Lanetli Otel
  • Odsłon 15,159
  • Głosy 478
  • Części 20
  • Odsłon 15,159
  • Głosy 478
  • Części 20
Opowieść Zakończona, Pierwotnie opublikowano sty 31, 2014
Yaz ayı gelmişti.Ben herzaman gittiğimiz yazlığa gitmek istiyordum.Annemse tutturmuş bu sene başka bir yere gidelim diyordu.Neden herzaman yaptığımızı yapmıyorduk?Üstelik gideceğimiz yer sıradan bir oteldi.Deniz bile yoktu.Dostum güzel kızları kaçıracaktım.Ya da belki eğlenecek birşeyler bulabilirim.İnternetleri varsa iyi olur. Yola çıkmıştık.Şansa bakın ki anneannemler de geliyordu.Ancak bu tamamen tesadüftü değil mi?Hiç şaşırmadım.Çok sıkıcılar.Kardeşimse onları çok seviyor.Ne anlıyor onlardan hiç anlamıyorum.Yol çok sıkıcı geçmişti.İyiki yanıma yolda dinlemek için mp4'ümü almıştım.Herzamanki gibi son ses Bon Jovi dinliyordum.Sonunda gelebilmiştik.Otel çok korkunçtu.Heryeri yıkık döküktü.Dostum kalacak başka bir yer yok muydu?İçerisi de dışarıdan farklı değildi.Duvarlar da lekeler vardı.Lambalar bile doğru düzgün yanmıyordu.Bu hiç hoşuma gitmemişti.Kesinlikle internet yoktu.Buna emindim.Odalarımız belirlenir belirlenmez duş alıp yattım.
Wszelkie Prawa Zastrzeżone
Zarejestruj się, aby dodać Lanetli Otel do swojej biblioteki i otrzymywać aktualizacje
lub
#59doctorwho
Wytyczne Treści
To może też polubisz
KIZIL GECE  autorstwa DuruMavii
85 części Opowieść Zakończona
Ölüm uşaklarını peşime salmıştı. Soluğum korkunun soluğuna karışmıştı. Koşuyordum. Sivri dalların berelediği bacaklarım hiç durmadan hareket ediyordu. Göğsüm inip kalkıyor, kalp atışlarım boğazımda hissediliyordu. Karanlığın bağrında yalpalayan adımlarım kör bir noktaya takıldığında, bedenim tek seferde yere serildi. Dizlerime saplanan dikenler dilime canhıraş bir çığlık yuvarladı. Daha fenası yaklaşan adım seslerinin içime boca ettiği keskin ürpertiydi. "Yardım edin! Biri bana yardım etsin." Avuçlarımı kurumuş yapraklara bastırdığımda, yükselen çıtırtıları kulaklarımı tırmaladı. Kalkmak istedim, karnımda yine aynı kıpırtıyı hissettim. İçimde nereden geldiği, nasıl benimle olduğunu bilmediğim bir şey vardı. Tıpkı benim gibi çaresizce kıpırdanıyordu. Titreyen parmaklarımla karnıma dokundum. Islak yüzümü köhne ormanın derinliklerine çevirip daha güçlü bağırdım. "Yardım edin! Biri bize yardım etsin!" Yeniden koşmaya başladım. Dizlerimden akan kanların çıplak ayaklarıma süzüldüğünü hissedebiliyordum. Güçlükle ayakta tuttuğum bedenim bu kez bir ağaca çarptı. Kendimi sırt üstü yerde bulduğum an gözlerim korkuyla açıldı. Çaptığım şey ağaç değil bir yabancının sert gövdesiydi. Ancak o, bir çınar ağacı kadar uzun ve yapılıydı. Karanlık tüm ayrıntılarını ustaca gizlerken, üzerimde tepkisizce gezdirdiği bakışlarını ve silüetini ele veriyordu. Dirseklerimin üzerinde kalkmaya çalıştım. Buraya kadardı, gücüm tükenmişti. "S-sen..." Bir adım attı. Büyük ve yara izlerinin barındığı parmakları önüme uzandı. "Yardım istiyordun, değil mi?" Sesinin bir rengi olsaydı, bu kesinlikle siyah olurdu. Sesi, şavkı kırık bir siyahtan ibaretti. Şeytanın adaletsiz oyununda bana sunulan başka bir seçenek yoktu.
