Sil Baştan
  • Leituras 2,178
  • Votos 80
  • Capítulos 2
  • Leituras 2,178
  • Votos 80
  • Capítulos 2
Concluído, Primeira publicação em ago 16, 2017
Aşk her zaman masum mudur? 

Genç bir kız düşünün, hayatının baharında kaçırılmış, aşağılanmış, sevdiği adamı ve hayatını yitirmiş...

Bir adam düşünün hayatının ikinci baharına kavuşmuşken yeniden o soğuk kışın pençelerine bırakılan.

Bir gün ansızın okulunun bahçesinden kaçırılan genç kız kendisini hiç tanımadığı karanlık ve kasvetli bir mekanda bulur. 
Gözlerine yabancı görünen bu can sıkıcı harabede bakışları aşina olduğu tanıdık gözlerle buluşur.

Bundan sonra hayatı hiç istemediği bir şekilde değişecek ve hiçbir şeye izni olmadığı bu gizemli mekanda kendisinden sadece tek bir şey beklenecekti...

Kaderine aşık olmak...!

Acıların, şiddetin, şehvetin ve günahın kurbanı olduğu bu oyunda kendisine yapılan tek bir açıklama vardı...

Sadece Sevdim... Her şeyi sevdiğim için yaptım. 

Böylesine bir günahın ve esaretin ardına saklanan kirli bir aşk ve bu aşkın kurbanı genç bir kız...

Peki ya sizce, sizce de aşk her zaman masum mudur...?

Severus Snape, Harmione Granger, Tom Marvolo Riddle, Lilly Evans. Hayatın en insafsız davrandığı insanlar ile SİL BAŞTAN bir aşk...

***
Melike Aytuğ ve Narmin Malik
Todos os Direitos Reservados
Inscreva-se para adicionar Sil Baştan à sua biblioteca e receber atualizações
ou
#1harmionegranger
Diretrizes de Conteúdo
Talvez você também goste
Talvez você também goste
Slide 1 of 10
Lafügüzaf  cover
KÖYLÜ GENÇLER (+18) cover
Sabır Vaktine Esirdir / Texting cover
BERDEL (+18) cover
Güneş Çiçeği | yarı texting 𓍯𓂃 cover
Rus mafyası / Yarı Texting  cover
Yazgının Oyunu cover
ALDATMA +18 cover
Müştâk cover
(+18)Seks Hikayeleri cover

Lafügüzaf

25 capítulos Em andamento

Aşk suçtu. Senin olmayan birisi için beslediğin duygular bir cellat gibi dikilirdi karşına. Sonra kollarına iki asker girerdi, o askerler başını bir kütüğün üstüne bastırırken boynuna inecek baltayı büyük bir sabırla beklerdi insan beklerdi ki, cellat alacak onun kellesini. Ama o balta inmeden önce, dururdu zaman. Sabır kanatırdı insanın her bir zerresini, bir işkenceden farksız akardı saniyeler, bir sudan sessiz, bir dalgadan daha hırçın. Aşk cellattı, ve o balta aşkın ellerinden inerdi insanın boynuna. Sevda cehennemdi, seni sevemeyen birinin aşkı ateşdi. Kendi kalbini yakan, kendi kanını akıtan bir kılıçtı. İnsan nasıl saplardı kendi sırtına bıçağı? İnsan ancak aşık olsa ihanet ederdi kendisine. Aşk ihanetdi, aşk en büyük oyun ve insanın kendine yaptığı ihanetdi. O Yavuz Payidar'dı, kendine en büyük ihaneti yapmış sırtına bir bıçak saplamış, boynunu bir cellatın önüne uzatmıştı. O Payidar'dı, sevdalanmıştı. Ve sevda, onun ihanetiydi.