
İşte böyle oldu her şey. Sonumun, sonsuzluğumun başlangıcı olacağını kim bilirdi ki..
-Bu sırada Oskar, Vera'nın dönüşmeye başladığını fark etti ve saçlarını öpmeye başladı-
"Yani, güzel hanımefendi, seni sonsuza kadar yaşatacak mıyım?" dedi. Vera'nın yüzünde dönüşmenin verdiği yorgunlukla hınzır bir gülümseme belirdi.
"Evet mi? Ah, çok sevindim" Vera'nın gözleri yavaşça açılıyordu yeni bir hayata.
"Elimi tut tatlım. Hala korkuyor musun?"
"B-bilmiyorum." Oskar ona içten bir şekilde baktı.
"Korkmalısın"
Sadece kafa dinlemek için çıkmıştım evden bir daha dönüşüm olmadı eve bir vampir tarafından esir tutuldum bu beni oldukça korkutuyor kaçmaya çalıştığım an dibimde bitiyor
sırlar gün yüzüne çıktığında aramızdaki bağlar dahada kuvvetli oluyor
aşk mı bu nefret mi bu hangisi
kurgu