MEDUSANIN ÖLÜ KUMLARI (Kitap Oldu) autorstwa Maral_Atmc6
72 części W Trakcie
Elzem Akay'ın sıradan ama güzel bir hayatı vardı. En iyi okullarda okumuş, en güzel oyuncaklara ve kıyafetlere sahip olmuştu. En değerli mücevherler daima onun boynunu süslemiştir. Lüks içinde yaşarken hayatta istediği her şeye kolayca sahip olmuştu. Üzerine titreyen iki abisi, onu hep güldüren kız kardeşi, iyi bir yengesi ve onu sürekli çıldırtan bir hizmetçisi varken hayat ona karşı fazlasıyla cömertti. Tüm bunları ne bozabilirdi ki? Bir gece korkunç bir ritüele kurban edildiğinde gözlerini bambaşka bir dünyada açar. Orta Çağın hiyerarşisinin içinde kalmışken eve dönmek hiç kolay değildi. Kendi dünyasında bir öğretmenken Ölümsüzlerin akademisinde bir hizmetçi olunca, sınıf farkının acımasız gerçekleriyle yüzleşir. Burası onun dünyası değildi, burası barbarların hüküm sürdüğü Araftı ve o, hayatta kalmak istiyorsa lüks alışkanlıklarından ödün vermeyi öğrenmeliydi. *** "Medeniyet yoksunu, vahşi barbar!" diye ona sesimi yükselttiğimde çatılan kaşları umurumda bile değildi. Tüm gün kuyudan su çeken o değildi. "Şu sivri dilin bir gün başına bela olacak." Sert bakışlarla beni uyardıktan sonra merdiveni işaret etti. "Kahyadan fırça yemek istemiyorsan işinin başına dön." "O kadın bir cadı." Ondan bahsederken bile tiksintiyle yüzümü buruşturdum. "Bence benden nefret ediyor." "Hayret." Kaşları alayla yukarı kalktı. "Oysaki çok sevilesi bir kadınsın." İğneleyici sesiyle ters ters ona baktım. "Sizde öyle Savcı Bey," dedim oyunbaz bir ifadeyle. "Sizi görenlerin yüzünde güller açıyor." "Bunu inanarak söylemiyorsun." "Tabii ki inanarak söylemiyorum." Gülerek bana ikinci kez merdiveni işaret etti. "İşinin başına dön aksi taktirde yarın seni sınıfıma almam. Bir hizmetçiye ders verdiğim için yeterince sorun yaşıyorum." Bu vahşiler kendi dünyamda ne kadar zengin ve asil olduğumu anlamak istemiyordu.
To może też polubisz
Slide 1 of 10
Ejderhanın Tutsağı cover
KIZIL GECE  cover
HAYALDİ *Gerçek Oldu* cover
GÖLGESİZ DÜŞLER KRALLIĞI-( Kırılma Serisi-1 )-"Mücadele" cover
KIZIL KURT_1( Alfa) cover
GAZAP DANSI (TAMAMLANDI) cover
MEDUSANIN ÖLÜ KUMLARI (Kitap Oldu) cover
İçimdeki Canavar (TAMAMLANDI)  cover
Alfa Kralın İnsan Eşi cover
YASAKLANMIŞ TUTKU +18 cover

Ejderhanın Tutsağı

55 części W Trakcie

Ben kralın biricik kızı, krallığımızın yegane prensesi Katherine Bloom'um. Her zaman ne istersem elde etmiştim. Kralın kızı ve aynı zamanda tek çocuğu olduğum için bana hiç bir zaman saygıda kusur edilmemişti. Haliyle durumlar böyle olunca azıcık da olsa şımartıldım diyebilirim. Ancak yinede ben bu gücümü insanlara karşı kötü kullanmadım. Her zaman mütevazi bir kişi olmaya çabaladım. Hayatım normal seyrinde devam ederken aklımda kocaman bir ejderha tarafından kaçırılıp onun tutsağı olmak elbette yoktu. *Kapak tasarım = Dow Design▪︎ @preallens*