Hayat, bana küçük bir kasabada gözlerimi açtırdı. O zamanlara dair pek bilgim yok çünkü yetim doğdum. Bu yüzden sadece bana söylenenlerle yetinebiliyorum. Buralara ilk geldiğimde yağmur yağmaktaymış hatta gökyüzü adeta koca bir çekiç gibi yeryüzüne çivi çakarcasına yerleri inletiyormuş. Tabi bunları bana bayan Matilda söylerdi benim gelişimimle birlikte tüm olumsuzlukların bir torbada toplandığını ifade ederdi. O zamanlar küçük olamama rağmen hayal gücüm benim yol arkdaşımdı bu yüzden bunlara biraz ağlar , her yağmurdan sonra gökkuşağının belirdiğini hatırlar mutlu olup herşeyi unuturdum. Sanırım unutmak en mantıklısıydı,arkadaşıma sarılıp beni hayata bağlamasını sağlardım. Ne arkadaş ama var olmasıyla yok olması bir neredeyse.