"Bir ülkenin yok oluşuna şahitlik ediyordum; kendi ülkemin yok oluşuna." "Evler baskına uğradı; yakıldı, yıkıldı. Çocuklar öldürüldü, ülkem paramparça oldu. Sırada soykırımın tamamlanması kaldı." "Her yapılan şeyin bir bedeli vardır. Sizin bedeliniz ise soykırım." 🌙 Çelik grisi gözler tıpkı bulunduğu beden kadar sertti. Acıma denilen şeyi çok önceden kaybetmişti. Hayattaki tek amacı intikam almaktı. İntikamı ise soykırımla tamamlanacaktı. Zümrüt yeşili gözler yaşadığı onca şeyden dolayı hüzünlü bir buğu kazanmıştı. Olaylar bir ip yumağı gibi birbirine karışırken, bu büyük düğümün çözülmesinin imkansız olacağını biliyordu. Tüm imkansızlıklara rağmen, hala bir umut var mıydı?