İLK KİTAP : ELYSİUM'UN SIRRI
Derin bir nefes alarak kendini balkona attı, prenses. Sabahlığını henüz üstüne giymişti. Saray daha uyanmamıştı, aslında o da bu kadar erken kalkmazdı. Ama bugün, içindeki sıkıntıyı atmak için yeryüzünden yeraltına sızan güneş tanelerine bakmak istemişti.
O günden sonra huzura kavuşup biraz kafa dinleyeceğini zannediyordu ama hiç de öyle olmamıştı. Şimdi saray entrikalarıyla dolu inişli çıkışlı bir hayatı vardı. Uğraşması gereken sıkıntılar, çözüm bulması gereken problemler ve kafasını yıllardır kurcalayan açığa çıkmamış sırlar vardı.
Derince bir nefes daha aldı. Güneşe gülümsedi. Yine de mutluydu ve rekabete hiç olmadığı kadar hazırdı.
Hayatın gerçekleri ne Elysium gibi cennetti, ne de Tartarus gibi cehennem. Hayatın gerçekleri ikisini bir arada yaşamaktı.
Hayatın kendisi bir araftı. Hangi tarafta yaşamak istediği kendi seçimlerine bağlıydı.