Ben Mars'dım, o ise Satürn'ün halkasında yapayalnız bir şekilde dans eden güzel ve asi bir prenses.
Tek istediğim onun dansına eşlik etmekti.
***
"Neden 'Satürndekiler' değil de 'Marsdakiler'?"
"Peki neden 'Satürndekiler' olsun?"
"Satürn'ün halkası var, diğer tüm gezegenlerden daha farklı ve güzel. Halkasında dans edebilirsin mesela. Mars'ın ne özelliği var ki?"
"Mars, adımın anlamı." dedim gülerek. "Pek özel bir insan değilim, kabul ediyorum."
"Öyle demek istemedim." dedi mahçup bir tavırla. "Cidden adının anlamı Mars mı?" dedi inanmıyormuş gibi.
"Evet, bana inanmıyorsan google'a sor."
Telefonunu çıkarıp ciddi ciddi aratmıştı.
Hafif bir tebessümle telefonunu kapattığında "Adını sevdim." dedi.
Gönlüm de seni sevdi, onu ne yapacağız peki Satürn'ün halkasındaki
prenses?
"bu karı menim olacağh"
"Sugarygranpa malesef ben sana bakmam"
"Seni 5.ci Kumam yapacam"
"NEYYY"
"he ya"
"Amacacim git işine Allah'ını seversen, Ben size bakmam ben daha çok 1.90 yakışıklı karizmatik esmer ağalara bakıyorum"
"Bende esmerem"
"Sen olmazsın sen kendine baska karı bul"
diyip koşarak Can'ın yanına gitmek gibi bir hayalim vardı ama, malesef iki tarafımdan da tutularak geri geri sürüklendim....
Klasik abi kurgusu...
Okumak istermisin istersin istersin..